Eurovision
Member
Prof. Dr. Şükrü Emre, Ege Üniversitesi Hastanesinde karaciğer hastalıkları ve karaciğer transplantasyonu konusunda hem erişkin tıpkı vakitte çocuk hastalara hizmet verecek “mükemmeliyet merkezi” kurmak için çalışmalara başladı.
İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan daha sonra genel cerrahi uzmanlığını birebir üniversitede tamamlayan Prof. Dr. Emre, 1988’de doçent olmasının akabinde Hepato-biliyer Sistem Cerrahisi bursu ile Brooklyn’deki Suny Health Science Center’deki klinik transplantasyon kısmı çalışmalarını takip etmek hedefiyle ABD’ye gitti.
Biroldukça hastanede vazife yapan Emre, Yale Üniversitesinde Organ Nakli Ünite Kurucusu ve yöneticiliği nazaranvini yürüttü. Dünyanın biroldukca ülkesinde organ nakli konusunda eğitimler de veren Prof. Dr. Şükrü Emre, 2005’te yaptığı “domino ameliyat” olarak isimlendirilen yolla bir karaciğer ile 3 hastayı sıhhatine kavuşturdu. Bu başarısı ötürüsıyla Prof. Dr. Emre, “ABD’de tıp mucizesi” olarak anılmaya başladı.
ABD’de son 15 yıldır en düzgün 10 tabip ortasına girmeyi başaran Prof. Dr. Emre, Ege Üniversitesinden gelen teklif üzerine meslek yaşantısına Türkiye’de devam etme sonucu aldı.
“Allah’ın verdiği yeteneği hastalara yansıtabilmek gurur vericiydi”
Prof. Dr. Şükrü Emre, karaciğer nakli konusunda eğitim almak için ABD’ye gittiğini söylemiş oldu.
Eğitimden daha sonra oradaki meslektaşlarının kendisini bırakmadığını anlatan Emre, dünyadaki birinci “domino ameliyatını” gerçekleştirdiğini belirtti.
Bunun şahsi manada da epeyce gurur verici olduğunu aktaran Prof. Dr. Emre, “Benim için değerli olan, bir Türk olarak, orada Türkiye’yi temsil edebilmek, en güzel kaidelerde temsil edebilmekti.” dedi.
Sevdiği mesleği yapabildiği için de fazlaca keyifli ve huzurlu olduğunu lisana getiren Emre, “Çünkü hastaya verilen hizmet, Allah isteği için verilen, kalpten gelen bir şeydir. Bunu yapabilmek, bana Allah’ın verdiği bu yeteneği güzel biçimde hastalara yansıtmak epeyce değerli ve gurur verici bir şeydi.” sözlerini kullandı.
“AR-GE merkezi de kuruyoruz”
ABD’de birfazlaca meslektaşının kendisine ulaşarak geri dönmesini istediğini anlatan Prof. Dr. Emre, kelamlarına şöyleki devam etti:
“Prof. Dr. Murat Zeytunlu, bana farklı bir projeyle geldi. Ne istiyorsun, diye sordum. ‘Hocam, insanlardan bağımsız uygun çalışan, hastalara en âlâ hizmeti veren bir sistem olsun istiyoruz’ dedi. Bu beni fazlaca heyecanlandırdı. Ege Üniversitesi bünyesinde Türkiye’de birinci kere karaciğer hastalıkları ve karaciğer transplantasyonu konusunda hem erişkin hem çocuk hastalara hizmet verecek merkez kuruyoruz. Bu epeyce heyecanlandırıcı bir proje. Bu proje rastgele bir merkez değil.”
Üniversitelerin, farklı branşlardan uzmanları bir ortada barındırdığını aktaran Prof. Dr. Emre, kuracakları mükemmeliyet merkezinde de bu avantajdan yararlanacaklarını belirterek, şu biçimde konuştu:
“Buradaki mükemmeliyet merkezinde ameliyatlar ve bunun yanında araştırma ve eğitim, asistan, hemşire ve talebe eğitimi olacak. İsteğimiz buranın emniyetli merkez olması. Burada verilen kararlar, en yanlışsız kararlar olacak. Klinik ve temel bilimleri içine alan bir AR-GE merkezi de kuruyoruz.”
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın her hususta kendisine fazlaca takviye verdiğini aktaran Emre, “Bütün üniversite hastanelerinin yapıları eski. İkinci projemiz ise hayırseverlerin dayanağıyla üniversitenin ortasındaki hastaneyi, karaciğer hastalıkları ve transplantasyonu konusunda bir daha yapılandırmayı istiyoruz.” tabirlerini kullandı.
İstanbul Tıp Fakültesinden mezun olduktan daha sonra genel cerrahi uzmanlığını birebir üniversitede tamamlayan Prof. Dr. Emre, 1988’de doçent olmasının akabinde Hepato-biliyer Sistem Cerrahisi bursu ile Brooklyn’deki Suny Health Science Center’deki klinik transplantasyon kısmı çalışmalarını takip etmek hedefiyle ABD’ye gitti.
Biroldukça hastanede vazife yapan Emre, Yale Üniversitesinde Organ Nakli Ünite Kurucusu ve yöneticiliği nazaranvini yürüttü. Dünyanın biroldukca ülkesinde organ nakli konusunda eğitimler de veren Prof. Dr. Şükrü Emre, 2005’te yaptığı “domino ameliyat” olarak isimlendirilen yolla bir karaciğer ile 3 hastayı sıhhatine kavuşturdu. Bu başarısı ötürüsıyla Prof. Dr. Emre, “ABD’de tıp mucizesi” olarak anılmaya başladı.
ABD’de son 15 yıldır en düzgün 10 tabip ortasına girmeyi başaran Prof. Dr. Emre, Ege Üniversitesinden gelen teklif üzerine meslek yaşantısına Türkiye’de devam etme sonucu aldı.
“Allah’ın verdiği yeteneği hastalara yansıtabilmek gurur vericiydi”
Prof. Dr. Şükrü Emre, karaciğer nakli konusunda eğitim almak için ABD’ye gittiğini söylemiş oldu.
Eğitimden daha sonra oradaki meslektaşlarının kendisini bırakmadığını anlatan Emre, dünyadaki birinci “domino ameliyatını” gerçekleştirdiğini belirtti.
Bunun şahsi manada da epeyce gurur verici olduğunu aktaran Prof. Dr. Emre, “Benim için değerli olan, bir Türk olarak, orada Türkiye’yi temsil edebilmek, en güzel kaidelerde temsil edebilmekti.” dedi.
Sevdiği mesleği yapabildiği için de fazlaca keyifli ve huzurlu olduğunu lisana getiren Emre, “Çünkü hastaya verilen hizmet, Allah isteği için verilen, kalpten gelen bir şeydir. Bunu yapabilmek, bana Allah’ın verdiği bu yeteneği güzel biçimde hastalara yansıtmak epeyce değerli ve gurur verici bir şeydi.” sözlerini kullandı.
“AR-GE merkezi de kuruyoruz”
ABD’de birfazlaca meslektaşının kendisine ulaşarak geri dönmesini istediğini anlatan Prof. Dr. Emre, kelamlarına şöyleki devam etti:
“Prof. Dr. Murat Zeytunlu, bana farklı bir projeyle geldi. Ne istiyorsun, diye sordum. ‘Hocam, insanlardan bağımsız uygun çalışan, hastalara en âlâ hizmeti veren bir sistem olsun istiyoruz’ dedi. Bu beni fazlaca heyecanlandırdı. Ege Üniversitesi bünyesinde Türkiye’de birinci kere karaciğer hastalıkları ve karaciğer transplantasyonu konusunda hem erişkin hem çocuk hastalara hizmet verecek merkez kuruyoruz. Bu epeyce heyecanlandırıcı bir proje. Bu proje rastgele bir merkez değil.”
Üniversitelerin, farklı branşlardan uzmanları bir ortada barındırdığını aktaran Prof. Dr. Emre, kuracakları mükemmeliyet merkezinde de bu avantajdan yararlanacaklarını belirterek, şu biçimde konuştu:
“Buradaki mükemmeliyet merkezinde ameliyatlar ve bunun yanında araştırma ve eğitim, asistan, hemşire ve talebe eğitimi olacak. İsteğimiz buranın emniyetli merkez olması. Burada verilen kararlar, en yanlışsız kararlar olacak. Klinik ve temel bilimleri içine alan bir AR-GE merkezi de kuruyoruz.”
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın her hususta kendisine fazlaca takviye verdiğini aktaran Emre, “Bütün üniversite hastanelerinin yapıları eski. İkinci projemiz ise hayırseverlerin dayanağıyla üniversitenin ortasındaki hastaneyi, karaciğer hastalıkları ve transplantasyonu konusunda bir daha yapılandırmayı istiyoruz.” tabirlerini kullandı.