EliteDizqn
Active member
Dünya üzerinde son senelerda obezite ve diyabet hastalıklarında kıymetli artışlar yaşanırken uzmanlar bunun niçinini araştırıyor. Bu artışların en büyük sebebinin yanlış besin alımı ve hareketsiz ömür olduğunu söyleyen uzmanlar, bu bahis da insanları uyarıyor.
İç hastalıkları Uzmanı Dr. Filiz Çalışkan, obezite ve diyabet ile gayrette sağlıklı ve probiyotikten güçlü beslenmenin kıymetini hatırlatarak, “Obez ve Tip 2 diyabetli şahıslarda prebiyotik ve probiyotikten varlıklı beslenme epeyce ehemmiyet arz ediyor. Bu bireyler yüksek yağlı beslendiklerinde insülün direnci artar ve bireyde diyabet ile obezite oluşmaya başlar. Fazla tüketilen protein de kardiovasküler hastalıklara taban hazırlar, kırmızı et tüketimi de gerektiği kadar tüketilmelidir. Antibiyotik kullanması makûs mikroorganizmaları yok ederken probiyotikleri de yok ettiği için gereksiz kullanmasından kaçınılmalıdır” dedi.
PROBİYOTİKLERİN İNSAN ÜZERİNDE OLUMLU TESİRLERİ
Probiyotikler kâfi ölçüde tüketildiğinde insan sıhhati üzerinde olumlu tesirlerinden bahseden Dr. Çalışkan, “Ev imali yoğurt, peynir, ekşi mayalı ekmek, sirke, turşu, boza, lahana turşusu, pastörize edilmemiş zeytin ve hardaliye de bol bol probiyotik bulunur. Prebiyotikler, bağırsaktaki kimi mikroorganizmaların çoğalmasını sağlayan ya da uyaran sindirilemeyen besin bileşikleridir. Probiyotikler ve prebiyotikler; toksin giderici, bağışıklığı güçlendirici, mide bağırsak düzenlenmesinde güzelleşmeler sağlar. Birfazlaca çalışma, probiyotik kullanmasının bağırsaktaki florayı düzenleyerek güzelleştirdiği, açlığı azalttığı, kilo kaybı sağladığı, kalori alım gereksiniminde azalma sağladığı, gösterilmiş. Probiyotikler tip 2 dm hastalarında denendiğinde 3 aylık şeker, insülin direnci, kan basıncı, kolesterol ve kan şekeri seviyelerinde güzelleşme gözlenmiştir” tabirlerini kullandı.
İç hastalıkları Uzmanı Dr. Filiz Çalışkan, obezite ve diyabet ile gayrette sağlıklı ve probiyotikten güçlü beslenmenin kıymetini hatırlatarak, “Obez ve Tip 2 diyabetli şahıslarda prebiyotik ve probiyotikten varlıklı beslenme epeyce ehemmiyet arz ediyor. Bu bireyler yüksek yağlı beslendiklerinde insülün direnci artar ve bireyde diyabet ile obezite oluşmaya başlar. Fazla tüketilen protein de kardiovasküler hastalıklara taban hazırlar, kırmızı et tüketimi de gerektiği kadar tüketilmelidir. Antibiyotik kullanması makûs mikroorganizmaları yok ederken probiyotikleri de yok ettiği için gereksiz kullanmasından kaçınılmalıdır” dedi.
PROBİYOTİKLERİN İNSAN ÜZERİNDE OLUMLU TESİRLERİ
Probiyotikler kâfi ölçüde tüketildiğinde insan sıhhati üzerinde olumlu tesirlerinden bahseden Dr. Çalışkan, “Ev imali yoğurt, peynir, ekşi mayalı ekmek, sirke, turşu, boza, lahana turşusu, pastörize edilmemiş zeytin ve hardaliye de bol bol probiyotik bulunur. Prebiyotikler, bağırsaktaki kimi mikroorganizmaların çoğalmasını sağlayan ya da uyaran sindirilemeyen besin bileşikleridir. Probiyotikler ve prebiyotikler; toksin giderici, bağışıklığı güçlendirici, mide bağırsak düzenlenmesinde güzelleşmeler sağlar. Birfazlaca çalışma, probiyotik kullanmasının bağırsaktaki florayı düzenleyerek güzelleştirdiği, açlığı azalttığı, kilo kaybı sağladığı, kalori alım gereksiniminde azalma sağladığı, gösterilmiş. Probiyotikler tip 2 dm hastalarında denendiğinde 3 aylık şeker, insülin direnci, kan basıncı, kolesterol ve kan şekeri seviyelerinde güzelleşme gözlenmiştir” tabirlerini kullandı.