SİBER GÜVENLİK HAKKINDA HAKİKAT BİLİNEN 4 YANLIŞ
İnternet şahıslar için çalışmanın, öğrenmenin ve toplumsallaşmanın ana kaynağı haline geldiğinden beri başta siber güvenlik olmak üzere bir epeyce sorunu da birlikteinde getiriyor. Süratle değişen dünya nizamında hackerların dolandırıcılık formülleri de tıpkı süratte değişiyor ve gelişiyor. Kimlik avı hücumları ve siber dolandırıcılığın 32 oranında arttığının altını çizen Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye distribütörü Laykon Bilişim’in Operasyon Yöneticisi Alev Akkoyunlu, bu cins akınlardan ve siber dolandırıcılıktan korunmak ismine Siber Güvenlik Farkındalık Ayı’na özel yanlış bilinen 4 siber güvenlik efsanesini sıralıyor.
Kişi ve kurumlar için siber güvenlik farkındalığına sahip olmanın ehemmiyeti her geçen gün artıyor. İnternet şahıslar için çalışmanın, öğrenmenin ve toplumsallaşmanın ana kaynağı haline geldiğinden beri başta siber güvenlik olmak üzere bir epey sorunu da birlikteinde getiriyor. Siber ataklardan etkilenen kişi ve kurumların ekseriyetle siber güvenlik konusunda yanlış bir şuurla hareket ettiğini vurgulayan Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye distribütörü Laykon Bilişim’in Operasyon Yöneticisi Alev Akkoyunlu, tam manasıyla bir siber güvenlikten bahsedebilmek ismine siber güvenlik hakkında en yaygın 4 kent efsanesini ortadan kaldırmanın ve uygun tedbirler almanın hayati kıymet taşıdığını söylüyor.
Siber Güvenlikle İlgili En Yaygın 4 Kent Efsanesi
1. Efsane: Antivirüs artık geçmişte kaldı.
Gerçek: ‘’Antivirüs’’ kavramı vakit içerisinde epey katmanlı bir güvenlik paketine dönüştü. Günümüzde tüm teknolojik aygıtlar için tesirli bir güvenlik tedbiri koşuldur. Tek bir aygıtı muhafazasız bırakmak, konutunuzun kapısını açık bırakıp hırsızın içeriye girmesini beklemekle muadildir. Bu niçinle antivirüs programlarının hala siber hücumlardan korunmanın ön şartı olarak pozisyonlandırılması gerekiyor.
2. Efsane: Tek bir sıradan şifre taarruzlardan korunmak için kâfi olacaktır.
Gerçek: Teknolojik aygıtlarda kuvvetli olmayan şifreler kullanmak kişi ve kurumları siber hücumlar karşısında korunmasız bırakabiliyor. Hacker’ların çarçabuk varsayım edebileceği şifreler e-postanıza, şahsi evraklarınıza, banka hesaplarınıza, fotoğraflarınıza ve görüntülerinize erişmeleri manasına geliyor. Bu niçinle kuvvetli, karmaşık, eşsiz parolalar seçmek ve tüm çevrimiçi hesaplarda fazlaca faktörlü (2FA) kimlik doğrulamayı aktifleştirmek gerekiyor. sıradan üzere görünen ve göz gerisi edilebilen bu sistem hacker’ların elini kolunu bağlıyor.
3. Efsane: Bir VPN uygulaması, gizliliğimi müdafaayı başaramaz.
Gerçek: VPN uygulamaları, kişi ve kurumların kapalılığını müdafaayı başarıyor. VPN kullanması, bilgisayar trafiğinizi şifreleyip birkaç coğrafik pozisyon üzerinden yönlendirerek IP adresini gizliyor ve hem kullanıcıları korurken birebir vakitte siber hatalıların data toplamasına pürüz oluyor. O denli ki herkese açık WiFi kullanıldığında bağlanmak üzere olduğunuz ağı kimin sunduğundan emin değilseniz, bu ağı kullanmadan evvel VPN’in açık durumda olduğundan kesinlikle emin olun.
4. Efsane: Siber hücum benim başıma gelmez.
Gerçek: Bir kişinin hırsızlığa uğrama ihtimali 50’de 1, bir şahsa yıldırım çarpması ihtimali ise 14.600’de 1’dir. Dünya genelinde ise her 30 saniyede bir siber taarruz gerçekleşiyor. Bu niçinle siber atak yaşamayacağını düşünmek biraz ütopik yaklaşım olarak düşünülmeli. Günümüzde internetin olmadığı bir dünya hayal bile edilemiyor. Online dünyanın geleceğini kestirmek güç olsa da kesin olan bir şey var ki o da inançta kalmamız gerektiği.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
İnternet şahıslar için çalışmanın, öğrenmenin ve toplumsallaşmanın ana kaynağı haline geldiğinden beri başta siber güvenlik olmak üzere bir epeyce sorunu da birlikteinde getiriyor. Süratle değişen dünya nizamında hackerların dolandırıcılık formülleri de tıpkı süratte değişiyor ve gelişiyor. Kimlik avı hücumları ve siber dolandırıcılığın 32 oranında arttığının altını çizen Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye distribütörü Laykon Bilişim’in Operasyon Yöneticisi Alev Akkoyunlu, bu cins akınlardan ve siber dolandırıcılıktan korunmak ismine Siber Güvenlik Farkındalık Ayı’na özel yanlış bilinen 4 siber güvenlik efsanesini sıralıyor.
Kişi ve kurumlar için siber güvenlik farkındalığına sahip olmanın ehemmiyeti her geçen gün artıyor. İnternet şahıslar için çalışmanın, öğrenmenin ve toplumsallaşmanın ana kaynağı haline geldiğinden beri başta siber güvenlik olmak üzere bir epey sorunu da birlikteinde getiriyor. Siber ataklardan etkilenen kişi ve kurumların ekseriyetle siber güvenlik konusunda yanlış bir şuurla hareket ettiğini vurgulayan Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye distribütörü Laykon Bilişim’in Operasyon Yöneticisi Alev Akkoyunlu, tam manasıyla bir siber güvenlikten bahsedebilmek ismine siber güvenlik hakkında en yaygın 4 kent efsanesini ortadan kaldırmanın ve uygun tedbirler almanın hayati kıymet taşıdığını söylüyor.
Siber Güvenlikle İlgili En Yaygın 4 Kent Efsanesi
1. Efsane: Antivirüs artık geçmişte kaldı.
Gerçek: ‘’Antivirüs’’ kavramı vakit içerisinde epey katmanlı bir güvenlik paketine dönüştü. Günümüzde tüm teknolojik aygıtlar için tesirli bir güvenlik tedbiri koşuldur. Tek bir aygıtı muhafazasız bırakmak, konutunuzun kapısını açık bırakıp hırsızın içeriye girmesini beklemekle muadildir. Bu niçinle antivirüs programlarının hala siber hücumlardan korunmanın ön şartı olarak pozisyonlandırılması gerekiyor.
2. Efsane: Tek bir sıradan şifre taarruzlardan korunmak için kâfi olacaktır.
Gerçek: Teknolojik aygıtlarda kuvvetli olmayan şifreler kullanmak kişi ve kurumları siber hücumlar karşısında korunmasız bırakabiliyor. Hacker’ların çarçabuk varsayım edebileceği şifreler e-postanıza, şahsi evraklarınıza, banka hesaplarınıza, fotoğraflarınıza ve görüntülerinize erişmeleri manasına geliyor. Bu niçinle kuvvetli, karmaşık, eşsiz parolalar seçmek ve tüm çevrimiçi hesaplarda fazlaca faktörlü (2FA) kimlik doğrulamayı aktifleştirmek gerekiyor. sıradan üzere görünen ve göz gerisi edilebilen bu sistem hacker’ların elini kolunu bağlıyor.
3. Efsane: Bir VPN uygulaması, gizliliğimi müdafaayı başaramaz.
Gerçek: VPN uygulamaları, kişi ve kurumların kapalılığını müdafaayı başarıyor. VPN kullanması, bilgisayar trafiğinizi şifreleyip birkaç coğrafik pozisyon üzerinden yönlendirerek IP adresini gizliyor ve hem kullanıcıları korurken birebir vakitte siber hatalıların data toplamasına pürüz oluyor. O denli ki herkese açık WiFi kullanıldığında bağlanmak üzere olduğunuz ağı kimin sunduğundan emin değilseniz, bu ağı kullanmadan evvel VPN’in açık durumda olduğundan kesinlikle emin olun.
4. Efsane: Siber hücum benim başıma gelmez.
Gerçek: Bir kişinin hırsızlığa uğrama ihtimali 50’de 1, bir şahsa yıldırım çarpması ihtimali ise 14.600’de 1’dir. Dünya genelinde ise her 30 saniyede bir siber taarruz gerçekleşiyor. Bu niçinle siber atak yaşamayacağını düşünmek biraz ütopik yaklaşım olarak düşünülmeli. Günümüzde internetin olmadığı bir dünya hayal bile edilemiyor. Online dünyanın geleceğini kestirmek güç olsa da kesin olan bir şey var ki o da inançta kalmamız gerektiği.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı