Trendio
Active member
gerçek bulucu
Durum: 23.02.2023 13:08
ABD’li gazeteci Hersh, Kuzey Akım 1 ve 2 boru hatlarındaki patlamaların arkasında ABD ve Norveç’in olduğunu iddia etmişti. Ancak raporundaki bazı ayrıntılar incelemeye açık değil.
Pascal Siggelkow tarafından, ARD bilgi bulucu editörleri
Baltık Denizi’ndeki Nord Stream 1 ve Nord Stream 2 boru hatlarının birkaç tüpünde meydana gelen patlamalarla ilgili tartışmalar devam ediyor. Rusya, ABD’li gazeteci Seymour Hersh’in raporuyla görüşünü doğrularken, çeşitli parmak yönlendirmeler karşısında Birleşmiş Milletler itidal çağrısında bulundu.
pascal siggelkow
BM siyasi işler sorumlusu Rosemary DiCarlo bu hafta BM Güvenlik Konseyi’nde yaptığı konuşmada, “Bölgede zaten yüksek olan gerilimi daha da artırabilecek ve potansiyel olarak gerçeğin araştırılmasını engelleyebilecek asılsız iddialardan kaçınmalıyız.” Birleşmiş Milletler herhangi bir iddiayı doğrulayamadı. Almanya, İsveç ve Danimarka tarafından devam eden ulusal soruşturmaların sonuçlarının beklenmesi gerekecekti.
Ancak bu araştırmalar hakkında çok az şey biliniyor. Talebi üzerine ARD bilgi bulucu Bir federal hükümet sözcüsü, Almanya Federal Meclisi’nde yalnızca 8 Şubat’taki soru saatinden bahsediyor. Orada Ekonomi Bakanı Robert Habeck, soruşturmaların gizli servis tarafından sınıflandırıldığını ve gizli servis keşiflerinin bir parçası olduğunu söyledi. Federal Cumhuriyet Başsavcılığının kimliği belirsiz kişiler hakkındaki soruşturmaları devam ediyor.
Rusya kendini doğrulanmış görüyor
Federal hükümetin ve davayla ilgili devam eden soruşturmaları yürüten diğer eyaletlerin gizliliği spekülasyonları daha da artırıyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Hersh’in raporunu, Batı’nın kendi suçunu örtbas etmek için kasıtlı olarak bilgi sakladığı anlatısını yaymak için kullandı. Rusya, MH17 uçuşunun düşürülmesine ilişkin soruşturmada benzer bir şeyi zaten yapmıştı – sonunda uçağın Rus yanlısı ayrılıkçılar tarafından düşürüldüğü ortaya çıktı. Bunun için roket Rusya tarafından sağlandı.
Lavrov, “ABD’li gazeteci Seymour Hersh’in Kuzey Akım patlamalarıyla ilgili somut ve gerçeklere dayalı açıklamalarına Batı’nın nasıl tepki verdiğine bakın” dedi. “Beyaz Saray’daki ve ABD yönetiminin diğer departmanlarındaki ilgili toplantılar hakkında somut ve zamanında gerçekler sunuyor. Kağıda yazdıkları, gaz hatlarında fiilen kaydedilen olaylara karşılık geliyor.”
Alta sınıfı mayın tarama gemisi dahil değildir
Ancak bu konuda giderek daha fazla şüphe var. Raporunun yayınlanmasından kısa bir süre sonra uzmanlar, Hersh’in versiyonunda bazı tutarsızlıklar olduğuna dikkat çekti. Açık Kaynak İstihbaratının (OSINT) yardımıyla, daha fazla ayrıntı artık sendelemeye başladı.
Hersh’e göre Donanmasının ABD Donanması ile birlikte gaz boru hatlarına patlayıcı cihazları bağladığı ve aylar sonra sonobuoy tarafından tetiklediği söylenen Norveç silahlı kuvvetlerinin basın sözcüsü Yarbay Vegard Norstad Finberg, iddiaları açıklıyor karşı ARD bilgi bulucu “dengesiz”. Hersh, dalgıçların operasyonlarını sözde Alta sınıfı bir Norveç mayın savaş gemisinden gerçekleştirdiklerini iddia etmişti. Finberg bununla çelişiyor: Geçen yıl NATO’nun BALTOPS manevraları sırasında patlama bölgelerinin yakınında hiçbir Alta sınıfı gemi faaliyet göstermedi.
Danimarkalı veri analisti Oliver Alexander bunu doğruluyor. Bu, manevra sırasında Alta sınıfı gemilerin hareketlerini takip etti. Buna göre, halen faal olan iki gemi, söz konusu tarihte patlamaların meydana geldiği Danimarka’nın Bornholm adasından oldukça uzakta, Norveç içinde ve çevresinde seyrediyordu.
Kullanım için çok mu uzak?
BALTOPS manevrası sırasında Baltık Denizi’nde seyreden Norveç Donanması’ndaki tek mayın savaşı gemisi KNM Hinnøy’dir. Bu, Alta sınıfına değil, sözde Oksøy sınıfına aittir. Yine Norveç Donanması, geminin “Kuzey Akım tüplerinin aylar sonra havaya uçurulduğu bölgeye asla yaklaşmadığını” söylüyor.
Alexander bunu OSINT verilerini kullanarak da inceledi. Sonuç: gemi, patlama alanlarından birine hiçbir zaman 8,6 deniz milinden (neredeyse 16 kilometre) daha yakın olmadı. Oradan sitelerden birine ulaşması 62 dakika sürerdi; Buna dalış zamanı da eklendi. Ek olarak, uydu görüntüleri, geminin bu arada GPS verilerini gizlice gizlediğini varsaymak için hiçbir neden vermiyordu. Gemi aynı zamanda diğer üç NATO savaş gemisiyle bir formasyondaydı.
OSINT uzmanı Joe Galvin ayrıca Twitter’da KNM Hinnøy’nin örneğin bir dalış ekibine manevra yapacak kadar boru hatlarına yakın olmadığına dikkat çekti.
Hersh ayrıca Rus haber ajansı TASS’a Norveç gemisinin dalgıçlar için bir CIA dekompresyon odası ile donatıldığını iddia etti. Böyle bir hazne, uzun ve derin dalış görevlerinden sonra dekompresyon hastalığını önlemek için atmosferik hava basıncına uyum sağlamaya yarar. Katılımcı gemilerin manevranın bitiminden sonra Kiel limanına girdiğini gösteren videolarda, böyle bir oda hiçbir gemide görülemez – Norveç KNM Hinnøy’de bile (dakika 4:30’dan itibaren).
Bitki formundaki patlayıcılar olası değildir
Patlamaların detayları hakkında da hala belirsizlikler var. Hersh, dalgıçların C4 plastik patlayıcıyı “beton muhafazalı dört boru hattına bitkiler şeklinde” yerleştirdiklerini yazıyor. Ancak, dört boru hattından sadece üçü hasar gördü, Kuzey Akım 2’nin bir tüpü hasarsız kaldı. Şu anda patlayıcıların başarısız olup olmadığı veya taşıma kapasitesinin dörtte birinin kasıtlı olarak korunup korunmadığı belli değil.
Uzmanlara göre, patlamaların neden olduğu sismogramların özellikleri de patlamaların birkaç yüz kilogram TNT eşdeğerine sahip olması gerektiğini gösteriyor. Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü’nde (KIT) patlayıcı teknolojisi öğretim görevlisi olan David Domjahn, “Patlama başına 300 ila 400 kilogram C4 patlayıcı ile güvenli tarafta olmalısınız” diyor. Bu arka plana karşı, patlayıcıların bitki şeklinde eklendiği tezi “maceracı” idi.
Domjahn, “Kuzey Akım 2 gaz boru hattı yakın zamanda tamamlandı ve yaklaşık 300 kg bitki örtüsünün büyümesi için zamana ihtiyacı olacaktı ve bu nedenle kamuflaj için uygun olmamalıydı” diyor. Tesis tasarımının türü de soruları gündeme getiriyor. “Kalın ağaç kökleri – muhtemelen yaklaşık 80 metrelik bir su derinliğinde pek mümkün değil – plastik patlayıcılarla modellenebilir. Deniz otu gibi daha hassas yapıları kopyalarken, zorluk, patlayıcıların sözde sınır çapının altına inmemektir.”
Domjahn, plastisite ve buna bağlı kırılganlık nedeniyle, su akıntısına karşı dayanıklı, göze çarpmayan bitki maketlerinin kullanılmasının “imkansız” olduğunu düşünüyor. Daha önce bilinen kısım uçlarının parçalanma olmaması da tezin aleyhine konuşmaktadır. Patlayıcı yüklerin doğrudan boru hatlarına değil, aradaki su boyunca “itme etkisi” elde etmek ve aynı zamanda kullanılan patlayıcıların izlerini gizlemek için belli bir mesafeye yerleştirilmiş olma ihtimali vardır.
C4 yerine temel mayınlar mı?
Bu nedenle Domjahn, kara mayınlarının kullanımının çok daha olası olduğunu düşünüyor. Bunlar basitçe bir gemiden suya indirilmiş olabileceğinden, çaba dalgıçların aşırı büyümüş gaz borularına bireysel patlayıcı yükleri takıp onları akıntıya karşı emniyete almasından çok daha az olurdu.
Domjahn, patlamaların arkasında bir devlet aktörünün olduğundan emin. Ancak bu, soruşturmayı yalnızca gün ışığına çıkarabilirdi. “Kullanılan patlayıcılar, şekli ve konumu hakkında nitelikli bir açıklama için hasarlı hatların adli incelemesi gerekiyor. O zamana kadar kullanılan patlayıcılarla ilgili açıklamalar spekülasyondan ibaret.”
Keşif uçağı Baltık Denizi üzerinde değildi
Hersh’e göre patlamaları tetiklemek için sonobuoy’u 26 Eylül’de Baltık Denizi’ne bırakan Norveç P-8 keşif uçağının uçuşu ayrıntılı olarak doğrulanamıyor. Yarbay Finberg, Norveç P-8 Poseidon’un söz konusu bölgede hiç bulunmadığını bildirdi. “P-8 operasyonel hizmette değil ve yalnızca Norveç hava sahasında test uçuşları yaptı.” Bu, P-8’in 2023’ün başlarına kadar P-3 Orion keşif uçağının yerini almayacağını belirten Şubat 2022 tarihli Norveç Silahlı Kuvvetleri basın açıklamasıyla uyumludur.
Uçuş verileri ayrıca, P-8’in Eylül 2022’de yalnızca birkaç test uçuşu yaptığını ve bunların hiçbirinin sonraki patlamalara yakın olmadığını gösteriyor. Hersh’e göre bu, rutin bir uçuş kılığına girmiş bir manevra olduğundan, hareket verilerinin kasıtlı olarak gizlendiği gerçeğine aykırıdır. Norveç P-3 keşif uçağı da 26 Eylül’de Baltık Denizi üzerinde uçmuyordu.
Bununla birlikte, uçuş verileri, bir ABD Donanması P-8 keşif uçağının o gün Baltık Denizi üzerinde uçtuğunu gösteriyor – ancak patlamadan yalnızca bir saat sonra. Dolayısıyla Hersh’in raporundaki bu detay kanıtlanamaz.
Hersh’in NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile ilgili kısmı da soruları gündeme getiriyor. Hersh, eski Norveç başbakanının Putin ve Rusya konusunda sert olduğunu ve Vietnam Savaşı’ndan bu yana ABD istihbaratıyla çalıştığını yazıyor. Ancak 1975’teki Vietnam Savaşı’nın son yılında bile Stoltenberg sadece 16 yaşındaydı.
Hersh, Rus savaş anlatısını yayıyor
Raporun yayınlanmasının ardından yapılan röportajlarda Hersh, bazı şüpheli açıklamalarda bulundu. Örneğin, araştırmasını neden The New York Times’a sunmadığı sorulduğunda, gazetenin “Ukrayna’daki savaşı Ukrayna’nın kazanacağına” karar verdiğini söyledi. Editörlerin okuyucuların duymasını ve okumasını istediği şey budur ve olması gereken de budur.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Ukrayna’ya olan bağlılığını anlayamıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde “Putin ile ilgisi olan her şeye karşı muazzam, ısrarlı bir nefret” var. Hersh, Putin’in Avrupa’yı ele geçirmek istediğini düşünmüyor. Rusya’nın saldırganlık savaşına atıfta bulunarak, “Ukrayna’yı evcilleştirmek istiyor” dedi. Ayrıca Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyj’i savaşın henüz bitmemiş olmasından sorumlu olmakla suçladı. “Şu anda Zelenskyy’nin kendi halkından kaç kişiyi öldürmek istediği sorusu var.” Bu asılsız ifadeler, Rus anlatısıyla büyük ölçüde uyumludur.
Tıpkı Almanya ile ilgili açıklamaları gibi. Boru hatlarının patlaması nedeniyle buradaki haneler soğuk kalacak ve “yoğun bir öfke” yaşanacaktı.
bir istek ARD bilgi bulucu Hersh’e raporundaki tutarsızlıklar hakkında cevapsız kaldı.