EliteDizqn
Active member
Eğitim hayatında başarılı olmak, yalnızca öğrenciler için değil, aileler için de en kıymetli hususların başında geliyor. “Öğrenciler uzun müddet çalışsalar bile her geçen gün daha fazla gelişim kaydedemiyorlarsa, öğrendiklerinin kalıcılığını sağlayamıyorlarsa ve ölçme-değerlendirme süreçlerine her geçen gün daha hazır olduklarını hissedemiyorlarsa, ‘verimli ders çalışmanın gerçekleşmediği’ düşünülmelidir” diyen Dr. Öğr. Üyesi Derya Kavgaoğlu, “Ebeveynlere çoğunlukla ‘çocuğum fazlaca fazla çalışmasına karşın niye başarılı olamıyor?’ telaşını yaşatan temel meselelerden biri de budur. Ebeveyn müşahedesi yahut öğrencinin öz-farkındalığıyla bu durumun erken tespit edilmesi ve tesirli çalışma maharetlerinin öğrenci tarafınca öğrenilerek hayata geçirilmesi, mümkün öğrenme kayıplarının önüne geçerek, akademik başarıyı artırır” tabirlerini kullandı.
“SADECE OKUMAK ÖĞRENMEK İÇİN KÂFİ DEĞİL”
Öğrenme konusunda yapılan araştırmalara nazaran öğrenmeyi sağlayan kıymetli faktörün ders gerecine yönelik “aktif ilgi” olduğundan bahseden Dr. Öğr. Üyesi Derya Kavgaoğlu, “Yani öğrencinin ders malzemesinin önünde geçirdiği müddet ne kadar uzun olursa olsun, “sadece okumak, yalnızca izlemek, yalnızca dinlemek” üzere edilgen stratejiler içerdiği takdirde, manalı öğrenmelerin gerçekleşmesi mümkün değildir. Etkin ilgide temel, öğrencinin ders malzemesindeki içeriğe ilgi duyması, bu içeriği şuurlu bir biçimde işlemesi ve içeriği anlamak üzere şahsen uğraş sarf etmesidir. bir daha yapılan araştırmalar göstermektedir ki bunu sağlayacak en faal strateji kendi kendine yahut başkalarına “öğretmek”tir. Öğrencinin çalışılacak hususa ait soruları, meseleleri ve bunlara verilebilecek karşılıkları formüle etmesi, öğrendiği yeni bilgiyi kendi sözleriyle ve yüksek sesle söylemesi, kendi yaşantısıyla ilişkilendirip örnekler bulması, anlaşılması sıkıntı kavramlara yönelik temsili simgeler üretmesi, harita, form yahut grafiklerle mana üretmesi faal olarak çalışmasını sağlayacaktır” dedi.
“HER ÖĞRENCİ FARKLI ZEKA TİPİNE SAHİP”
“Verimli ders çalışma alışkanlıklarının kazanılmasında tesirli öbür bir faktör ise öğrencinin nasıl öğrenebildiğine yönelik bilgisinin olması durumudur” biçiminde konuşan Dr. Kavgaoğlu, “Dersi neden öğreniyorum? Öğrendiğim bilgiyi nasıl kullanacağım? Bu bilgiyi ne kadar müddette ve nasıl bir teknikle öğrenirim? Öğrenemezsem nasıl bir strateji izlerim? Sonuçta ne elde edeceğim?” üzere sorularla düşünmek öğrencinin bu hususta ilerlemesini sağlayacaktır. Sorulara verilecek cevaplar ferdi farklılıklara hassastır zira her öğrenci farklı zeka tipine sahiptir, ötürüsıyla sorun çözmek üzere kullanacakları stratejiler de farklı olacaktır” sözlerini kullandı.
Dr. Kavgaoğlu konuşmasını şöyleki sürdürdü:
“Ders çalışırken bir süreç sırası belirlemek” ve bu sırayı takip etmek üzere alışkanlık geliştirmek de verimli çalışmayı sağlayacak değerli bir stratejidir. Örneğin; derslerdilk evvel özetlemek gerekirse bahislere göz gezdirmek, bahis başlıklarını ve koyu renkle vurgulanmış kavramları not etmek, var ise kısım özetlerini, kısım gayelerini gözden geçirmek, zihinde oluşan soruları not etmek. Ders esnasında pratik notlar almak. Ders daha sonrasında, alınan notları pahalandırmak; öğrenmenin kalıcılığını sağlamak üzere gün, hafta, ay bazlı yine planı hazırlamak, ne kadar öğrendiğini kendi kendine kıymetlendirmek, bu kapsamda kazanılması gereken programlama alışkanlıklardandır.”
“ZAMANI GERÇEK YÖNETMEK VERİMLİ ÇALIŞMAYI SAĞLAR”
Hakikat yönetildiği takdirde vaktin verimli çalışmayı sağlayacak bir faktör olduğuna vurgu yapan Dr. Kavgaoğlu, şunları söylemiş oldu:
“Günlük çalışma müddetlerini sistemli küçük oturumlara bölerek odaklanmak ve oturumları takiben küçük molalar kullanmak daha tesirli bir öğrenme sağlayacağı üzere öğrenilenleri hafızada tutmayı da kolaylaştıracaktır. tıpkı vakitte girilecek imtihan, kazanılacak okul, alınacak diploma üzere eğitsel amaçları ve ileriye dönük hayat maksatlarını önceleyerek vakti yönetebilmek, bu emele hizmet eden faaliyetlere odaklanmak ve vakit kaybettirici faaliyetleri ayırt ederek bunlardan uzak kalabilmek edinilmesi gereken değerli alışkanlıklar içindedır. Bilhassa süratle gelişen teknolojinin içine doğan ve dijital yerliler olarak da tanımlanan 21. yüzyıl çocukları ve gençleri için hayatlarının rutin bir kesimi haline gelen dijital ortamlar, ders çalışırken vakit kaybettirici bir araç haline gelebilmektedir. Bu niçinle ders çalışırken dikkat dağıtıcıları yönetmek ve odaklanmayı sürdürmek için bilgisayar, telefon, tablet üzere ortamlarda ekran müddetlerini kısıtlamak, bunun için yardımcı pratik aplikasyonlar kullanmak da tesirli bir formül olabilir. Mevcut çalışma alışkanlıkları ders yükünü hafifçeletmediğinde ve ders çalışılmasına karşın gelişim kaydedilmediğinde, tesirli çalışma marifetlerine yönelik farkındalığın sağlanması ve yanlışsız çalışma alışkanlıklarının kazanılması ile verimli sonuçlar almak mümkün olacaktır.”
“SADECE OKUMAK ÖĞRENMEK İÇİN KÂFİ DEĞİL”
Öğrenme konusunda yapılan araştırmalara nazaran öğrenmeyi sağlayan kıymetli faktörün ders gerecine yönelik “aktif ilgi” olduğundan bahseden Dr. Öğr. Üyesi Derya Kavgaoğlu, “Yani öğrencinin ders malzemesinin önünde geçirdiği müddet ne kadar uzun olursa olsun, “sadece okumak, yalnızca izlemek, yalnızca dinlemek” üzere edilgen stratejiler içerdiği takdirde, manalı öğrenmelerin gerçekleşmesi mümkün değildir. Etkin ilgide temel, öğrencinin ders malzemesindeki içeriğe ilgi duyması, bu içeriği şuurlu bir biçimde işlemesi ve içeriği anlamak üzere şahsen uğraş sarf etmesidir. bir daha yapılan araştırmalar göstermektedir ki bunu sağlayacak en faal strateji kendi kendine yahut başkalarına “öğretmek”tir. Öğrencinin çalışılacak hususa ait soruları, meseleleri ve bunlara verilebilecek karşılıkları formüle etmesi, öğrendiği yeni bilgiyi kendi sözleriyle ve yüksek sesle söylemesi, kendi yaşantısıyla ilişkilendirip örnekler bulması, anlaşılması sıkıntı kavramlara yönelik temsili simgeler üretmesi, harita, form yahut grafiklerle mana üretmesi faal olarak çalışmasını sağlayacaktır” dedi.
“HER ÖĞRENCİ FARKLI ZEKA TİPİNE SAHİP”
“Verimli ders çalışma alışkanlıklarının kazanılmasında tesirli öbür bir faktör ise öğrencinin nasıl öğrenebildiğine yönelik bilgisinin olması durumudur” biçiminde konuşan Dr. Kavgaoğlu, “Dersi neden öğreniyorum? Öğrendiğim bilgiyi nasıl kullanacağım? Bu bilgiyi ne kadar müddette ve nasıl bir teknikle öğrenirim? Öğrenemezsem nasıl bir strateji izlerim? Sonuçta ne elde edeceğim?” üzere sorularla düşünmek öğrencinin bu hususta ilerlemesini sağlayacaktır. Sorulara verilecek cevaplar ferdi farklılıklara hassastır zira her öğrenci farklı zeka tipine sahiptir, ötürüsıyla sorun çözmek üzere kullanacakları stratejiler de farklı olacaktır” sözlerini kullandı.
Dr. Kavgaoğlu konuşmasını şöyleki sürdürdü:
“Ders çalışırken bir süreç sırası belirlemek” ve bu sırayı takip etmek üzere alışkanlık geliştirmek de verimli çalışmayı sağlayacak değerli bir stratejidir. Örneğin; derslerdilk evvel özetlemek gerekirse bahislere göz gezdirmek, bahis başlıklarını ve koyu renkle vurgulanmış kavramları not etmek, var ise kısım özetlerini, kısım gayelerini gözden geçirmek, zihinde oluşan soruları not etmek. Ders esnasında pratik notlar almak. Ders daha sonrasında, alınan notları pahalandırmak; öğrenmenin kalıcılığını sağlamak üzere gün, hafta, ay bazlı yine planı hazırlamak, ne kadar öğrendiğini kendi kendine kıymetlendirmek, bu kapsamda kazanılması gereken programlama alışkanlıklardandır.”
“ZAMANI GERÇEK YÖNETMEK VERİMLİ ÇALIŞMAYI SAĞLAR”
Hakikat yönetildiği takdirde vaktin verimli çalışmayı sağlayacak bir faktör olduğuna vurgu yapan Dr. Kavgaoğlu, şunları söylemiş oldu:
“Günlük çalışma müddetlerini sistemli küçük oturumlara bölerek odaklanmak ve oturumları takiben küçük molalar kullanmak daha tesirli bir öğrenme sağlayacağı üzere öğrenilenleri hafızada tutmayı da kolaylaştıracaktır. tıpkı vakitte girilecek imtihan, kazanılacak okul, alınacak diploma üzere eğitsel amaçları ve ileriye dönük hayat maksatlarını önceleyerek vakti yönetebilmek, bu emele hizmet eden faaliyetlere odaklanmak ve vakit kaybettirici faaliyetleri ayırt ederek bunlardan uzak kalabilmek edinilmesi gereken değerli alışkanlıklar içindedır. Bilhassa süratle gelişen teknolojinin içine doğan ve dijital yerliler olarak da tanımlanan 21. yüzyıl çocukları ve gençleri için hayatlarının rutin bir kesimi haline gelen dijital ortamlar, ders çalışırken vakit kaybettirici bir araç haline gelebilmektedir. Bu niçinle ders çalışırken dikkat dağıtıcıları yönetmek ve odaklanmayı sürdürmek için bilgisayar, telefon, tablet üzere ortamlarda ekran müddetlerini kısıtlamak, bunun için yardımcı pratik aplikasyonlar kullanmak da tesirli bir formül olabilir. Mevcut çalışma alışkanlıkları ders yükünü hafifçeletmediğinde ve ders çalışılmasına karşın gelişim kaydedilmediğinde, tesirli çalışma marifetlerine yönelik farkındalığın sağlanması ve yanlışsız çalışma alışkanlıklarının kazanılması ile verimli sonuçlar almak mümkün olacaktır.”