Milletlerarası kontrol ve danışmanlık şirketi EY, 2022’nin teknoloji dalına yönelik en kıymetli fırsat ve öncelik alanlarını “Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporu ile duyurdu. Dijitalleşmenin daha da hızlanacağını ve teknoloji dalının büyümeyi sürdüreceğini vurgulayan rapor, 2022’nin bu alandaki fırsatlarını sıralıyor.
Milletlerarası kontrol ve danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young) süratli pazar değişimlerinin yaşandığı bir yılın akabinde 2022’de teknoloji şirketlerini bekleyen esas fırsat alanlarını “Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporu ile duyurdu. COVID-19 salgınının tesiriyle tüm dünyada tırmanışa geçen dalgalanma, teknoloji sanayisinin evvelar listesinin de yenilenmesine yol açtı. Şirketlerin büyümesine ve 2022’deki risklerin ve dalgalanmaların üstesinden gelmesine yardımcı olabilecek fırsatlar içinde motive bir işgücünü çekmek ve elde tutabilmek, şirketler için en temel öncelik alanı olarak birinci sırada yer alıyor.
EY Türkiye Telekomünikasyon, Medya ve Teknoloji (TMT) Bölüm Önderi Emre Beşli şunları söylemiş oldu:
“EY olarak her yıl hazırladığımız “Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporumuz dijital kesimlerin dikkate alması gereken evvelare dikkat çekmeyi amaçlıyor. İktisattaki dijitalleşmenin daha da hızlanacağı ve teknoloji dalının büyümesini sürdüreceği yeni yılda, global toparlanma ile bir arada bileşenlerin temini ve lojistik hususlarının, teknoloji şirketlerini etkileyen darboğazlar olarak öne çıktığını görüyoruz. Dijital dönüşümün sağlayıcısı pozisyonundaki teknoloji bölümü için iş sürekliliğini sağlamaya ve tedarik zincirini risklerden muhafazaya olan gereksinim ehemmiyetini sürdürüyor. Paydaşların teknoloji şirketlerinden daha fazlasını talep etmeye başladığı günümüzde çevresel, toplumsal ve yönetişim (ÇYS) alanında kuvvetli bir konum almak da kıymetli. Son olarak, organizasyonel dönüşüme odaklanmak ve yeni iş ve ödeme modellerine yönelmek önümüzdeki yıl teknoloji şirketlerinin çevikliğine ve rekabet gücüne büyük katkılar yapacak.”
“Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporunda teknoloji şirketleri için gelecek yılın en kıymetli 10 fırsat alanı şu biçimde sıralanıyor:
1. Hibrit çalışma ortamında motive iş gücünü çekin ve elde tutun
Teknoloji bölümü için yanlışsız yetenekleri bulabilmenin ehemmiyeti pandemi periyodunda daha da arttı. Birçok teknoloji şirketi, çağdaş iş gücüne yönelik muhtaçlık ve tercihleri dengelemeye çalışırken kısmi ve kademeli bir ofise dönüşü de gündeme almış durumda. EY tarafınca yapılan yeni bir araştırma, her 10 çalışandan 9’unun esneklik talep ettiğini ve talepleri karşılanmazsa işten ayrılmaya hazır olduklarını gösteriyor. Patronlar, en düzgün yetenekleri çekmek ve elde tutmak için mükafatları, esnekliği ve tecrübe optimizasyonunu içeren formüller geliştirmeli.
2. Büyümeyi sürdürmek için M&A fırsatlarını kullanın
EY araştırması, teknoloji yöneticilerinin yarıdan fazlasının yakın vadede organik büyümenin güç olabileceğini kabul ettiğini ve büyümeyi sürdürmek için 2022’de birleşme ve satın alma (M&A) stratejilerini kullanmayı planladıklarını gösteriyor. Regülatif incelemeler ve finansal belirsizliklerdeki artışa karşın, birleşme ve satın alma pazarının sağlıklı kalması bekleniyor. Satın almalar, şirketin portföyünü yeni tahliller, teknolojiler, sonuncu pazarlar ve dağıtım kanalları ile güçlendirme ve bu biçimdelikle büyümeyi bir daha ateşleme potansiyeline sahip.
3. İş sürekliliğini garanti altına almak için tedarik zincirine yönelik riskleri ortadan kaldırın
Son periyotta tedarik zincirleri, piyasa hareketliliği ve jeopolitik etkenlerin baskısı altında kalmış durumda. Teknoloji şirketleri, “tedarikçilerinin tedarikçilerinden” “müşterilerinin müşterilerine” uzanan bir çerçevede tedarik zincirlerini titizlikle gözden geçirmeli ve riskleri ortadan kaldırmalı. Gerçek vakitli görünürlük, ortaya çıkabilecek darboğazların erkenden tespitine yardımcı olurken, dijital ikiz ve üç boyutlu baskı üzere yeni teknolojiler yaşanabilecek kesintileri azaltabilir.
4. Güvenliği yeni faaliyetlerin dizaynına dahil edin
Dataların güvenliğinin sağlanmasının değeri, pandemi periyodunda katlanarak arttı. Artık epeyce daha fazla iş çevrimiçi ortamda yürütülüyor. Lakin biroldukça şirketin bu vakitte BT yapılarını ve süreçlerini süratle değiştirirken siber güvenlik üzerinde gereğince düşünmediği de bir gerçek. Teknoloji şirketleri, data güvenliğini işleri büyütebilecek bir etkene dönüştürmek ve önemli iş kesintilerini önlemek için yeni proje ve faaliyetlerinin dizaynına güvenlik ve kapalılık ögelerini kesinlikle dahil etmeli.
5. Çevresel, toplumsal ve yönetişim (ÇYS) alanında örnek bir liderlik göstererek paydaş münasebetlerini geliştirin
Tüketiciler, şirketlerden daima daha olumlu toplumsal ve çevresel sonuçlar bekliyor. Çalışanlar işlerinde manalı bir fark yaratmak arayışındayken, yatırımcılar ise sürdürülebilir seçenekler talep ediyor. Kurumsal müşteriler de sürdürülebilirlik maksatlarına ulaşmalarına yardımcı olacak yeni teknolojiler için kesimi yakından izliyor. Teknoloji şirketleri bu alanda örnek bir liderlik sergilemeli, paydaşlarıyla etkileşimi güçlendirmeli ve uzun soluklu bir kıymet teklifine sahip olmalı.
6. İşi aboneliğe dayalı satışlarla harikaya dönüştürün
Pandemi devrinde, aboneliğe dayalı iş modellerinin ekonomik dalgalanmaya karşı daha kuvvetli müdafaa sağladığı ve klasik tek seferlik ödemelere bakılırsa daha yüksek değerleme sağladığı görüldü. Müşteriler bulut tabanlı hizmetlerin ve yazılımların sağladığı esnekliği giderek daha fazla tercih ederken, abonelik ödemelerinin önümüzdeki beş yıl ortasında klasik lisans ödemelerinin yerini alması bekleniyor. Bunun için şirketlerin satış tertiplerini dönüştürmeleri, fiyatlandırma hallerini değiştirmeleri ve ana iş süreçlerini bir daha düzenlemeleri gerekiyor.
7. Vergi yapılanmasını dijital iş modelleriyle bir daha düzenleyin
Tüm dünyada mevzuat ve vergi değişiklikleri için teknoloji bölümü, kıymeti giderek artan bir maksat haline geldi. Dijital hizmetlerin iktisada katkısı artarken, hükümetler daha fazla kıymet elde etmek için vergi tabanını değiştirmeye çalışıyor. Kilit sanayilerini güçlendirmek ya da korumak isteyen hükümetler bu alanda keskin ve ani değişikliklere niye oluyor. Teknoloji şirketleri vergilendirme ve global ticaret için gerçek vakitli içgörüler, erken planlama ve çevik faaliyet modeli üzerine konseyi, kuvvetli bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyor.
