İnsan neden hep eksik hisseder ?

Erkutlu

Global Mod
Global Mod
İnsan Neden Hep Eksik Hisseder? Bir Kez Daha "Tam Olmak" İçin Arayış

Herkese merhaba! Bugün, hayatın anlamını arayan bir soru ile karşınızdayım: İnsan neden hep eksik hisseder? Bu konu o kadar ilginç ki, hemen herkesin aklında bir yeri vardır, değil mi? Bir gün her şeyin mükemmel olacağını düşündüğümüz o anı hayal ederiz; ama o an gelene kadar, hep bir eksiklik hissi... Hadi itiraf edelim, bazen sadece bu eksiklik duygusuyla savaşmak, bir yerden bir yere varmak kadar yorucu olabiliyor. Bu yazıda, bu "eksiklik" hissinin arkasındaki sebepleri eğlenceli bir dille inceleyeceğiz, tabii erkeklerin stratejik bakış açılarıyla, kadınların empatik ve ilişki odaklı yaklaşımlarını da unutmadan!

Hadi, Herkes İçin Bir "Tamlık" Tarifi Yapalım!

Bazen eksik hissettiğimizde, tüm dünya üzerinde yalnız olduğumuzu düşünebiliriz. "Ben neden bu kadar boş hissediyorum?" diye düşündüğümüzde, çevremizdekiler de aynı duyguyu yaşarken, bir türlü tatmin olamıyoruz. Tamlık ya da eksiklik, insanlar arasında evrensel bir konu olmasına rağmen, bu kavramın her bir kişi için anlamı farklıdır.

Mesela bir arkadaşım var, her şeyin mükemmel olacağına dair inançları var; ama bir türlü "tam" olmadığını hissediyor. Belki de tamlık, sürekli bir şeylerin peşinden gitmekle ilgili. "Hayat bir yolculuk," diyor ama bence bu yolculuk bazen bir otobüs yolculuğu gibi oluyor. Şoför var, ama nereye gittiğimizi tam olarak bilmiyoruz.

Birçok insan için "tam olma" duygusu, çoğunlukla dışarıdan gelen beklentilerle şekillenir. Herkes bir şekilde, sürekli olarak eksik olduğunu hissettiren o "sonraki adımı" arıyor. Bu "sonraki adım" bazen bir terfi, bazen aşk, bazen de o yeni telefonu almak olabilir. Ama her yeni şeyin ardından, yeni bir eksiklik hissi gelir.

Erkeklerin Stratejik Bakış Açısı: "Hedefe Gidelim, Sorunu Çözelim"

Erkekler, genellikle çözüm odaklı yaklaşımlar sergilerler. "Eksik hissediyorum" diyen birini duyduklarında, hemen çözüm önerileriyle gelirler. "Sana yeni bir hedef koyalım, o zaman eksiklik hissini unutursun," gibi bir yaklaşım, erkeklerin konuya stratejik bakışını yansıtır. Erkekler için, "eksik" olmak, çözülemeyen bir problem gibidir. Hedefler, başarılar ve planlar, eksiklik hissini gidermek için başvurdukları araçlardır.

Mesela, bir arkadaşım vardı, her zaman iş yerinde eksik olduğunu hissediyordu. Hedefe kilitlenmişti: Daha fazla satış yapmak, terfi almak, daha çok tanınmak. Bir gün, gerçekten istediği terfiyi aldı, ama garip bir şekilde o eksiklik hissi geçmedi. Aslında, eksiklik hissi, onun dışarıdan algıladığı başarılarla değil, içsel bir yetersizlik duygusuyla bağlantılıydı. Erkeklerin stratejik yaklaşımı burada, dışarıdan bakıldığında her şeyin harika görünmesini sağlayabilir, ancak insanın içinde bir şey eksik kalmaya devam eder.

Çözüm odaklı yaklaşım: Erkekler genellikle eksiklik hissini, başarılara, verilere ve somut hedeflere bağlarlar. Bu da aslında bazen, içsel bir tatminsizlikle yüzleşmeye engel olabilir. "Başarı"yı bir çözüm gibi görmek, eksikliği çözüme kavuşturmak yerine, onu daha derinleştirebilir.

Kadınların Empatik ve İlişki Odaklı Yaklaşımı: "Tam Olmak İçin Birlikte Olmak Gerekir"

Kadınlar ise eksiklik hissini daha çok empatik ve ilişki odaklı bir biçimde ele alırlar. "Neden eksik hissediyorum?" sorusu, kadınlar için, çevresindeki insanlarla bağ kurma ve duygusal ilişkilerle bağlantı kurma arayışını ifade eder. Bir kadın için, eksik olmak çoğu zaman yalnızlıkla ilişkilidir. Toplumun sunduğu "tam" olma baskıları, onların duygusal dünyasında daha yoğun hissedilir. Duygusal boşluk, kadınların kendi iç yolculuklarında, sevgi, destek ve anlayış arayışlarıyla kendini gösterir.

Örneğin, kadınlar arkadaşlarına ya da partnerlerine "sadece seni duyabiliyor muyum?" sorusunu sorar. Onların bakış açısına göre, eksiklik hissi, çoğu zaman diğer insanlarla daha derin bağlar kurma eksikliğinden gelir. Bu nedenle, eksik hissettiklerinde, bir arkadaş sohbeti, bir akşam yemeği ya da bir el tutma gibi küçük ama anlamlı şeyler onlara daha fazla "tam olma" hissi verir.

İlişkisel yaklaşım: Kadınların empatik yaklaşımı, bazen erkeklerin stratejik bakış açılarına göre daha farklı olabilir. Onlar için "eksik" olmak, genellikle duygu eksikliği ve ilişkisel bir boşluk anlamına gelir. Birçok kadın, kendini başkalarıyla derin bir bağ kuramadığında eksik hisseder, bu yüzden de insan ilişkilerinin gücüne daha fazla değer verirler.

Toplumun Ortak Çıkmazı: "Eksiklik" ve "Tamlık" Arasındaki Sonsuz Dönüşüm

Sonuçta, neden hep eksik hissediyoruz? Çünkü "tam olmak" gibi bir şey, çoktan tarihe karışmış bir kavram olabilir. Hedefler, başarılar, mükemmeliyet... Bütün bunlar, yalnızca anlık bir illüzyon yaratır. Gerçekten "tam" hissettiğimizde, bu, dış dünyadan değil, içsel bir denge ve kabulden gelir. Bu noktada hem erkeklerin stratejik çözüm arayışı, hem de kadınların duygusal bağlar kurma arayışı, eksiklik hissinin üstesinden gelmeye yönelik iki farklı yol olabilir.

Hepimizin farklı bir yolculuğu var, ama hepimizde bir "tam olma" duygusu arayışı da ortak. Eksik hissediyoruz, ama belki de eksiklik, yaşamın kendisidir. Bir "tamlık" tarifimiz yok, çünkü belki de bu eksiklik, insan olmanın en güzel yanıdır.

Sorular:

Peki ya siz? Eksik hissettiğinizde ne yapıyorsunuz? Stratejik çözümler mi buluyorsunuz, yoksa bağ kurarak mı rahatlıyorsunuz? Düşüncelerinizi bizimle paylaşın, belki hep birlikte "tam" bir sohbet yapabiliriz!