EliteDizqn
Active member
Türkiye’de yeni tip koronavirüs (Covid-19) sebepli vefatlar ve hadise artışları devam ediyor. Son olarak mevzuya ait açıklamalarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aydın, yurttaşları ‘uzun Covid’ riskine karşı uyardı.
Aydın, 15-35 yaş kümesinin aşıya uyma oranlarının düşük olduğunu belirterek, “Doğal olarak ‘aşısızların pandemisi’ pozisyonuna geldik. Günlük olarak 30 bin hadise görüyorsak bunun tahminen en çok bini aşılı ya da aşıları eksik olanlardan geri kalan 29 bini aşısız. Bilhassa genç kümelerin 1,5 yıldır ömür alanları kapalıydı. Kafeler ve restoranların kapalı olduğu devirlerde salgında epey fazla sayı oluşturmuyordu; ancak artık her yer açık. Doğal olarak bir de hasretin getirdiği buluşmalarda maskenin indirilmesi üzere niçinlerle ‘gençlerin hastalığı’ pozisyonuna geldi” diye konuştu.
‘ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ KESİNLİKLE AŞILANMALI’
Gençlerin ‘Ben gencim, dinamiğim, hastalığı atlatırım’ diye düşündüğüne dikkat çeken Aydın, “Hastalığı atlatırsınız ancak ‘uzun Covid’ dediğimiz bir tablo var; 2-3 sene daha sonra akciğerdeki performans düşüklükleri üzere geri kalan ömrünüzü hastalıklar silsilesi ile geçirme riskine sahipsiniz. Öyleyse aşıyla hiç hasta olmamak en doğrusu. Hem büyüklerinize hem topluma tıpkı vakitte kendi sıhhatinize olan sorumluluğunuz gereği üniversite gençliğinin kesinlikle aşılanması lazım. Aşı konusundaki direnen gençlerimizin şu biçimde bir cümleleri var; ‘Vücut bütünlüğüme dokunulmasına müsaade etmem, anayasal haktır’. Evet her şey senin hakkın buna hürmet duyuyoruz fakat on binlerce öğrencinin geldiği o üniversite yerleşkesi, amfilerde de ona karşı sorumluluğun var. Bilimin ortaya koyduğu, 6,5 milyarın üzerinde doz aşı yapıldığı bir dünyada kendilerinin de bu aşı sürecine uyup sosyolojik çatışmalarda yer almamalarını dilerim” dedi.
KISITLAMA GELİR Mİ?
Prof. Dr. Aydın, Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’nın ‘Artık kısıtlama yok zira aşı var’ kelamlarını anımsatarak, “Bu cümle epey değerli bir cümle zira aşı var. Aşının şu anda ulaşılabilir olduğu her yerde aşıya ulaşabiliyorsunuz ve yaptırabiliyorsunuz. Bu aşıya uyarak kısıtlamaları kendimiz yönetebiliriz. Türkiye’de önümüzdeki bir vakit dilimi içerisinde kısıtlama beklemiyorum. niye beklemiyorum? Hadise sayıları şu anda 28-30 binlerde, yatan hasta ve ağır bakım yoğunluğu açısından baktığımız vakit orada şu anda sistemin tıkanmasına ilişkin belirti ve bulgu yok. Kısıtlamadan daha öteye kendi kendimizi kısıtlayarak ve yönlendirerek aşı olmamız gerekiyor. Önümüzdeki günler içerisinde aşı olma oranını artırır, aşı olmayan bir 10 milyonun daha aşı olmalarını sağlayabilirsek normalleşebiliriz” diye konuştu.
Aydın, 15-35 yaş kümesinin aşıya uyma oranlarının düşük olduğunu belirterek, “Doğal olarak ‘aşısızların pandemisi’ pozisyonuna geldik. Günlük olarak 30 bin hadise görüyorsak bunun tahminen en çok bini aşılı ya da aşıları eksik olanlardan geri kalan 29 bini aşısız. Bilhassa genç kümelerin 1,5 yıldır ömür alanları kapalıydı. Kafeler ve restoranların kapalı olduğu devirlerde salgında epey fazla sayı oluşturmuyordu; ancak artık her yer açık. Doğal olarak bir de hasretin getirdiği buluşmalarda maskenin indirilmesi üzere niçinlerle ‘gençlerin hastalığı’ pozisyonuna geldi” diye konuştu.
‘ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ KESİNLİKLE AŞILANMALI’
Gençlerin ‘Ben gencim, dinamiğim, hastalığı atlatırım’ diye düşündüğüne dikkat çeken Aydın, “Hastalığı atlatırsınız ancak ‘uzun Covid’ dediğimiz bir tablo var; 2-3 sene daha sonra akciğerdeki performans düşüklükleri üzere geri kalan ömrünüzü hastalıklar silsilesi ile geçirme riskine sahipsiniz. Öyleyse aşıyla hiç hasta olmamak en doğrusu. Hem büyüklerinize hem topluma tıpkı vakitte kendi sıhhatinize olan sorumluluğunuz gereği üniversite gençliğinin kesinlikle aşılanması lazım. Aşı konusundaki direnen gençlerimizin şu biçimde bir cümleleri var; ‘Vücut bütünlüğüme dokunulmasına müsaade etmem, anayasal haktır’. Evet her şey senin hakkın buna hürmet duyuyoruz fakat on binlerce öğrencinin geldiği o üniversite yerleşkesi, amfilerde de ona karşı sorumluluğun var. Bilimin ortaya koyduğu, 6,5 milyarın üzerinde doz aşı yapıldığı bir dünyada kendilerinin de bu aşı sürecine uyup sosyolojik çatışmalarda yer almamalarını dilerim” dedi.
KISITLAMA GELİR Mİ?
Prof. Dr. Aydın, Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca’nın ‘Artık kısıtlama yok zira aşı var’ kelamlarını anımsatarak, “Bu cümle epey değerli bir cümle zira aşı var. Aşının şu anda ulaşılabilir olduğu her yerde aşıya ulaşabiliyorsunuz ve yaptırabiliyorsunuz. Bu aşıya uyarak kısıtlamaları kendimiz yönetebiliriz. Türkiye’de önümüzdeki bir vakit dilimi içerisinde kısıtlama beklemiyorum. niye beklemiyorum? Hadise sayıları şu anda 28-30 binlerde, yatan hasta ve ağır bakım yoğunluğu açısından baktığımız vakit orada şu anda sistemin tıkanmasına ilişkin belirti ve bulgu yok. Kısıtlamadan daha öteye kendi kendimizi kısıtlayarak ve yönlendirerek aşı olmamız gerekiyor. Önümüzdeki günler içerisinde aşı olma oranını artırır, aşı olmayan bir 10 milyonun daha aşı olmalarını sağlayabilirsek normalleşebiliriz” diye konuştu.