8. Çevikliği artırmak için operasyon akışlarını kolaylaştırın
Salgın periyodunda dünya piyasa hareketliliği ve ekonomik belirsizlikte yeni bir seviyeye ulaştı. Müşteri tercihleri bir gecede değişebiliyor ve bilhassa teknoloji dalına yönelik talepte büyük dalgalanmalar yaşanabiliyor. Tedarik zincirlerinde yaşanan esneklikler ve jeopolitik faktörlerin ticarete olan tesirleriyle bir arada daldaki risk profilleri değişirken, tertibin operasyonel dönüşümüne olan gereksinim da arttı. Teknoloji şirketlerinin operasyonel çevikliklerini, gelecekte işlerini etkileyecek hareketlilik ve belirsizlik seviyeleriyle örtüştürmeleri gerekiyor. Bu da iş süreçlerinin bir daha kurgulanması ve bulut yetenekleri, data analitiği ve otomasyon araçları ile başarılabilir.
9. Dijital etkileşimi sağlamak için müşteri inancına odaklanın
İtimat, dijital şirketler için temeldir. İtimadın ya da güvensizliğin temel itici gücü niteliğindeki ögeleri net bir biçimde ortaya koyan EY araştırması bunları güvenlik, şeffaflık, etik, içerik ve mevzuata uygunluk olarak sıralıyor. İtimadın kazanılması için şirketlerin müşteri datalarının korunmasına öncelik vermesi ve bir dijital itimat stratejisi oluşturması gerekiyor.
10. 5G’nin süratle benimsenmesine hazırlanın
Sanayi büyük ölçekli uygulamalara hazırlanırken, 5G’nin kullanıma sunulması teknoloji kesimi genelinde gelirleri artırıyor. 5G, objelerin ve aygıtların nasıl etkileşime girdiği, bilgi analitiğinin ve makine tahsilinin lojistiği nasıl geliştirebileceği, müşteri etkileşiminin nasıl bir daha şekillenebileceği yahut tedarik zincirindeki darboğazların nasıl çözülebileceği üzere konularda belirleyici olacak. Teknoloji şirketlerinin rekabette öne geçmek için kullanım senaryoları ve yol haritaları hazırlaması gerekiyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Milletlerarası kontrol ve danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young) süratli pazar değişimlerinin yaşandığı bir yılın akabinde 2022’de teknoloji şirketlerini bekleyen esas fırsat alanlarını “Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporu ile duyurdu. COVID-19 salgınının tesiriyle tüm dünyada tırmanışa geçen dalgalanma, teknoloji sanayisinin evvelar listesinin de yenilenmesine yol açtı. Şirketlerin büyümesine ve 2022’deki risklerin ve dalgalanmaların üstesinden gelmesine yardımcı olabilecek fırsatlar içinde motive bir işgücünü çekmek ve elde tutabilmek, şirketler için en temel öncelik alanı olarak birinci sırada yer alıyor.
EY Türkiye Telekomünikasyon, Medya ve Teknoloji (TMT) Bölüm Önderi Emre Beşli şunları söylemiş oldu:
“EY olarak her yıl hazırladığımız “Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporumuz dijital kesimlerin dikkate alması gereken evvelare dikkat çekmeyi amaçlıyor. İktisattaki dijitalleşmenin daha da hızlanacağı ve teknoloji dalının büyümesini sürdüreceği yeni yılda, global toparlanma ile bir arada bileşenlerin temini ve lojistik hususlarının, teknoloji şirketlerini etkileyen darboğazlar olarak öne çıktığını görüyoruz. Dijital dönüşümün sağlayıcısı pozisyonundaki teknoloji bölümü için iş sürekliliğini sağlamaya ve tedarik zincirini risklerden muhafazaya olan gereksinim ehemmiyetini sürdürüyor. Paydaşların teknoloji şirketlerinden daha fazlasını talep etmeye başladığı günümüzde çevresel, toplumsal ve yönetişim (ÇYS) alanında kuvvetli bir konum almak da kıymetli. Son olarak, organizasyonel dönüşüme odaklanmak ve yeni iş ve ödeme modellerine yönelmek önümüzdeki yıl teknoloji şirketlerinin çevikliğine ve rekabet gücüne büyük katkılar yapacak.”
“Teknoloji Şirketleri için En Büyük 10 Fırsat – 2022” raporunda teknoloji şirketleri için gelecek yılın en kıymetli 10 fırsat alanı şu biçimde sıralanıyor:
1. Hibrit çalışma ortamında motive iş gücünü çekin ve elde tutun
Teknoloji bölümü için yanlışsız yetenekleri bulabilmenin ehemmiyeti pandemi periyodunda daha da arttı. Birçok teknoloji şirketi, çağdaş iş gücüne yönelik muhtaçlık ve tercihleri dengelemeye çalışırken kısmi ve kademeli bir ofise dönüşü de gündeme almış durumda. EY tarafınca yapılan yeni bir araştırma, her 10 çalışandan 9’unun esneklik talep ettiğini ve talepleri karşılanmazsa işten ayrılmaya hazır olduklarını gösteriyor. Patronlar, en düzgün yetenekleri çekmek ve elde tutmak için mükafatları, esnekliği ve tecrübe optimizasyonunu içeren formüller geliştirmeli.
2. Büyümeyi sürdürmek için M&A fırsatlarını kullanın
EY araştırması, teknoloji yöneticilerinin yarıdan fazlasının yakın vadede organik büyümenin güç olabileceğini kabul ettiğini ve büyümeyi sürdürmek için 2022’de birleşme ve satın alma (M&A) stratejilerini kullanmayı planladıklarını gösteriyor. Regülatif incelemeler ve finansal belirsizliklerdeki artışa karşın, birleşme ve satın alma pazarının sağlıklı kalması bekleniyor. Satın almalar, şirketin portföyünü yeni tahliller, teknolojiler, sonuncu pazarlar ve dağıtım kanalları ile güçlendirme ve bu biçimdelikle büyümeyi bir daha ateşleme potansiyeline sahip.
3. İş sürekliliğini garanti altına almak için tedarik zincirine yönelik riskleri ortadan kaldırın
Son periyotta tedarik zincirleri, piyasa hareketliliği ve jeopolitik etkenlerin baskısı altında kalmış durumda. Teknoloji şirketleri, “tedarikçilerinin tedarikçilerinden” “müşterilerinin müşterilerine” uzanan bir çerçevede tedarik zincirlerini titizlikle gözden geçirmeli ve riskleri ortadan kaldırmalı. Gerçek vakitli görünürlük, ortaya çıkabilecek darboğazların erkenden tespitine yardımcı olurken, dijital ikiz ve üç boyutlu baskı üzere yeni teknolojiler yaşanabilecek kesintileri azaltabilir.
4. Güvenliği yeni faaliyetlerin dizaynına dahil edin
Dataların güvenliğinin sağlanmasının değeri, pandemi periyodunda katlanarak arttı. Artık epeyce daha fazla iş çevrimiçi ortamda yürütülüyor. Lakin biroldukça şirketin bu vakitte BT yapılarını ve süreçlerini süratle değiştirirken siber güvenlik üzerinde gereğince düşünmediği de bir gerçek. Teknoloji şirketleri, data güvenliğini işleri büyütebilecek bir etkene dönüştürmek ve önemli iş kesintilerini önlemek için yeni proje ve faaliyetlerinin dizaynına güvenlik ve kapalılık ögelerini kesinlikle dahil etmeli.
5. Çevresel, toplumsal ve yönetişim (ÇYS) alanında örnek bir liderlik göstererek paydaş münasebetlerini geliştirin
Tüketiciler, şirketlerden daima daha olumlu toplumsal ve çevresel sonuçlar bekliyor. Çalışanlar işlerinde manalı bir fark yaratmak arayışındayken, yatırımcılar ise sürdürülebilir seçenekler talep ediyor. Kurumsal müşteriler de sürdürülebilirlik maksatlarına ulaşmalarına yardımcı olacak yeni teknolojiler için kesimi yakından izliyor. Teknoloji şirketleri bu alanda örnek bir liderlik sergilemeli, paydaşlarıyla etkileşimi güçlendirmeli ve uzun soluklu bir kıymet teklifine sahip olmalı.
