EliteDizqn
Active member
Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Karagöz ve Kukla Oyunları Uygulama ve Araştırma Merkezince (KARAKUM) hazırlanan proje kapsamında, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesi’nde yer alan Karagöz gölge oyunu ile Bursa mutfağının lezzetleri buluşturuldu.
Hayali Nevzat Çiftçi tarafınca gerçekle hayalin bir ortada kurgulandığı oyunlarda Bursa yemekleri, üretim etaplarıyla perdeye taşınacak.
Kentteki bir restoranda hayata geçirilecek proje için oluşturulan konseptte, iftar öncesi restoranın şefi konukları “Hoş geldiniz.” diyerek selamlayacak. Karagöz ve Hacivat’ın laf atmasının akabinde şefin tasviri hayal perdesine yansıtılarak oyuna dahil edilecek.
“GERÇEKLE HAYALİ BİRBİRİNE BAĞLAMIŞ OLUYORUZ”
KARAKUM Müdürü ve BUÜ Hoş Sanatlar Fakültesi Dramatik Müelliflik Kısmı Ana Sanat Kısmı Lideri Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Öztahtalı, AA muhabirine, Bursa’nın Anadolu külçeşidinin epey değerli bir klasik lezzet durağı olduğunu söylemiş oldu.
Kentin iki markasını bir ortaya getirmeyi hedeflediklerini belirten Öztahtalı, “Karagöz ve grubu, Bursa mutfağının önde gelen lezzetlerini perdeden izleyicilerine anlatıyor. bu biçimdece iki değerli kavramı bir ortaya getirmiş, gerçekle hayali birbirine bağlamış oluyoruz.” dedi.
Öztahtalı, restoranın yemek yenilen kısmındaki mutfakta kurgu yapmaya karar verdiklerini lisana getirdi.
Klasik lezzetleri imal kademeleriyle perdeye taşıyarak oyun konsepti oluşturduklarını söz eden Öztahtalı, şunları söylemiş oldu:
“Önce restoranın şefi, konuklarına ‘Hoş geldiniz’ diyor. O sırada oyunumuz başlıyor. Hayali Nevzat Çiftçi oyunu sürdürürken şef perdenin önüne geçiyor. Karagöz ve Hacivat, şefe laf atıyor perdeden ve onu perdeye davet ediyor. Şef, perdenin ardına geçtiğinde onun tasviri de perdeye yansıyor ve bu biçimdece oyun gerçekle hayali bir ortaya getiren bir konseptle yürümüş oluyor.”
Karagöz’le yemeğin bir ortaya geldiğinde mükemmel bir kararın ortaya çıktığını anlatan Öztahtalı, “Restoranda bir kukla ve tasvir standı de olacak Nevzat Çiftçi koleksiyonundan. bu biçimdece Karagöz kültürüyle yemek külçeşidini konuklara anlatmış olacağız” sözünü kullandı.
“PERDENİN ARDINDA GERÇEK BİR MUTFAĞA AÇILACAĞIZ”
Hayali Nevzat Çiftçi de oyun ortasında hem Karagöz ve Hacivat’ı hem şefi farklı bir ortama taşıyacaklarını belirtti.
Perdenin gerisini “Hayalinin mutfağı” olarak nitelendiren Çiftçi, “Bu sefer perdenin ardında gerçek bir mutfağa açılacağız. Oyundan daha sonra perdede diğer bir sahne açılacak. Bu da gerçek mutfak olacak ve oradaki çalışanlarla karışım bir konsept olacak. Karagöz ve Hacivat insanları perdeye çekerek, perdenin sevinciyle buluşturarak aç karnına da olsa seyircilere hem o kendi tatlı lisanlarıyla bir ziyafet verecek birebir vakitte Bursa’ya ilişkin bir lezzetten bahsedecek.” bilgisini paylaştı.
Şef Buyruk Topuk ise projenin kendisini heyecanlandırdığını söz etti.
Perdede tasvirinin bulunmasının epey hoş bir his olduğunu aktaran Topuk, “Sadece ramazan aylarında tarihi bir fırının çıkardığı oyuncak formunda iftariyelik açmalar var. Çocukların tuttuğu tekne orucunda öğle vaktinde oruçlarını açmaları için hazırlanıyor. Bunların oyunları olacak. Biz, her akşam iftarda Karagöz çorbası vereceğiz. Bu çorba için de bir oyun planlıyor.” diye konuştu.
Bursa’nın gastronomisiyle de turist çektiğine işaret eden Topuk, şunları kaydetti:
“Süt helvası, döner kebabı, pideli köftesi, sokaktaki hurma tatlısı, cantığı, tahinli pidesi. Bunlar, Bursa esnafının pişirip sattığı ticari eserler. Biz, lokantamızda Bursa’nın daha hayli konutlarında pişen yemeklerini bahis alıyoruz. hem de Bursa’nın ramazan geleneklerini de yansıtıyoruz lokantamızda. Bursa gastronomisine ve ramazan kültürüne katkı sağlayacak bir proje oluyor. Çok heyecanlıyız. Bursa haricinden da hayli teveccüh olacağını düşünüyoruz. Bursa’da ramazanı yaşamak isteyenler, lokantamızda bir iftara vakit ayırırsa Bursa’da ramazan külçeşidini baştan sona anlayabilmiş olacak”
Hayali Nevzat Çiftçi tarafınca gerçekle hayalin bir ortada kurgulandığı oyunlarda Bursa yemekleri, üretim etaplarıyla perdeye taşınacak.
