EliteDizqn
Active member
Hülya Koçyiğit, her pazar 12.00’de TRT – 2 ekranlarında yayınlanan “Film Üzere Hayatlar” programında konuklarını ağırlamaya devam ediyor. Programın bu haftaki konuğu, müzikçi ve oyuncu Kutsi oldu.
Yaptığı her işte, hoş hislere dokunmak ve kaliteli işler yapmak için çalıştığını söyleten Kutsi ‘’Müzik, sanat ve daha sonradan gelen oyunculuk ismine müziklerimde bir şey anlatabiliyor, kitlelerle bir şeyleri paylaşabiliyor, birilerinin kıssalarına dokunabiliyorsam ne memnun. Bütün yaşadıklarımı ve hoş hisleri insanlara dokundurmaya çalışıyorum. Bilhassa müziklerin cümlelerine, müziğin sloganına ve müziğinin kalitesine dikkat etmeye çalışıyorum. bundan evvelkini aratmasın diye elimden geldiğince uğraşıyorum, ki bütün hayatım boyunca bu türlü oldu.’’ dedi.
Çok küçük yaşlarda konuta giderken çöpün kenarında duran tek telli bir mandolinle müziğe ilgisi başlayan Kutsi, kıssasını ‘’Çöpün kenarında görür görmez çabucak oradan aldım. Annem sordu, anlattım. Sildik, temizledik. Tek teli vardı. O kadar da memnundum ki. Çay kaşığının karşıtıyla balkonda kendi kendime hayaller kurarak konser vermeye çalıştım. Beşerler varmış, epey kalabalıkmış üzere düşünürdüm.’’ diyerek anlattı ve bu öykünün sinema senaryosunu yazdığını ve sinema çekmek istediğini söylemiş oldu. Kutsi sinema senaryosu fikrini ise şu biçimde anlattı: Tek telli mandolin öykümün sinema senaryosunu kendi çapımda paragraf paragraf yazmaya başladım. Hem epeyce ağlıyorsun senaryo içerisinde hem fazlaca gülüyorsun. Çok hoş köşeleri var. Adım atıyorum, arkadaşlarımla bir grup oluşturuyoruz. Çok pahalı direktör arkadaşlarım ve büyüklerimle de paylaştım. Çok memnun oldular, fazlaca hoş zira. Bir müzisyenin hayatını, başına gelebilecek bu şeyleri yazmam, onları da fazlaca heyecanlandırdı. Ben sobalı meskende sobanın yanında, meskenin içerisinde konser veriyordum tek başıma. daha sonra balkona mandolinle çıktım. daha sonrasında gitar girdi hayatıma ve birinci bestemi yaptım.
Çıktığı periyotta büyük beğeni toplayan ‘’Sanane’’ müziğinin klibinden daha sonra, üretimci Fatih Aksoy’dan oyunculuk teklifi aldığını söyleyen Kutsi, nasıl oyunculuk teklifi aldığını paylaştı. Fatih Aksoy’un kendisine, oyunculuk değil de dizinin müziklerini yapma konusunda teklifte bulunacağını düşünen Kutsi yaşadıkları komik anları ‘’’Buluştuk ve bana Tabipler projesinden kelam etti. Niyetimi sordu, tamam, dedim. Çabucak kabul etmeme şaşırdı. Elimden gelen her şeyi yapacağımı belirttim. Daha fazlaca şaşırdı. Siz kısımları gönderirseniz grup arkadaşlarımla altyapısını hazırlarız, dedim. Oğlum o değil, sana oyunculuk teklif ediyorum, dedi. Masadan kalktım, herbiçimde kendi kendimi diğer bir serüvene atıyorum diye düşündüm. Ben sahnede teşekkürü güç ediyorum, aynada kendi kendime günaydın derken bile çekiniyorum, dedim. Düşünmemi istedi. daha sonrasında audition’a çağırdılar. Direktör de tamam deyince oyunculuk serüveni başlamış oldu’’ diyerek anlattı.
Oyunculuk teklifi edildiğinde bir eğitimi olmadığı için zorlanacağını düşündüğünü belirten Kutsi, ‘’Doktorlar’’ dizisinde tüm grubun kendisine epeyce takviye verdiğini söylemiş oldu. Kutsi, dizide rol alan ve kaybettiğimiz usta oyuncu Cüneyt Türel’den çok şey öğrendiğini söyleyerek, yaşadığı bir anıyı da şu biçimde paylaştı: Bir sahnede, Levent şaşırır, yazıyordu. Kelam yoktu. Sahne bitiyor ben şaşırıyorum, bakıyorum. Direktör olmadığını söylüyor. tekrar yapıyorum olmuyor. 39 tekrar yaptım ve mecburen seti durdurduk. O kadar utandım ki ne yapacağımı şaşırdım. daha sonra gittim hastanenin bir köşesinde oturdum uzak bir yerde. Cüneyt abi, ne oldu, diye sordu. Anlattım ve ‘’Ne yapacağım bilmiyorum, kelam yok ve ben de şaşıramadım’’ dedim. O denli bir güldü ki… Bana ‘’İçinden bir, nasıl yani, desene’’ dedi. Ben de, nasıl yani, dedim. ‘’Bunu içimden söylemem gerektiğini söylemiş oldu. ‘’Şu ifadeni git ver’’ dedi. Sete gittim, sahneyi çabucak çektik. Direktör, bunu sabahtan beri niçin yapmadın, dedi. ‘’Cüneyt abinin hızlandırılmış kursu varmış köşede. Oradan geldim’’ dedim.
Kutsi ‘’Doktorlar’’ dizisinin mesleğinde kıymetli bir yere sahip olduğunu söyleyerek ‘’Benim için oyunculuk alanında büyük bir eğitim yeriydi. Bütün projeler o denli oldu ancak hekimler dizisi farklıydı. Sevilen bir diziydi. hem de diziyi izledikten daha sonra tabip olmaya karar veren biroldukca bireyle karşılaştım. Tıp fakültesini kazanan öğrenciler, beyin cerrahı olmak isteyenler, genel cerrah olmak isteyenler, kardiyoloji kısmını seçenler…Bunlar memnunluk verici’’ dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Yaptığı her işte, hoş hislere dokunmak ve kaliteli işler yapmak için çalıştığını söyleten Kutsi ‘’Müzik, sanat ve daha sonradan gelen oyunculuk ismine müziklerimde bir şey anlatabiliyor, kitlelerle bir şeyleri paylaşabiliyor, birilerinin kıssalarına dokunabiliyorsam ne memnun. Bütün yaşadıklarımı ve hoş hisleri insanlara dokundurmaya çalışıyorum. Bilhassa müziklerin cümlelerine, müziğin sloganına ve müziğinin kalitesine dikkat etmeye çalışıyorum. bundan evvelkini aratmasın diye elimden geldiğince uğraşıyorum, ki bütün hayatım boyunca bu türlü oldu.’’ dedi.
Çok küçük yaşlarda konuta giderken çöpün kenarında duran tek telli bir mandolinle müziğe ilgisi başlayan Kutsi, kıssasını ‘’Çöpün kenarında görür görmez çabucak oradan aldım. Annem sordu, anlattım. Sildik, temizledik. Tek teli vardı. O kadar da memnundum ki. Çay kaşığının karşıtıyla balkonda kendi kendime hayaller kurarak konser vermeye çalıştım. Beşerler varmış, epey kalabalıkmış üzere düşünürdüm.’’ diyerek anlattı ve bu öykünün sinema senaryosunu yazdığını ve sinema çekmek istediğini söylemiş oldu. Kutsi sinema senaryosu fikrini ise şu biçimde anlattı: Tek telli mandolin öykümün sinema senaryosunu kendi çapımda paragraf paragraf yazmaya başladım. Hem epeyce ağlıyorsun senaryo içerisinde hem fazlaca gülüyorsun. Çok hoş köşeleri var. Adım atıyorum, arkadaşlarımla bir grup oluşturuyoruz. Çok pahalı direktör arkadaşlarım ve büyüklerimle de paylaştım. Çok memnun oldular, fazlaca hoş zira. Bir müzisyenin hayatını, başına gelebilecek bu şeyleri yazmam, onları da fazlaca heyecanlandırdı. Ben sobalı meskende sobanın yanında, meskenin içerisinde konser veriyordum tek başıma. daha sonra balkona mandolinle çıktım. daha sonrasında gitar girdi hayatıma ve birinci bestemi yaptım.
Çıktığı periyotta büyük beğeni toplayan ‘’Sanane’’ müziğinin klibinden daha sonra, üretimci Fatih Aksoy’dan oyunculuk teklifi aldığını söyleyen Kutsi, nasıl oyunculuk teklifi aldığını paylaştı. Fatih Aksoy’un kendisine, oyunculuk değil de dizinin müziklerini yapma konusunda teklifte bulunacağını düşünen Kutsi yaşadıkları komik anları ‘’’Buluştuk ve bana Tabipler projesinden kelam etti. Niyetimi sordu, tamam, dedim. Çabucak kabul etmeme şaşırdı. Elimden gelen her şeyi yapacağımı belirttim. Daha fazlaca şaşırdı. Siz kısımları gönderirseniz grup arkadaşlarımla altyapısını hazırlarız, dedim. Oğlum o değil, sana oyunculuk teklif ediyorum, dedi. Masadan kalktım, herbiçimde kendi kendimi diğer bir serüvene atıyorum diye düşündüm. Ben sahnede teşekkürü güç ediyorum, aynada kendi kendime günaydın derken bile çekiniyorum, dedim. Düşünmemi istedi. daha sonrasında audition’a çağırdılar. Direktör de tamam deyince oyunculuk serüveni başlamış oldu’’ diyerek anlattı.
Oyunculuk teklifi edildiğinde bir eğitimi olmadığı için zorlanacağını düşündüğünü belirten Kutsi, ‘’Doktorlar’’ dizisinde tüm grubun kendisine epeyce takviye verdiğini söylemiş oldu. Kutsi, dizide rol alan ve kaybettiğimiz usta oyuncu Cüneyt Türel’den çok şey öğrendiğini söyleyerek, yaşadığı bir anıyı da şu biçimde paylaştı: Bir sahnede, Levent şaşırır, yazıyordu. Kelam yoktu. Sahne bitiyor ben şaşırıyorum, bakıyorum. Direktör olmadığını söylüyor. tekrar yapıyorum olmuyor. 39 tekrar yaptım ve mecburen seti durdurduk. O kadar utandım ki ne yapacağımı şaşırdım. daha sonra gittim hastanenin bir köşesinde oturdum uzak bir yerde. Cüneyt abi, ne oldu, diye sordu. Anlattım ve ‘’Ne yapacağım bilmiyorum, kelam yok ve ben de şaşıramadım’’ dedim. O denli bir güldü ki… Bana ‘’İçinden bir, nasıl yani, desene’’ dedi. Ben de, nasıl yani, dedim. ‘’Bunu içimden söylemem gerektiğini söylemiş oldu. ‘’Şu ifadeni git ver’’ dedi. Sete gittim, sahneyi çabucak çektik. Direktör, bunu sabahtan beri niçin yapmadın, dedi. ‘’Cüneyt abinin hızlandırılmış kursu varmış köşede. Oradan geldim’’ dedim.
Kutsi ‘’Doktorlar’’ dizisinin mesleğinde kıymetli bir yere sahip olduğunu söyleyerek ‘’Benim için oyunculuk alanında büyük bir eğitim yeriydi. Bütün projeler o denli oldu ancak hekimler dizisi farklıydı. Sevilen bir diziydi. hem de diziyi izledikten daha sonra tabip olmaya karar veren biroldukca bireyle karşılaştım. Tıp fakültesini kazanan öğrenciler, beyin cerrahı olmak isteyenler, genel cerrah olmak isteyenler, kardiyoloji kısmını seçenler…Bunlar memnunluk verici’’ dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı