EliteDizqn
Active member
Toplumun yaklaşık 100 şahıstan 1’ine çölyak hastalığı teşhisi konulmaktadır. Hastalığa, gastroenteroloji hekimi tarafınca yapılan endoskopide ince bağırsaktan alınan biyopsiler ve kan tetkikleri ile teşhis konulmaktadır. Çölyak hastalığında muhakkak şikayetler var ise kronikleşmeden Gastroenteroloji uzmanına başvurmakta yarar var.
Gastroenteroloji tabibi Uzm. Dr. Kemal Kul, Çölyak hastalığı hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Dr. Kemal Kul, “Son vakit içinderda hepimizin çoğunlukla duyduğu bir çeşit protein olan ve arpa, buğday, çavdar üzere tahıllarda bulunan glutene bağışıklık, sindirim sistemimiz tarafınca bedende verilen olağandışı bir reaksiyon kararı yaşanılan hastalıktır. Bu şahıslarda gluten hassaslığı mevcuttur. Bilhassa ailesinde çölyak hastalığı olan çocuklarda gluten içeren besinler tüketmeye başlaması ile birlikte ortaya çıkar. Virüs üzere ziyanlı mikroorganizmalara karşı bedenimiz antikor üreterek bedeni müdafaaya ve düzgünleştirmeye çalışır. Virüs üzere ziyanlı unsurların haricinde kimi vakit de beden için ziyanı olmayan gluten üzere besin unsurlarına karşı da antikor geliştirebilme ihtimali vardır. Glutene karşı bedenin geliştirdiği antikor, ince bağırsaklarda hasara ve çölyak hastalığının oluşmasına sebep olur” biçiminde bilgi verdi.
“FARKLI BELİRTİLER GÖSTERİYOR”
Çölyak hastalığının büyük bir kısmının genetik sebeplerden kaynaklandığı belirten Uzm. Dr. Kemal Kul, “Genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin tesiri çölyak hastalığını tetiklemektedir. Hastaların ailesinde çölyak hikayesi var ise görülme riski, olmayan şahıslara göre daha yüksektir. Kişinin beslenme formu, bağırsak bakterileri öbür niçinler içinde gösterilebilir” dedi. Çölyak hastalığının belirtilerinin yetişkinlerde, 2 yaş altı ve 2 yaş üstü çocuklarda farklı belirtiler gösterdiğini belirten Uzm. Dr. Kemal Kul, “Çölyak hastalığının yetişkinlerde karşılaştığımız belirtileri, karın ağrısı, şişkinlik ve ishaldir. Bu çeşit şikayetler kısa periyodik belirtiler verse de ilerlediği takdirde kronik şikayetlere sebep olabilmektedir. Demir eksikliği, kilo kaybı, kansızlık, iştahsızlık, yorgunluk/halsizlik, eklem ağrısı, bağ ağrısı deri döküntüleri üzere belirtileri kelam konusu olabilmektedir. Çölyak hastalığı 2 yaş üstü çocuklarda kabızlık, ishal, kilo kaybı, uzunluk kısalığı, dikkat eksikliği üzere belirtiler gösterirken, 2 yaş altı çocuklarda ek besine başladıktan daha sonra görülen tesirleri, ishal, kusma, şişlik, iştahsızlık biçiminde görülür” sözlerini kullandı.
“GLUTENSİZ DİYET, TEDAVİ SÜRECİNE BÜYÜK KATKI SAĞLAMAKTADIR”
Çölyak hastalarının nasıl beslenmesi gerektiğine de değinen Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Kemal Kul, “İleri yaşlarda artarak daha geniş bir yelpazeye yayılan çölyak hastalığının kesin bir tedavisi yoktur. Çölyak hastalığında dikkat edilmesi gereken, ömür uzunluğu buğday, arpa, çavdar, yulaf tahıllarında bulunan glutenden uzak sıkı bir diyettir. Gluten içeren besinler kesildiği takdirde bağırsağa yayılan ziyan önlenir. Gluten içeren makarna, ekmek, tahıl gevreği, pasta, kek, börek, galeta, bisküvi, kraker üzere besinlerde gluten mevcuttur. Bu yiyeceklere dikkat ederek nizamlı denetim yaptırmakta yarar var. Ayrıyeten bu hastalık kronikleşmeden birinci belirtilerde kesinlikle uzmandan dayanak almanızda yarar vardır” dedi.
Gastroenteroloji tabibi Uzm. Dr. Kemal Kul, Çölyak hastalığı hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Dr. Kemal Kul, “Son vakit içinderda hepimizin çoğunlukla duyduğu bir çeşit protein olan ve arpa, buğday, çavdar üzere tahıllarda bulunan glutene bağışıklık, sindirim sistemimiz tarafınca bedende verilen olağandışı bir reaksiyon kararı yaşanılan hastalıktır. Bu şahıslarda gluten hassaslığı mevcuttur. Bilhassa ailesinde çölyak hastalığı olan çocuklarda gluten içeren besinler tüketmeye başlaması ile birlikte ortaya çıkar. Virüs üzere ziyanlı mikroorganizmalara karşı bedenimiz antikor üreterek bedeni müdafaaya ve düzgünleştirmeye çalışır. Virüs üzere ziyanlı unsurların haricinde kimi vakit de beden için ziyanı olmayan gluten üzere besin unsurlarına karşı da antikor geliştirebilme ihtimali vardır. Glutene karşı bedenin geliştirdiği antikor, ince bağırsaklarda hasara ve çölyak hastalığının oluşmasına sebep olur” biçiminde bilgi verdi.
“FARKLI BELİRTİLER GÖSTERİYOR”
Çölyak hastalığının büyük bir kısmının genetik sebeplerden kaynaklandığı belirten Uzm. Dr. Kemal Kul, “Genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin tesiri çölyak hastalığını tetiklemektedir. Hastaların ailesinde çölyak hikayesi var ise görülme riski, olmayan şahıslara göre daha yüksektir. Kişinin beslenme formu, bağırsak bakterileri öbür niçinler içinde gösterilebilir” dedi. Çölyak hastalığının belirtilerinin yetişkinlerde, 2 yaş altı ve 2 yaş üstü çocuklarda farklı belirtiler gösterdiğini belirten Uzm. Dr. Kemal Kul, “Çölyak hastalığının yetişkinlerde karşılaştığımız belirtileri, karın ağrısı, şişkinlik ve ishaldir. Bu çeşit şikayetler kısa periyodik belirtiler verse de ilerlediği takdirde kronik şikayetlere sebep olabilmektedir. Demir eksikliği, kilo kaybı, kansızlık, iştahsızlık, yorgunluk/halsizlik, eklem ağrısı, bağ ağrısı deri döküntüleri üzere belirtileri kelam konusu olabilmektedir. Çölyak hastalığı 2 yaş üstü çocuklarda kabızlık, ishal, kilo kaybı, uzunluk kısalığı, dikkat eksikliği üzere belirtiler gösterirken, 2 yaş altı çocuklarda ek besine başladıktan daha sonra görülen tesirleri, ishal, kusma, şişlik, iştahsızlık biçiminde görülür” sözlerini kullandı.
“GLUTENSİZ DİYET, TEDAVİ SÜRECİNE BÜYÜK KATKI SAĞLAMAKTADIR”
Çölyak hastalarının nasıl beslenmesi gerektiğine de değinen Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Kemal Kul, “İleri yaşlarda artarak daha geniş bir yelpazeye yayılan çölyak hastalığının kesin bir tedavisi yoktur. Çölyak hastalığında dikkat edilmesi gereken, ömür uzunluğu buğday, arpa, çavdar, yulaf tahıllarında bulunan glutenden uzak sıkı bir diyettir. Gluten içeren besinler kesildiği takdirde bağırsağa yayılan ziyan önlenir. Gluten içeren makarna, ekmek, tahıl gevreği, pasta, kek, börek, galeta, bisküvi, kraker üzere besinlerde gluten mevcuttur. Bu yiyeceklere dikkat ederek nizamlı denetim yaptırmakta yarar var. Ayrıyeten bu hastalık kronikleşmeden birinci belirtilerde kesinlikle uzmandan dayanak almanızda yarar vardır” dedi.