Günümüzde işletmeler, dijital dünyaya ahenk sağlamak ismine kıymetli bir rekabet içine girmiş bulunmaktalar. Şirketlerde dijital dönüşümün sağlanmasını teminen; mevcut durumlarının tahlil edilmesi, dijital dönüşüm muhtaçlıklarının belirlenmesi, bu gereksinimler doğrultusunda kendilerine mahsus yol haritalarının hazırlanması büyük ehemmiyet arz etmekte. Bu kapsamda işletmelerin dijital çağa ahenk ya da uyumsuzluk pozisyonunda olup olmadıklarını tam manasıyla nasıl tespit edeceklerini belirlemek, öbür bir tabir ile dijital olgunluk ölçümlerini yapmalarını sağlamak üzerine değerli bir teşebbüs başlatıldı. Kurumların ne kadar dijital dönüşüm gerçekleştirdiğini anlamak, stratejileri kıymetlendirmek üzere yola çıkan EGİAD 4 istekli üye firma ile kapsamlı bir çalışma gerçekleştirerek bölgede bir unsur imza attı. Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata’nın iştirakleriyle dijitalleşme kapasitesi ve yetkinliğinin belirlenmesine yönelik kıymetli bir çalışma yürüten Ege Genç İş İnsanları Derneği, üyeleri Dikkan Küme, Güres, Metalif ve Erdal Etiket’in temsilcileriyle “Dijital Olgunluk Seviyesi Belirleme Çalışması” sonuçlarını üyeleriyle paylaştı.
Son yılların en değerli kavramları içinde yer alan dijitalleşme, işletme dünyasının karşılaştığı kuvvetli rekabet şartlarında yeni teknolojileri, yeni iş yapma modellerini ve dijital teknolojilerin kullanması ile yeni üretim tekniklerini benimsemeyi içermekte. İşletmelerin verimliliklerini ve inovasyon yetkinlerini artırabilmeye, farklı ve yeni pazarlara girebilmeye, daha evvel deneyimlenmemiş olan yeni iş modellerine ahenk sağlamaya, tüm bu ögelerle bir arada de sürdürülebilir rekabet avantajı sağlamaya takviye olmakta. İşletme dünyası için dijital dönüşüm bir yatırım, teknolojik ve kültürel bir inovasyon alanı olarak yerini almakta. Sonuç itibariyle dijital dönüşüm işletmeler için muvaffakiyete giden uzun bir seyahat ve bu seyahatte şirketlerin nerede olduklarını bilmeleri en kritik hususların başında gelmekte. Günümüzde her şirket bu seyahatte kendine nazaran bir dijital dönüşüm uygulamaya çalışmakta. EGİAD da “Dijital Olgunluk Seviyesi Belirleme Çalışması” ile Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata’nın iştirakleriyle dijitalleşme kapasitesi ve yetkinliğinin belirlenmesine yönelik değerli bir çalışma yürüttü. Buna bakılırsa firmaların dijitalleşme süreçlerinde yol gösterici olmak gayesiyle dijital olgunluk modeli ve seviye belirleme aracı EGİAD teşebbüsüyle devreye girdi. Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata liderliğinde bu ölçümleme modelini EGİAD üyesi istekli şirketlerde uygulamaya başlayan EGİAD, çalışmanın düzgün uygulama örneklerini ve sonuçlarını bir webinar ile EGİAD üyelerine aktardı. Toplantıya EGİAD Lider Vekili Kaan Özhelvacı konut sahipliği yaparken, moderatörlüğü EGİAD Genel Sekreteri Prof. Dr. Fatih Dalkılıç gerçekleştirdi.
Dijitalleşmeyle birlikte Yeni Periyot Başladı
EGİAD Lider Vekili Kaan Özhelvacı toplantının açılış konuşmasında, dijital dönüşümün süratle gelişen bilgi ve irtibat teknolojilerinin sunduğu imkanlar doğrultusunda toplumsal bir gereksinim olduğunu belirterek, “Dijital dönüşüm, yeni şartlara ve beklentilere ahenk sağlamayı ve çevikliği gerektirdiğinden, en başarılı tertipler dahi dönüşümünü tam olarak tamamlamakta zorluk çekmektedir. Dijital dönüşüm süreci kolay değildir zira tek ve hazır paket tahlili bulunmamaktadır. Teknoloji süratli bir biçimde değişmektedir fakat alışkanlıkları değiştirmek pek zordur. Dijital dönüşüm ayrıyeten geçmiş, bugün ve geleceği birebir anda düşünmeyi gerektirmektedir. İster KOBİ niteliğinde ister büyük işletmeler olsun dijital dönüşümden kaçış yoktur. Her işletme, dijital dönüşüm kavramıyla faaliyetlerinde sürat kazanmalı ve dönüştürücü teşebbüsler gerçekleştirmeye başlamalıdır. Çok süratli bir biçimde gerçekleşen ve değişiklikleri her yerde görülebilen dijital dönüşümü gerçekleştirmenin farklı niçinleri vardır. Bunlardan başlıcalarını 5 unsur halinde saymak isterim. Tüketici satın alma davranışlarının süratle değişmesi, Daha küçük ve daha çevik şirketlerin işletmenizdilk evvel bu süreçleri gerçekleştirme eforları, Dijital olarak önder şirketlerin süratli bir biçimde pazar hissenizden pay alması, Rekabet alanının genişlemesi, Tüketicilerin özelleştirilmiş tecrübe beklentisi olarak sıralayabiliriz. Bu hususları düşününce dijital dönüşümün muhtemel tesirlerinin tüm sanayileri kapsadığı nettir. Tertiplerin, mevcut hizmetlere devam etmesi ve analog ile dijital ortası karışımdaki değişimi yönetecek stratejiler geliştirmesi gerekmektedir. Bu niçinle, işletmeler genel bir gelişim yönelimi oluşturmalı ve dijital yenilikleri hayata geçirmeli, hem de mevcut iş fırsatlarını değerlendirmede ve optimize etmede faal kalmaya devam etmelidir. Dijital dönüşümü gerçekleştirmek için, değişimle başa çıkma ve başarılı bir biçimde yenilikler oluşturmada daima öğrenme yeteneklerini vazgeçilmez bir önkoşul olarak geliştirmeleri gerekmektedir. Dijital dönüşüm yatırımlarını öncesinden yapan ve süreçlerinde uygulayan şirketler, faaliyetlerini daha kolay uyarlama imkanı bulacaktır. Bu yatırımları yapmayanlar ise ajandalarındaki dijitalleşme yatırımlarını öne çekti. Bu noktada dünyada siyasi, ekonomik ve toplumsal hayatta dengelerin değiştiği; dijital çağın tam manasıyla başladığı, sürdürülebilirliğe yönelik çalışmaların sürat kazandığı bir devrin ortasındayız. Bu süreçte bilhassa dijital dönüşüme daha erken yatırım yapmış olan şirketlerin ayrıştığı gözlemliyoruz” dedi.
Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata ise, Dünyada üretim paradigmasının fazlaca büyük ölçüde değiştiğini belirterek, “bir daha endüstrileşme akımı stratejik yaklaşım olarak benimsenmektedir. Endüstriyel internetin yürütülmesi ve sürdürülmesi uzun soluklu yıllar alan bir dönüşüm sürecini gerektirir. Sanayi 4.0 bir seyahattir. Bu seyahat yeni teknolojilerin ve yeni işbirlikçi idare modellerinin itme gücü ile tüm kıymet zincirinin dönüşümünü tabir eder” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Son yılların en değerli kavramları içinde yer alan dijitalleşme, işletme dünyasının karşılaştığı kuvvetli rekabet şartlarında yeni teknolojileri, yeni iş yapma modellerini ve dijital teknolojilerin kullanması ile yeni üretim tekniklerini benimsemeyi içermekte. İşletmelerin verimliliklerini ve inovasyon yetkinlerini artırabilmeye, farklı ve yeni pazarlara girebilmeye, daha evvel deneyimlenmemiş olan yeni iş modellerine ahenk sağlamaya, tüm bu ögelerle bir arada de sürdürülebilir rekabet avantajı sağlamaya takviye olmakta. İşletme dünyası için dijital dönüşüm bir yatırım, teknolojik ve kültürel bir inovasyon alanı olarak yerini almakta. Sonuç itibariyle dijital dönüşüm işletmeler için muvaffakiyete giden uzun bir seyahat ve bu seyahatte şirketlerin nerede olduklarını bilmeleri en kritik hususların başında gelmekte. Günümüzde her şirket bu seyahatte kendine nazaran bir dijital dönüşüm uygulamaya çalışmakta. EGİAD da “Dijital Olgunluk Seviyesi Belirleme Çalışması” ile Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata’nın iştirakleriyle dijitalleşme kapasitesi ve yetkinliğinin belirlenmesine yönelik değerli bir çalışma yürüttü. Buna bakılırsa firmaların dijitalleşme süreçlerinde yol gösterici olmak gayesiyle dijital olgunluk modeli ve seviye belirleme aracı EGİAD teşebbüsüyle devreye girdi. Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata liderliğinde bu ölçümleme modelini EGİAD üyesi istekli şirketlerde uygulamaya başlayan EGİAD, çalışmanın düzgün uygulama örneklerini ve sonuçlarını bir webinar ile EGİAD üyelerine aktardı. Toplantıya EGİAD Lider Vekili Kaan Özhelvacı konut sahipliği yaparken, moderatörlüğü EGİAD Genel Sekreteri Prof. Dr. Fatih Dalkılıç gerçekleştirdi.
Dijitalleşmeyle birlikte Yeni Periyot Başladı
EGİAD Lider Vekili Kaan Özhelvacı toplantının açılış konuşmasında, dijital dönüşümün süratle gelişen bilgi ve irtibat teknolojilerinin sunduğu imkanlar doğrultusunda toplumsal bir gereksinim olduğunu belirterek, “Dijital dönüşüm, yeni şartlara ve beklentilere ahenk sağlamayı ve çevikliği gerektirdiğinden, en başarılı tertipler dahi dönüşümünü tam olarak tamamlamakta zorluk çekmektedir. Dijital dönüşüm süreci kolay değildir zira tek ve hazır paket tahlili bulunmamaktadır. Teknoloji süratli bir biçimde değişmektedir fakat alışkanlıkları değiştirmek pek zordur. Dijital dönüşüm ayrıyeten geçmiş, bugün ve geleceği birebir anda düşünmeyi gerektirmektedir. İster KOBİ niteliğinde ister büyük işletmeler olsun dijital dönüşümden kaçış yoktur. Her işletme, dijital dönüşüm kavramıyla faaliyetlerinde sürat kazanmalı ve dönüştürücü teşebbüsler gerçekleştirmeye başlamalıdır. Çok süratli bir biçimde gerçekleşen ve değişiklikleri her yerde görülebilen dijital dönüşümü gerçekleştirmenin farklı niçinleri vardır. Bunlardan başlıcalarını 5 unsur halinde saymak isterim. Tüketici satın alma davranışlarının süratle değişmesi, Daha küçük ve daha çevik şirketlerin işletmenizdilk evvel bu süreçleri gerçekleştirme eforları, Dijital olarak önder şirketlerin süratli bir biçimde pazar hissenizden pay alması, Rekabet alanının genişlemesi, Tüketicilerin özelleştirilmiş tecrübe beklentisi olarak sıralayabiliriz. Bu hususları düşününce dijital dönüşümün muhtemel tesirlerinin tüm sanayileri kapsadığı nettir. Tertiplerin, mevcut hizmetlere devam etmesi ve analog ile dijital ortası karışımdaki değişimi yönetecek stratejiler geliştirmesi gerekmektedir. Bu niçinle, işletmeler genel bir gelişim yönelimi oluşturmalı ve dijital yenilikleri hayata geçirmeli, hem de mevcut iş fırsatlarını değerlendirmede ve optimize etmede faal kalmaya devam etmelidir. Dijital dönüşümü gerçekleştirmek için, değişimle başa çıkma ve başarılı bir biçimde yenilikler oluşturmada daima öğrenme yeteneklerini vazgeçilmez bir önkoşul olarak geliştirmeleri gerekmektedir. Dijital dönüşüm yatırımlarını öncesinden yapan ve süreçlerinde uygulayan şirketler, faaliyetlerini daha kolay uyarlama imkanı bulacaktır. Bu yatırımları yapmayanlar ise ajandalarındaki dijitalleşme yatırımlarını öne çekti. Bu noktada dünyada siyasi, ekonomik ve toplumsal hayatta dengelerin değiştiği; dijital çağın tam manasıyla başladığı, sürdürülebilirliğe yönelik çalışmaların sürat kazandığı bir devrin ortasındayız. Bu süreçte bilhassa dijital dönüşüme daha erken yatırım yapmış olan şirketlerin ayrıştığı gözlemliyoruz” dedi.
Yaşar Üniversitesi Teknoloji A.Ş Danışmanı Selçuk Karaata ise, Dünyada üretim paradigmasının fazlaca büyük ölçüde değiştiğini belirterek, “bir daha endüstrileşme akımı stratejik yaklaşım olarak benimsenmektedir. Endüstriyel internetin yürütülmesi ve sürdürülmesi uzun soluklu yıllar alan bir dönüşüm sürecini gerektirir. Sanayi 4.0 bir seyahattir. Bu seyahat yeni teknolojilerin ve yeni işbirlikçi idare modellerinin itme gücü ile tüm kıymet zincirinin dönüşümünü tabir eder” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı