Trendio
Active member
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Lideri Şekib Avdagiç, “İşler nasıl diye soruyorlar. Endüstride şu anda işle, siparişle ilgili dert yok. Talepleri karşılayabilmek için hazır stokları dahi devreye aldığımız bir periyottan geçiyoruz. Birtakım üreticilerin çift vardiya çalışmaya döndüğünü biliyoruz. Piyasada iş var fakat en çok duyduğumuz 3 şey faiz, eleman, hammadde ezası.” tabirlerini kullandı.
Avdagiç, yaptığı yazılı açıklamada, üreticinin sipariş tarafında sorun yaşamadığını kaydetti.
Avdagiç, “Üreticimizin iş yapma iştahı yüksek. Siparişte sorun yok. Bizim o siparişi karşılayacak iş yapma iştahımız var.” tabirini kullandı.
Yatırımcının finansman maliyeti kamu kaynaklarından karşılanabilir
Piyasadaki finansman ıstırabına karşı “seçici” dayanak sağlanması teklifinde bulunan Avdagiç, şunları kaydetti:
“Yüksek faizin tesirini asıl ortadan kaldıracak tahminen de tek husus, yatırımcının finansman maliyetinin aşikâr bir kısmının kamu kaynakları tarafınca karşılanması. Makine teçhizat yatırımı yapan, direkt üretime yönelik tevsi yatırımı yapan, ‘greenfield’ dediğimiz sıfırdan yatırım yapanın kullandığı ki bu daha evvelki teşviklerde de vardı, yatırım kredisinin faiz maliyetinin yüzde 40’ı, yüzde 50’si bir fondan karşılanabilir. ‘Bazı dalların faiz maliyetini karşılamıyoruz da’ denilebilir. ‘Sadece orta-yüksek ve yüksek teknolojili eserlerdeki yatırımları karşılıyoruz da’ diyebilirler. Yani ‘bu dayanak topyekun bütün yatırımlar için verilsin’ demiyoruz. Yeşil hassaslığını artıran, etraf yatırımlarını düzenleyen, atıklarını azaltan yatırımlar üzere çerçeveyi daraltıp seçici bir finansman takviyesi verilebilir.”
Kritik hammaddeler için ihracat kısıtlaması önerisi
Şekib Avdagiç, bir başka hassas mevzunun hammadde temini ile ilgili olduğunu vurgulayarak, “Diyorlar ki, demir fiyatlarını devlet düşürsün. Demir fiyatını devlet mi belirliyor? Hayır, Londra Metal Borsası var. Ne yapılabilir? Türkiye’nin kendi iç üretim kaynakları ile buna adım atabiliriz. Nasıl Çin ihracata kısıtlama getiriyor, diyor ki ‘içerideki talebi karşılamadan ihraç edemezsin.’ Bu yaklaşımları dünya metal istikrarını bile bozuyor. Bizim de kritik hammaddeler için tahminen de bunu yapmamız gerek.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin, salgının de tesiriyle Uzak Doğu’dan uzaklaşan siparişler için ülkü bir ülke haline geldiğini belirten Avdagiç, bu trendin devamı için önlemlerin sürmesi gerektiğini kaydetti.
Avdagiç, “Dışarıdan hayli kıymetli aldığınız hammadde ile ürettiğinizi bugün kıymetli satıyorsunuz. Şu an sipariş Çin’e gitmediği için geliyor. Çin, ‘içeride fazlaca büyük pazar var’ dedi. Navlun meblağları aslına bakarsanız fazlaca yükseldi. Kendine istikrar kurmaya çalışıyor. O yüzden de sipariş geliyor. Lakin yarın rekabet gücü açısından nerede olacağımızı bilmek için bugünden alacağımız önlemler değerli.” değerlendirmesinde bulundu.
Eleman zahmeti
Endüstride en hayli duydukları konulardan birinin de eleman kahrı olduğunu belirten Avdagiç, nitelikli orta eleman sıkıntısına tahlil için üniversite mezunu fakat iş bulamayan gençlerin de ikincil kurslarla iş dünyasına yönlendirilebileceğini kaydetti.
Avdagiç, yaptığı yazılı açıklamada, üreticinin sipariş tarafında sorun yaşamadığını kaydetti.
Avdagiç, “Üreticimizin iş yapma iştahı yüksek. Siparişte sorun yok. Bizim o siparişi karşılayacak iş yapma iştahımız var.” tabirini kullandı.
Yatırımcının finansman maliyeti kamu kaynaklarından karşılanabilir
Piyasadaki finansman ıstırabına karşı “seçici” dayanak sağlanması teklifinde bulunan Avdagiç, şunları kaydetti:
“Yüksek faizin tesirini asıl ortadan kaldıracak tahminen de tek husus, yatırımcının finansman maliyetinin aşikâr bir kısmının kamu kaynakları tarafınca karşılanması. Makine teçhizat yatırımı yapan, direkt üretime yönelik tevsi yatırımı yapan, ‘greenfield’ dediğimiz sıfırdan yatırım yapanın kullandığı ki bu daha evvelki teşviklerde de vardı, yatırım kredisinin faiz maliyetinin yüzde 40’ı, yüzde 50’si bir fondan karşılanabilir. ‘Bazı dalların faiz maliyetini karşılamıyoruz da’ denilebilir. ‘Sadece orta-yüksek ve yüksek teknolojili eserlerdeki yatırımları karşılıyoruz da’ diyebilirler. Yani ‘bu dayanak topyekun bütün yatırımlar için verilsin’ demiyoruz. Yeşil hassaslığını artıran, etraf yatırımlarını düzenleyen, atıklarını azaltan yatırımlar üzere çerçeveyi daraltıp seçici bir finansman takviyesi verilebilir.”
Kritik hammaddeler için ihracat kısıtlaması önerisi
Şekib Avdagiç, bir başka hassas mevzunun hammadde temini ile ilgili olduğunu vurgulayarak, “Diyorlar ki, demir fiyatlarını devlet düşürsün. Demir fiyatını devlet mi belirliyor? Hayır, Londra Metal Borsası var. Ne yapılabilir? Türkiye’nin kendi iç üretim kaynakları ile buna adım atabiliriz. Nasıl Çin ihracata kısıtlama getiriyor, diyor ki ‘içerideki talebi karşılamadan ihraç edemezsin.’ Bu yaklaşımları dünya metal istikrarını bile bozuyor. Bizim de kritik hammaddeler için tahminen de bunu yapmamız gerek.” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin, salgının de tesiriyle Uzak Doğu’dan uzaklaşan siparişler için ülkü bir ülke haline geldiğini belirten Avdagiç, bu trendin devamı için önlemlerin sürmesi gerektiğini kaydetti.
Avdagiç, “Dışarıdan hayli kıymetli aldığınız hammadde ile ürettiğinizi bugün kıymetli satıyorsunuz. Şu an sipariş Çin’e gitmediği için geliyor. Çin, ‘içeride fazlaca büyük pazar var’ dedi. Navlun meblağları aslına bakarsanız fazlaca yükseldi. Kendine istikrar kurmaya çalışıyor. O yüzden de sipariş geliyor. Lakin yarın rekabet gücü açısından nerede olacağımızı bilmek için bugünden alacağımız önlemler değerli.” değerlendirmesinde bulundu.
Eleman zahmeti
Endüstride en hayli duydukları konulardan birinin de eleman kahrı olduğunu belirten Avdagiç, nitelikli orta eleman sıkıntısına tahlil için üniversite mezunu fakat iş bulamayan gençlerin de ikincil kurslarla iş dünyasına yönlendirilebileceğini kaydetti.