EliteDizqn
Active member
Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı Dr. Şebnem Gümüşçü, çocukların şahsi, öz-bakım ve toplumsal gelişimlerinin sağlıklı olması açısından tuvalet eğitiminin nasıl verildiğinin kıymetli olduğunu söylemiş oldu.
Gümüşçü, “Tuvalet eğitiminde kritik nokta, yanlışsız vakittir. Tuvalet eğitimi ne erken ne de geç verilmelidir. Her çocuğun biricikliği ve her ailenin dinamikleri birbirinden farklı olsa da temelde hakikat olan, çocukların 18 aylıktan evvel kas denetimini sağlayamamalarıdır. Çocuklarda tuvalet eğitimine 18 aylıktan evvel başlanmamalıdır. Tuvalet eğitiminin 3 yaşından daha geç olmaması da kıymetlidir. Fakat özel ihtiyaçlı çocuklarda yaş değil, gelişim özellikleri dikkate alınarak daha geç eğitim verilmesi mümkün olabilmektedir” diye konuştu.
‘18 AYLIKTAN BÜYÜK OLMASI VE ISLAKLIKTAN RAHATSIZ OLMASI KRİTER OLARAK ALINMALI’
Tuvalet eğitimine başlandığında bezin büsbütün çıkartılması ve belirli vakit aralıklarında çocuğun çiş ve kaka için tuvalete gdolayılmesi gerektiğini tabir eden Gümüşçü, şu biçimde konuştu:
“Çocuk bezliyken müşahede yapılarak çiş ve kaka saatleri belirlenmeli ve tuvalet eğitime başlandığı vakit bu saatler dikkate alınmalıdır. Çocuk altına kaçırdığı vakit kızmadan, bağırmadan, sakin bir biçimde ‘çişini tuvalete yapman gerekiyor’ diyerek üstü değiştirilmelidir. Çocuk, ‘otur-gel-bak-ver-al’ üzere sıradan tek evreli yönergeleri anlayıp yerine getiriyorsa, klozete oturmada sorun hayatıyorsa, ıslaklıktan rahatsız oluyorsa tuvalet eğitimine hazır olduğu düşünülebilir.
‘Tuvalet eğitimine başlamak için çocuğun konuşması gerekiyor, çişini kakasını söylemesi gerekiyor’ diye düşünülmemeli, çocuğun söylenilen ihtarları yerine getiriyor olması, 18 aylıktan büyük olması ve ıslaklıktan rahatsız olması kriter olarak alınmalıdır. Çocuğu tuvalet eğitimine hazırlamak için ise bezli ve giysili biçimde klozet kapağı kapalıyken tuvalete oturtulabilir, bir oyuncağı ‘çişi, kakası gelmiş’ diyerek tuvalete gdolayılebilir.”
‘TUVALET EĞİTİMİNE EBEVEYNİN DE HAZIR OLMASI ÖNEMLİ’
Çocuğun tuvalet eğitimine hazır olması durumunda bir haftada da öğrenebileceğini lakin bu mühletin bir ay da sürebileceğini söyleyen Dr. Gümüşçü, “Çocuğun tuvalet eğitimine hazır olması kadar ebeveynin de hazır olması kıymetlidir. Bu süreçte ebeveyn sabırlı olmalı, çocuğuna gösterdiği ilgi ve sevgi çocuğun altına kaçırmasıyla değişmemeli, olumsuz olmamalıdır. Çocuk ve aile, tuvalet eğitimine hazır ise bu süreç kolay, süratli ve eğlenceli geçecektir. Ailelerin bu süreci, profesyonel dayanak alarak daha meselesiz geçirmeleri mümkündür ve aileler takviye almaktan çekinmemelidir. Aileler, bu sürecin süreksiz olduğunu hatırlamalı hem çocukları tıpkı vakitte kendileri için tuvalet eğitimini öğretici ve eğlenceli bir hale getirebilmeliler” diye konuştu.
‘TUVALET EĞİTİMİ VERİRKEN ÇOCUĞU UTANDIRACAK SÖZLER KULLANILMAMALI’
Çocuklarla tuvalet eğitiminde olumlu bağlantı kurulması gerektiğini kaydeden Gümüşçü, tuvalet eğitiminde yapılmaması gerekenlerin değil, yapılması gerekenlerin söylenmesinin değerli olduğunu söylemiş oldu.
Çok titiz olunması ve çocuk üzerinde baskı kurulması, bu vakitteki çocukların daha fazla inatlaşmasına ve olumsuz davranışlar sergilemelerine niye olabileceğini belirten Gümüşçü, şunları söylemiş oldu:
“Pis, berbat, ayıp üzere sözlerin kullanılmaması, çocuğun yaşına ve gelişim özelliğine uygun olarak kısa ve net bir biçimde dışkılamanın sıhhatimiz için kıymetinin anlatılması, çocuğu utandıracak tabirlerden kaçınılması, çiş ve kakasını tuvalete yaptığı vakit içinderda abartılmadan ödüllendirilmesi, tuvalet eğitiminin ömrün odak noktası haline getirilmemesi değerlidir. Çocuğun fizikî hareketlerinin arttığı, bağımsızlaştığı, kendi başına başardığı nazaranvlerin olduğu 2 yaş devrinde başlanılan tuvalet eğitimi çocukla inatlaşmadan, baskı kurmadan geçirilmesi kıymetlidir.
Tuvalet eğitiminde çocukla yanlışsız bağlantı kurulması çocuğun öz inançlı, uzlaşmacı, toplumsal ve isteklerini söz edebilen, sorun çözebilen biri olmasını sağlayacaktır. Lakin bu vakitte baskı kurulması, olumsuz tabirlerin çoğunlukla söylenmesi, epeyce titiz davranılması, çocukların kendini sevmemesine, yaşıtları ve yetişkinlerle olumsuz münasebetler kurmasına, yeniliklere açık olmamasına, öz-bakım maharetlerini geç kazanmalarına niye olabilir.”
Gümüşçü, “Tuvalet eğitiminde kritik nokta, yanlışsız vakittir. Tuvalet eğitimi ne erken ne de geç verilmelidir. Her çocuğun biricikliği ve her ailenin dinamikleri birbirinden farklı olsa da temelde hakikat olan, çocukların 18 aylıktan evvel kas denetimini sağlayamamalarıdır. Çocuklarda tuvalet eğitimine 18 aylıktan evvel başlanmamalıdır. Tuvalet eğitiminin 3 yaşından daha geç olmaması da kıymetlidir. Fakat özel ihtiyaçlı çocuklarda yaş değil, gelişim özellikleri dikkate alınarak daha geç eğitim verilmesi mümkün olabilmektedir” diye konuştu.
‘18 AYLIKTAN BÜYÜK OLMASI VE ISLAKLIKTAN RAHATSIZ OLMASI KRİTER OLARAK ALINMALI’
Tuvalet eğitimine başlandığında bezin büsbütün çıkartılması ve belirli vakit aralıklarında çocuğun çiş ve kaka için tuvalete gdolayılmesi gerektiğini tabir eden Gümüşçü, şu biçimde konuştu:
“Çocuk bezliyken müşahede yapılarak çiş ve kaka saatleri belirlenmeli ve tuvalet eğitime başlandığı vakit bu saatler dikkate alınmalıdır. Çocuk altına kaçırdığı vakit kızmadan, bağırmadan, sakin bir biçimde ‘çişini tuvalete yapman gerekiyor’ diyerek üstü değiştirilmelidir. Çocuk, ‘otur-gel-bak-ver-al’ üzere sıradan tek evreli yönergeleri anlayıp yerine getiriyorsa, klozete oturmada sorun hayatıyorsa, ıslaklıktan rahatsız oluyorsa tuvalet eğitimine hazır olduğu düşünülebilir.
‘Tuvalet eğitimine başlamak için çocuğun konuşması gerekiyor, çişini kakasını söylemesi gerekiyor’ diye düşünülmemeli, çocuğun söylenilen ihtarları yerine getiriyor olması, 18 aylıktan büyük olması ve ıslaklıktan rahatsız olması kriter olarak alınmalıdır. Çocuğu tuvalet eğitimine hazırlamak için ise bezli ve giysili biçimde klozet kapağı kapalıyken tuvalete oturtulabilir, bir oyuncağı ‘çişi, kakası gelmiş’ diyerek tuvalete gdolayılebilir.”
‘TUVALET EĞİTİMİNE EBEVEYNİN DE HAZIR OLMASI ÖNEMLİ’
Çocuğun tuvalet eğitimine hazır olması durumunda bir haftada da öğrenebileceğini lakin bu mühletin bir ay da sürebileceğini söyleyen Dr. Gümüşçü, “Çocuğun tuvalet eğitimine hazır olması kadar ebeveynin de hazır olması kıymetlidir. Bu süreçte ebeveyn sabırlı olmalı, çocuğuna gösterdiği ilgi ve sevgi çocuğun altına kaçırmasıyla değişmemeli, olumsuz olmamalıdır. Çocuk ve aile, tuvalet eğitimine hazır ise bu süreç kolay, süratli ve eğlenceli geçecektir. Ailelerin bu süreci, profesyonel dayanak alarak daha meselesiz geçirmeleri mümkündür ve aileler takviye almaktan çekinmemelidir. Aileler, bu sürecin süreksiz olduğunu hatırlamalı hem çocukları tıpkı vakitte kendileri için tuvalet eğitimini öğretici ve eğlenceli bir hale getirebilmeliler” diye konuştu.
‘TUVALET EĞİTİMİ VERİRKEN ÇOCUĞU UTANDIRACAK SÖZLER KULLANILMAMALI’
Çocuklarla tuvalet eğitiminde olumlu bağlantı kurulması gerektiğini kaydeden Gümüşçü, tuvalet eğitiminde yapılmaması gerekenlerin değil, yapılması gerekenlerin söylenmesinin değerli olduğunu söylemiş oldu.
Çok titiz olunması ve çocuk üzerinde baskı kurulması, bu vakitteki çocukların daha fazla inatlaşmasına ve olumsuz davranışlar sergilemelerine niye olabileceğini belirten Gümüşçü, şunları söylemiş oldu:
“Pis, berbat, ayıp üzere sözlerin kullanılmaması, çocuğun yaşına ve gelişim özelliğine uygun olarak kısa ve net bir biçimde dışkılamanın sıhhatimiz için kıymetinin anlatılması, çocuğu utandıracak tabirlerden kaçınılması, çiş ve kakasını tuvalete yaptığı vakit içinderda abartılmadan ödüllendirilmesi, tuvalet eğitiminin ömrün odak noktası haline getirilmemesi değerlidir. Çocuğun fizikî hareketlerinin arttığı, bağımsızlaştığı, kendi başına başardığı nazaranvlerin olduğu 2 yaş devrinde başlanılan tuvalet eğitimi çocukla inatlaşmadan, baskı kurmadan geçirilmesi kıymetlidir.
Tuvalet eğitiminde çocukla yanlışsız bağlantı kurulması çocuğun öz inançlı, uzlaşmacı, toplumsal ve isteklerini söz edebilen, sorun çözebilen biri olmasını sağlayacaktır. Lakin bu vakitte baskı kurulması, olumsuz tabirlerin çoğunlukla söylenmesi, epeyce titiz davranılması, çocukların kendini sevmemesine, yaşıtları ve yetişkinlerle olumsuz münasebetler kurmasına, yeniliklere açık olmamasına, öz-bakım maharetlerini geç kazanmalarına niye olabilir.”