EliteDizqn
Active member
Halk içinde “erkek menopozu” olarak bilinen andropoz, birtakım adamların 40’lı yaşların sonlarından 50’lerin başlarına geldiklerinde yaşadıkları depresyon, cinsel dürtü kaybı, erektil disfonksiyon ile öbür fizikî ve duygusal semptomların bütünü olarak tanımlanıyor. Lakin andropoz, vakit zaman depresyonla da karıştırılabiliyor.
Üro-Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat, “Depresyon ve andropozun birtakım ortak özellikleri var. Erkeklerde yaşla birlikte düşen testosteronun yarattığı andropoz yalnızca cinsel işlevleri etkilemiyor. Evet bu vakitte sertleşme kaybı, cinsel isteksizlik, boşalma müddetinde değişimler sıklaşıyor. Lakin testosteron bedende öbür bir epeyce işlevi da etkiliyor. Testosteron eksikliğinde moral bozukluğu, his durum değişimleri, agresyon, öfke, sonluluk, konsantrasyon kuvvetliğü, genel motivasyon kaybı, uyku problemleri, enerjisizlik, kilo artışı üzere yan tesirler çok sık görülüyor” diye konuştu.
ORTA YAŞ KRİZİNİ DE TETİKLEYEBİLİYOR
Birebir belirtilerin depresyonun ana şikayetleri olduğunu belirten Prof. Dr. Hattat, “Tüm bu belirtiler depresyonun da ana şikayetleri. Andropoz her ne kadar testosteron kaybına bağlı bir sendrom olsa da birtakım erkeklerde daha şiddetli seyrediyor. Andropozda oluşan cinsel problemler ve duygusal-düşüncesel değişimler adamların hayatlarını tekrar incelemesine, maksatlarını, hayallerini gözden geçirmesine niye olabiliyor. Gençlik senelerına olan hasret ve cinsel olarak kendini daha kuvvetli hissetme muhtaçlığı artabiliyor. Bu durum orta yaş krizini de tetikleyebiliyor. İşte bu noktada ayırıcı teşhis açısından kıymetlendirme yapmak hayli kıymetli. Zira depresyon andropozu tetikleyebildiği üzere andropoz da depresyonu tetikleyebiliyor” tabirlerini kullandı.
AYIRICI TEŞHİS KAİDE
Ruhsal ve biyolojik tedaviyi ortaklaşa ele almak gerektiğini belirten Prof. Dr. Halim Hattat, “Fark edilmemiş bir depresyon, endişe-kaygı sorunu, kişilik sorunu ya da evlilik meşakkati cinsel tedavilerin tesirini kesinlikle azaltıyor. Örneğin sertleşme ilaçlarının cinsel istek arttırıcı tesiri olduğuna inanılsa da aslında bu ilaçların libido üzerinde hiç bir tesiri yok. Bu durumda depresyon, performans kaygısı yahut öteki bir münasebet sorunu niçiniyle önemli bir libido kaybı yaşayan bir erkekte sertleşme ilaçları tesir göstermiyor. Tam bilakis kimi vakit düşük his durum hali, konsantrasyon kuvvetliğü üzere düşünceler var olan hormon eksikliğinin yan tesiri olarak oluşuyor. Bu durumda da ruhsal kıymetlendirme yardımıyla rastgele bir ruhsal ezayı eleyip andropoz tedavisine tartı verebiliyoruz. İşte bu niçinle cinsel tıpta mutlak grup çalışmasına muhtaçlık var. Bilhassa orta yaş devrindeki bir erkeğin cinsel ve yaşamsal ıstıraplarını incelerken biyolojiyi de hormonları da ruhsal sıhhati da işin içine katmak gerekiyor. Testosteron yerine koyma tedavisi de kıymetli, orta yaş krizinin idaresi de” dedi.
ANTİDEPRESANLARIN YAN TESİRLERİ
çoğunlukla kullanılan antidepresanların cinsel isteksizlik, sertleşme kalitesinde azalma, geç boşalma üzere yan tesirlerinin olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Hattat, “Biz bu durumda hastalarımızı doktorlarıyla takip edip hem ruhsal sıhhatlerini tıpkı vakitte cinsel güçlerini koruyacak bir tedavi protokolü yaratıyoruz. Bu mümkün mü? Evet bir fazlaca hastada antidepresanların cinsel yan tesirlerini azaltmak mümkün. Gerekli gördüğümüzde ilaç tipinde, dozunda, kullanım biçiminde değişimlere gidebiliyor, hormon destekleri ve öteki cinsel tedavileri uygulayabiliyoruz. Birtakım hastalarım yaşadıkları cinsel meseleleri direkt depresyon ilaçlarını bağlayıp ilaçlarını kendi kendilerine kesebiliyor. Lakin bu yanlışsız bir yaklaşım değil. Zira depresyonun kendisi de cinsel meselelere yol açabiliyor. Bu niçinle bilhassa de orta yaşlara ulaşan bir erkekseniz ve antidepresan kullanıyorsanız cinsel işlevleriniz açısından tam bir check-up öneriyorum. Hem yaşa bağlı mümkün bir testosteron kaybı, penis damar ve sinirlerindeki yetmezlik üzere problemler tıpkı vakitte ilaçlarınızın yan tesirleri açısından bir değerlendirmeden geçmenizde yarar var” diye konuştu.
Üro-Androloji Uzmanı Prof. Dr. Halim Hattat, “Depresyon ve andropozun birtakım ortak özellikleri var. Erkeklerde yaşla birlikte düşen testosteronun yarattığı andropoz yalnızca cinsel işlevleri etkilemiyor. Evet bu vakitte sertleşme kaybı, cinsel isteksizlik, boşalma müddetinde değişimler sıklaşıyor. Lakin testosteron bedende öbür bir epeyce işlevi da etkiliyor. Testosteron eksikliğinde moral bozukluğu, his durum değişimleri, agresyon, öfke, sonluluk, konsantrasyon kuvvetliğü, genel motivasyon kaybı, uyku problemleri, enerjisizlik, kilo artışı üzere yan tesirler çok sık görülüyor” diye konuştu.
ORTA YAŞ KRİZİNİ DE TETİKLEYEBİLİYOR
Birebir belirtilerin depresyonun ana şikayetleri olduğunu belirten Prof. Dr. Hattat, “Tüm bu belirtiler depresyonun da ana şikayetleri. Andropoz her ne kadar testosteron kaybına bağlı bir sendrom olsa da birtakım erkeklerde daha şiddetli seyrediyor. Andropozda oluşan cinsel problemler ve duygusal-düşüncesel değişimler adamların hayatlarını tekrar incelemesine, maksatlarını, hayallerini gözden geçirmesine niye olabiliyor. Gençlik senelerına olan hasret ve cinsel olarak kendini daha kuvvetli hissetme muhtaçlığı artabiliyor. Bu durum orta yaş krizini de tetikleyebiliyor. İşte bu noktada ayırıcı teşhis açısından kıymetlendirme yapmak hayli kıymetli. Zira depresyon andropozu tetikleyebildiği üzere andropoz da depresyonu tetikleyebiliyor” tabirlerini kullandı.
AYIRICI TEŞHİS KAİDE
Ruhsal ve biyolojik tedaviyi ortaklaşa ele almak gerektiğini belirten Prof. Dr. Halim Hattat, “Fark edilmemiş bir depresyon, endişe-kaygı sorunu, kişilik sorunu ya da evlilik meşakkati cinsel tedavilerin tesirini kesinlikle azaltıyor. Örneğin sertleşme ilaçlarının cinsel istek arttırıcı tesiri olduğuna inanılsa da aslında bu ilaçların libido üzerinde hiç bir tesiri yok. Bu durumda depresyon, performans kaygısı yahut öteki bir münasebet sorunu niçiniyle önemli bir libido kaybı yaşayan bir erkekte sertleşme ilaçları tesir göstermiyor. Tam bilakis kimi vakit düşük his durum hali, konsantrasyon kuvvetliğü üzere düşünceler var olan hormon eksikliğinin yan tesiri olarak oluşuyor. Bu durumda da ruhsal kıymetlendirme yardımıyla rastgele bir ruhsal ezayı eleyip andropoz tedavisine tartı verebiliyoruz. İşte bu niçinle cinsel tıpta mutlak grup çalışmasına muhtaçlık var. Bilhassa orta yaş devrindeki bir erkeğin cinsel ve yaşamsal ıstıraplarını incelerken biyolojiyi de hormonları da ruhsal sıhhati da işin içine katmak gerekiyor. Testosteron yerine koyma tedavisi de kıymetli, orta yaş krizinin idaresi de” dedi.
ANTİDEPRESANLARIN YAN TESİRLERİ
çoğunlukla kullanılan antidepresanların cinsel isteksizlik, sertleşme kalitesinde azalma, geç boşalma üzere yan tesirlerinin olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Hattat, “Biz bu durumda hastalarımızı doktorlarıyla takip edip hem ruhsal sıhhatlerini tıpkı vakitte cinsel güçlerini koruyacak bir tedavi protokolü yaratıyoruz. Bu mümkün mü? Evet bir fazlaca hastada antidepresanların cinsel yan tesirlerini azaltmak mümkün. Gerekli gördüğümüzde ilaç tipinde, dozunda, kullanım biçiminde değişimlere gidebiliyor, hormon destekleri ve öteki cinsel tedavileri uygulayabiliyoruz. Birtakım hastalarım yaşadıkları cinsel meseleleri direkt depresyon ilaçlarını bağlayıp ilaçlarını kendi kendilerine kesebiliyor. Lakin bu yanlışsız bir yaklaşım değil. Zira depresyonun kendisi de cinsel meselelere yol açabiliyor. Bu niçinle bilhassa de orta yaşlara ulaşan bir erkekseniz ve antidepresan kullanıyorsanız cinsel işlevleriniz açısından tam bir check-up öneriyorum. Hem yaşa bağlı mümkün bir testosteron kaybı, penis damar ve sinirlerindeki yetmezlik üzere problemler tıpkı vakitte ilaçlarınızın yan tesirleri açısından bir değerlendirmeden geçmenizde yarar var” diye konuştu.