Dogecoin
Active member
TBMM Plan ve Bütçe Komitesi Lideri ve AK Parti Bingöl Milletvekili Yılmaz, Bingöl’de bir restoranda basın mensupları ile bir ortaya geldi. Burada konuşan Yılmaz, dünyanın resesyonu tartıştığı, Avrupa’nın hayli önemli büyüme telaşı ortasında olduğu bir devirde Türkiye’nin endüstrisiyle, turizmiyle, tarımıyla, istihdamıyla, ihracatıyla büyümeye devam ettiğini söylemiş oldu. Yılmaz, “2023 ve daha sonrasında da Türkiye büyümeye devam edecek. Belirli bir eşiğe gelmiş durumda. Bu eşiği atlamamız gerekiyor. Gelişmekte olmakta olan ülkeler liginden gelişmiş ülkeler ligine geçmemiz gerekiyor” diye konuştu.
‘GEÇEN YIL, SON 50 YILIN BÜYÜMESİNİ BAŞARDIK’
Yılmaz, hem gelir tarafınca, hem harcama tarafınca devletlerin bütçe açıklarının artığını, borçlanmaların yükseldiğini söz ederek, şunları söylemiş oldu:
“Tüm dünyaya baktığınızda bu biçimde bir durum var. Türkiye’ye baktığımızda ise hayli şükür bütçemizin de kamu borç stokumuzun da güzel bir noktada olduğunu tabir edebilirim. Avrupa’ya baktığınızda kamu borçlarının ulusal gelire oranı yüzde 90 civarında, kimi ülkelerde yüzde 100’ün üzerinde, gelişmekte olan ülkelerin kamu borç stokunun gelire oranı yüzde 60’ların üzerinde. Türkiye’nin kamu borç oranı ise geçen yıl yüzde 40 civarındaydı. Bu yıl biraz daha düşmesini bekliyoruz. Yüzde 35-36’lara kadar gerilemesini bekliyoruz. bir daha bütçe açıklarına baktığınız vakit dünyada biroldukca ülkede yüzde 6-7-8 bütçe açığı verilirken geçen yıl bizim bütçe açığımızın mili gelire oranı yüzde 2,6 oldu. Bu yıl beklentimiz yüzde 3,4 gerçekleşmesi. Gelecek yıl öngördüğümüz bir daha yüzde 3,5 civarında. ötürüsıyla tüm bu aksiliklere karşın bütçe performansımız ve kamu borcunun ulusal gelire oranıyla Türkiye nitekim epey düzgün durumda. AK Parti hükümetinin başından beri en çok dikkat ettiği konulardan biri bütçe disiplini olmuştur. Bu kadar düşünceye karşın bunları başardık. Güce geçen yıl ve bu yıl olmak üzere hayli önemli kaynaklar ayırdık. Geçen yıl doğal gaz faturasının yüzde 75’i bu yıl yüzde 80’i kamu kaynakları ve bütçe kaynaklarıyla finanse ettik. Bunu nasıl başardı Türkiye? Bunu büyüyerek başardı. Dünyanın küçüldüğü devirlerde 2020 yılında Türkiye iktisadı büyümeyi başardı. Geçen yıl son 50 yılın büyümesini başardık. Yüzde 11’in üzerinde çift haneli bir büyüme gerçekleştirdik. Bu yıl da bir daha yüzde 5 civarında büyüme bekliyoruz. Büyüme olduğu vakit bu tüm toplumsal kısımlara yansıdığı üzere, istihdama yansıdığı üzere, kamu gelirlerini de artırıyor. Dengelerimizi bu türlü korumuş oluyoruz. Büyüyen Türkiye milyonlarca istihdam ürettiği üzere ihracatını 250 milyar dolar düzeyine çıkardığı üzere turizm gelirlerini 40 milyar dolara çıkardığı üzere kamu istikrarları açısından da daha avantajlı bir pozisyona yükseliyor. Bu da Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu büyüme odaklı stratejinin ne kadar manalı olduğunu gösteriyor.”
‘GEÇEN YIL, SON 50 YILIN BÜYÜMESİNİ BAŞARDIK’
Yılmaz, hem gelir tarafınca, hem harcama tarafınca devletlerin bütçe açıklarının artığını, borçlanmaların yükseldiğini söz ederek, şunları söylemiş oldu:
“Tüm dünyaya baktığınızda bu biçimde bir durum var. Türkiye’ye baktığımızda ise hayli şükür bütçemizin de kamu borç stokumuzun da güzel bir noktada olduğunu tabir edebilirim. Avrupa’ya baktığınızda kamu borçlarının ulusal gelire oranı yüzde 90 civarında, kimi ülkelerde yüzde 100’ün üzerinde, gelişmekte olan ülkelerin kamu borç stokunun gelire oranı yüzde 60’ların üzerinde. Türkiye’nin kamu borç oranı ise geçen yıl yüzde 40 civarındaydı. Bu yıl biraz daha düşmesini bekliyoruz. Yüzde 35-36’lara kadar gerilemesini bekliyoruz. bir daha bütçe açıklarına baktığınız vakit dünyada biroldukca ülkede yüzde 6-7-8 bütçe açığı verilirken geçen yıl bizim bütçe açığımızın mili gelire oranı yüzde 2,6 oldu. Bu yıl beklentimiz yüzde 3,4 gerçekleşmesi. Gelecek yıl öngördüğümüz bir daha yüzde 3,5 civarında. ötürüsıyla tüm bu aksiliklere karşın bütçe performansımız ve kamu borcunun ulusal gelire oranıyla Türkiye nitekim epey düzgün durumda. AK Parti hükümetinin başından beri en çok dikkat ettiği konulardan biri bütçe disiplini olmuştur. Bu kadar düşünceye karşın bunları başardık. Güce geçen yıl ve bu yıl olmak üzere hayli önemli kaynaklar ayırdık. Geçen yıl doğal gaz faturasının yüzde 75’i bu yıl yüzde 80’i kamu kaynakları ve bütçe kaynaklarıyla finanse ettik. Bunu nasıl başardı Türkiye? Bunu büyüyerek başardı. Dünyanın küçüldüğü devirlerde 2020 yılında Türkiye iktisadı büyümeyi başardı. Geçen yıl son 50 yılın büyümesini başardık. Yüzde 11’in üzerinde çift haneli bir büyüme gerçekleştirdik. Bu yıl da bir daha yüzde 5 civarında büyüme bekliyoruz. Büyüme olduğu vakit bu tüm toplumsal kısımlara yansıdığı üzere, istihdama yansıdığı üzere, kamu gelirlerini de artırıyor. Dengelerimizi bu türlü korumuş oluyoruz. Büyüyen Türkiye milyonlarca istihdam ürettiği üzere ihracatını 250 milyar dolar düzeyine çıkardığı üzere turizm gelirlerini 40 milyar dolara çıkardığı üzere kamu istikrarları açısından da daha avantajlı bir pozisyona yükseliyor. Bu da Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu büyüme odaklı stratejinin ne kadar manalı olduğunu gösteriyor.”