Kentteki bir restoranda hayata geçirilecek proje için oluşturulan konseptte, iftar öncesi restoranın şefi konukları “Hoş geldiniz.” diyerek selamlayacak. Karagöz ve Hacivat’ın laf atmasının akabinde şefin tasviri hayal perdesine yansıtılarak oyuna dahil edilecek.
“GERÇEKLE HAYALİ BİRBİRİNE BAĞLAMIŞ OLUYORUZ”
KARAKUM Müdürü ve BUÜ Hoş Sanatlar Fakültesi Dramatik Müelliflik Kısmı Ana Sanat Kısmı Lideri Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Öztahtalı, AA muhabirine, Bursa’nın Anadolu külçeşidinin epey değerli bir klasik lezzet durağı olduğunu söylemiş oldu.
Kentin iki markasını bir ortaya getirmeyi hedeflediklerini belirten Öztahtalı, “Karagöz ve grubu, Bursa mutfağının önde gelen lezzetlerini perdeden izleyicilerine anlatıyor. bu biçimdece iki değerli kavramı bir ortaya getirmiş, gerçekle hayali birbirine bağlamış oluyoruz.” dedi.
Öztahtalı, restoranın yemek yenilen kısmındaki mutfakta kurgu yapmaya karar verdiklerini lisana getirdi.
Klasik lezzetleri imal kademeleriyle perdeye taşıyarak oyun konsepti oluşturduklarını söz eden Öztahtalı, şunları söylemiş oldu:
“Önce restoranın şefi, konuklarına ‘Hoş geldiniz’ diyor. O sırada oyunumuz başlıyor. Hayali Nevzat Çiftçi oyunu sürdürürken şef perdenin önüne geçiyor. Karagöz ve Hacivat, şefe laf atıyor perdeden ve onu perdeye davet ediyor. Şef, perdenin ardına geçtiğinde onun tasviri de perdeye yansıyor ve bu biçimdece oyun gerçekle hayali bir ortaya getiren bir konseptle yürümüş oluyor.”
Karagöz’le yemeğin bir ortaya geldiğinde mükemmel bir kararın ortaya çıktığını anlatan Öztahtalı, “Restoranda bir kukla ve tasvir standı de olacak Nevzat Çiftçi koleksiyonundan. bu biçimdece Karagöz kültürüyle yemek külçeşidini konuklara anlatmış olacağız” sözünü kullandı.
“PERDENİN ARDINDA GERÇEK BİR MUTFAĞA AÇILACAĞIZ”
Hayali Nevzat Çiftçi de oyun ortasında hem Karagöz ve Hacivat’ı hem şefi farklı bir ortama taşıyacaklarını belirtti.
Perdenin gerisini “Hayalinin mutfağı” olarak nitelendiren Çiftçi, “Bu sefer perdenin ardında gerçek bir mutfağa açılacağız. Oyundan daha sonra perdede diğer bir sahne açılacak. Bu da gerçek mutfak olacak ve oradaki çalışanlarla karışım bir konsept olacak. Karagöz ve Hacivat insanları perdeye çekerek, perdenin sevinciyle buluşturarak aç karnına da olsa seyircilere hem o kendi tatlı lisanlarıyla bir ziyafet verecek birebir vakitte Bursa’ya ilişkin bir lezzetten bahsedecek.” bilgisini paylaştı.
Şef Buyruk Topuk ise projenin kendisini heyecanlandırdığını söz etti.
Perdede tasvirinin bulunmasının epey hoş bir his olduğunu aktaran Topuk, “Sadece ramazan aylarında tarihi bir fırının çıkardığı oyuncak formunda iftariyelik açmalar var. Çocukların tuttuğu tekne orucunda öğle vaktinde oruçlarını açmaları için hazırlanıyor. Bunların oyunları olacak. Biz, her akşam iftarda Karagöz çorbası vereceğiz. Bu çorba için de bir oyun planlıyor.” diye konuştu.
Bursa’nın gastronomisiyle de turist çektiğine işaret eden Topuk, şunları kaydetti:
“Süt helvası, döner kebabı, pideli köftesi, sokaktaki hurma tatlısı, cantığı, tahinli pidesi. Bunlar, Bursa esnafının pişirip sattığı ticari eserler. Biz, lokantamızda Bursa’nın daha hayli konutlarında pişen yemeklerini bahis alıyoruz. hem de Bursa’nın ramazan geleneklerini de yansıtıyoruz lokantamızda. Bursa gastronomisine ve ramazan kültürüne katkı sağlayacak bir proje oluyor. Çok heyecanlıyız. Bursa haricinden da hayli teveccüh olacağını düşünüyoruz. Bursa’da ramazanı yaşamak isteyenler, lokantamızda bir iftara vakit ayırırsa Bursa’da ramazan külçeşidini baştan sona anlayabilmiş olacak”