6. İşi aboneliğe dayalı satışlarla harikaya dönüştürün
Pandemi devrinde, aboneliğe dayalı iş modellerinin ekonomik dalgalanmaya karşı daha kuvvetli müdafaa sağladığı ve klasik tek seferlik ödemelere bakılırsa daha yüksek değerleme sağladığı görüldü. Müşteriler bulut tabanlı hizmetlerin ve yazılımların sağladığı esnekliği giderek daha fazla tercih ederken, abonelik ödemelerinin önümüzdeki beş yıl ortasında klasik lisans ödemelerinin yerini alması bekleniyor. Bunun için şirketlerin satış tertiplerini dönüştürmeleri, fiyatlandırma hallerini değiştirmeleri ve ana iş süreçlerini bir daha düzenlemeleri gerekiyor.
7. Vergi yapılanmasını dijital iş modelleriyle bir daha düzenleyin
Tüm dünyada mevzuat ve vergi değişiklikleri için teknoloji bölümü, kıymeti giderek artan bir maksat haline geldi. Dijital hizmetlerin iktisada katkısı artarken, hükümetler daha fazla kıymet elde etmek için vergi tabanını değiştirmeye çalışıyor. Kilit sanayilerini güçlendirmek ya da korumak isteyen hükümetler bu alanda keskin ve ani değişikliklere niye oluyor. Teknoloji şirketleri vergilendirme ve global ticaret için gerçek vakitli içgörüler, erken planlama ve çevik faaliyet modeli üzerine konseyi, kuvvetli bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyor.
8. Çevikliği artırmak için operasyon akışlarını kolaylaştırın
Salgın periyodunda dünya piyasa hareketliliği ve ekonomik belirsizlikte yeni bir seviyeye ulaştı. Müşteri tercihleri bir gecede değişebiliyor ve bilhassa teknoloji dalına yönelik talepte büyük dalgalanmalar yaşanabiliyor. Tedarik zincirlerinde yaşanan esneklikler ve jeopolitik faktörlerin ticarete olan tesirleriyle bir arada daldaki risk profilleri değişirken, tertibin operasyonel dönüşümüne olan gereksinim da arttı. Teknoloji şirketlerinin operasyonel çevikliklerini, gelecekte işlerini etkileyecek hareketlilik ve belirsizlik seviyeleriyle örtüştürmeleri gerekiyor. Bu da iş süreçlerinin bir daha kurgulanması ve bulut yetenekleri, data analitiği ve otomasyon araçları ile başarılabilir.
9. Dijital etkileşimi sağlamak için müşteri inancına odaklanın
İtimat, dijital şirketler için temeldir. İtimadın ya da güvensizliğin temel itici gücü niteliğindeki ögeleri net bir biçimde ortaya koyan EY araştırması bunları güvenlik, şeffaflık, etik, içerik ve mevzuata uygunluk olarak sıralıyor. İtimadın kazanılması için şirketlerin müşteri datalarının korunmasına öncelik vermesi ve bir dijital itimat stratejisi oluşturması gerekiyor.
10. 5G’nin süratle benimsenmesine hazırlanın
Sanayi büyük ölçekli uygulamalara hazırlanırken, 5G’nin kullanıma sunulması teknoloji kesimi genelinde gelirleri artırıyor. 5G, objelerin ve aygıtların nasıl etkileşime girdiği, bilgi analitiğinin ve makine tahsilinin lojistiği nasıl geliştirebileceği, müşteri etkileşiminin nasıl bir daha şekillenebileceği yahut tedarik zincirindeki darboğazların nasıl çözülebileceği üzere konularda belirleyici olacak. Teknoloji şirketlerinin rekabette öne geçmek için kullanım senaryoları ve yol haritaları hazırlaması gerekiyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı