EsraBetül
Member
Dünyanın önde gelen Türk kahvesi kültürü koleksiyonundan birine sahip olan Beykent Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Kısmı Lideri mimar Nihal Bursa ve Sürdürülebilir Akademi kurucusu eski bürokrat Murat Sungur Bursa çiftine ilişkin eserler Kudüs’teki İslam Sanatı Müzesi’nde sergileniyor.
Mayıs 2022’ye kadar devam edecek standın açılışı için geçen hafta Kudüs’e davet edilen Bursa çifti, koleksiyonlarının burada gördüğü ilgiden şad.
Standın açılışı pek kalabalık bir davetli kümesiyle yapılmış.
İmajlı açılış konuşmasını İsrail’in yeni Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog yapmış.
“Herzog açılış konuşmasında, koleksiyonumuz ile standa katıldığımız için bize bilhassa teşekkür etti. Akabinde bir kahve sohbetiyle uyuşmazlıkların giderilebileceğini söylemiş oldu. Türkiye ile İsrail işbirliğini daha güzel bir nokta taşıma dileğini vurguladı” diyor Murat Sungur Bursa keyifle.
Koleksiyonun sahibi Nihal Bursa afişin önünde..
KAHVENİN 40 YIL HATIRI DİPLOMASİSİ
Stant, “Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı var” diplomasisini başlatmış üzere görünüyor.
Çünkü standın görüntüleri açılıştan daha sonrasında Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Kültür Bakanlığı ve Cumhurbaşkanı Özel Kalemi’ne iletilmiş.
Koleksiyonlarına 20 yıl evvel kahve fincanıyla başlayan Bursa çiftinin sahip olduğu 5 bin kesimlik koleksiyonda yapıtların birden fazla 18. yüzyıl, 19. yüzyıl ve 20. yüzyılın birinci yarısına ilişkin.
“İlk başta yalnızca fincan alıyorduk. Kahve içtiğimiz fincanların daima değişik olması fikrinden yola çıkmıştık. bir süre daha sonra hesap şaştı ve müze kurmak hayaliyle daima satın almaya devam ettik.”
Evvel Türkiye’deki antikacılar, daha sonra yurtharicindekiler, bir daha yurtharicinde kurulan antika pazarları, yurtiçi ve yurtdışı müzayedeler ve nihayet internet alışveriş siteleri.
Bursa Koleksiyonu’nda nadide fincanların yanı sıra kahve kavurma, öğütme aletleri, cezve, kahvedan, tepsi, lokumluk, su bardağı, ahşap kahve saklama kutuları, 19. yüzyıl gravürleri, kahve ve kahvehane kartpostalları üzere çeşitli nesneler var.
Koleksiyonun kimi kesimleri 2015 yılında Topkapı Sarayı’nda açılan “Bir Taşım Keyif-Türk Kahvesinin 500 Yıllık Öyküsü” standında ve birebir yıl Milano EXPO’da sergilenmişti.
EŞSİZ KÜLTÜRÜMÜZÜN niye MÜZESİ YOK?
Kudüs’te Filistinliler ile İsrailliler içinde kültürel bağları güçlendirmek hedefiyle Vera Salomons tarafınca 1974 yılında kurulan İslam Sanatı Müzesi, Bursa Koleksiyonu’ndan nasıl haberdar olmuş?
O denli ya, müzeler ve birtakım meraklılar haricinde 5 bin modüllük Bursa Koleksiyonu’nu bırakın memleketi, İstanbul’da kaç kişi biliyor?
“Müzenin küratörü Yahel Shefer bizi buldu. Stantla ilgili araştırma yaparken Pera Müzesi’nin aracılığıyla koleksiyonumuzdan haberdar oldu” diyor Nihal Bursa.
Yazışmalar mart ayında başlamış, yapıtların fotoğrafları gönderilerek stantta yer alacak yapıtların seçimi yapılmış.
Haziran ayında eserler yola çıkmış ve Kudüs’teki stantta yerlerini almış.
İslam Sanatı Müzesi binasının üstündeki kocaman stant afişinde yer alan tablo Pera Müzesi koleksiyonundan.
Osmanlı periyodu kahve ritüelini gösteriyor.
Türk kahvesi külçeşidinin tanıtımı için senelerdan beri konuşmalar yapan, makaleler yazan Nihal Bursa, Osmanlı’nın kahve külçeşidini dünyaya yayılmasını sağladığını belirtiyor.
Türk kahvesi kültürü ve geleneğinin 2013 yılında UNESCO’nun “insanlığın somut olmayan kültür mirası listesi”ne dahil edildiğini hatırlatıyor.
Elimizde Türk kahvesi diye dünya markası olmuş eşsiz bir hazine var.
Bursa Koleksiyonu’nda ise bu dünya markasını yerli yabancı herkese tanıtacak kadar nadide eser.
O yüzden 10 yıldan beri müze hayalinin peşinde koşan Nihal ve Murat Sungur Bursa, müze için çeşitli bakanlıklar ve İBB nezdinde teşebbüslerde bulunmuş.
Dünyada her insanın tanıdığı Türk kahvesinin müzesi için İstanbul daha ne bekliyor? Bizden duyurması.
Mayıs 2022’ye kadar devam edecek standın açılışı için geçen hafta Kudüs’e davet edilen Bursa çifti, koleksiyonlarının burada gördüğü ilgiden şad.
Standın açılışı pek kalabalık bir davetli kümesiyle yapılmış.
İmajlı açılış konuşmasını İsrail’in yeni Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog yapmış.
“Herzog açılış konuşmasında, koleksiyonumuz ile standa katıldığımız için bize bilhassa teşekkür etti. Akabinde bir kahve sohbetiyle uyuşmazlıkların giderilebileceğini söylemiş oldu. Türkiye ile İsrail işbirliğini daha güzel bir nokta taşıma dileğini vurguladı” diyor Murat Sungur Bursa keyifle.
Koleksiyonun sahibi Nihal Bursa afişin önünde..
KAHVENİN 40 YIL HATIRI DİPLOMASİSİ
Stant, “Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı var” diplomasisini başlatmış üzere görünüyor.
Çünkü standın görüntüleri açılıştan daha sonrasında Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Kültür Bakanlığı ve Cumhurbaşkanı Özel Kalemi’ne iletilmiş.
Koleksiyonlarına 20 yıl evvel kahve fincanıyla başlayan Bursa çiftinin sahip olduğu 5 bin kesimlik koleksiyonda yapıtların birden fazla 18. yüzyıl, 19. yüzyıl ve 20. yüzyılın birinci yarısına ilişkin.
“İlk başta yalnızca fincan alıyorduk. Kahve içtiğimiz fincanların daima değişik olması fikrinden yola çıkmıştık. bir süre daha sonra hesap şaştı ve müze kurmak hayaliyle daima satın almaya devam ettik.”
Evvel Türkiye’deki antikacılar, daha sonra yurtharicindekiler, bir daha yurtharicinde kurulan antika pazarları, yurtiçi ve yurtdışı müzayedeler ve nihayet internet alışveriş siteleri.
Bursa Koleksiyonu’nda nadide fincanların yanı sıra kahve kavurma, öğütme aletleri, cezve, kahvedan, tepsi, lokumluk, su bardağı, ahşap kahve saklama kutuları, 19. yüzyıl gravürleri, kahve ve kahvehane kartpostalları üzere çeşitli nesneler var.
Koleksiyonun kimi kesimleri 2015 yılında Topkapı Sarayı’nda açılan “Bir Taşım Keyif-Türk Kahvesinin 500 Yıllık Öyküsü” standında ve birebir yıl Milano EXPO’da sergilenmişti.
EŞSİZ KÜLTÜRÜMÜZÜN niye MÜZESİ YOK?
Kudüs’te Filistinliler ile İsrailliler içinde kültürel bağları güçlendirmek hedefiyle Vera Salomons tarafınca 1974 yılında kurulan İslam Sanatı Müzesi, Bursa Koleksiyonu’ndan nasıl haberdar olmuş?
O denli ya, müzeler ve birtakım meraklılar haricinde 5 bin modüllük Bursa Koleksiyonu’nu bırakın memleketi, İstanbul’da kaç kişi biliyor?
“Müzenin küratörü Yahel Shefer bizi buldu. Stantla ilgili araştırma yaparken Pera Müzesi’nin aracılığıyla koleksiyonumuzdan haberdar oldu” diyor Nihal Bursa.
Yazışmalar mart ayında başlamış, yapıtların fotoğrafları gönderilerek stantta yer alacak yapıtların seçimi yapılmış.
Haziran ayında eserler yola çıkmış ve Kudüs’teki stantta yerlerini almış.
İslam Sanatı Müzesi binasının üstündeki kocaman stant afişinde yer alan tablo Pera Müzesi koleksiyonundan.
Osmanlı periyodu kahve ritüelini gösteriyor.
Türk kahvesi külçeşidinin tanıtımı için senelerdan beri konuşmalar yapan, makaleler yazan Nihal Bursa, Osmanlı’nın kahve külçeşidini dünyaya yayılmasını sağladığını belirtiyor.
Türk kahvesi kültürü ve geleneğinin 2013 yılında UNESCO’nun “insanlığın somut olmayan kültür mirası listesi”ne dahil edildiğini hatırlatıyor.
Elimizde Türk kahvesi diye dünya markası olmuş eşsiz bir hazine var.
Bursa Koleksiyonu’nda ise bu dünya markasını yerli yabancı herkese tanıtacak kadar nadide eser.
O yüzden 10 yıldan beri müze hayalinin peşinde koşan Nihal ve Murat Sungur Bursa, müze için çeşitli bakanlıklar ve İBB nezdinde teşebbüslerde bulunmuş.
Dünyada her insanın tanıdığı Türk kahvesinin müzesi için İstanbul daha ne bekliyor? Bizden duyurması.