EliteDizqn
Active member
Göç ve mübadele konusundan yazdığı kitaplarla Türkiye’nin yanı sıra yurt haricinde da ismini duyuran Müellif Kemal Yalçın, Selçuk Efes Kent Belleği’nde düzenlenen söyleşi ve imza gününde Efes Selçuklularla buluştu.
TEK MEYVE İLE BAHÇE OLMAZ
Mübadeleyi bir kopuş, bir ayrılık olarak nitelendiren ve “Anadolu göçmenler ülkesidir” diyen Kemal Yalçın söyleşinin birinci kısmında, Denizli Honaz’da yaşayan bir Rum ailenin, sürgüne gönderilirken ailesine emanet ettiği kızlarının çeyizinin yaklaşık 80 yıl daha sonra aileye geri veriliş hikayesini anlattığı Emanet Çeyiz isimli yapıtından bahsetti. Yalçın; “1996 yılında babama emanet edilen Rum ailenin çeyizlerini sahiplerine geri vermek için Yunanistan’a gittim. Emanet Çeyiz’i yazarken karşılaştığım insanlardan biri olan Baba Yorgo’dan şöyleki bir kelam duymuştum; “Tek meyve ile bahçe olmaz”. Bir ülkede ne kadar hayli din, lisan, ırk var ise o kadar zenginlik vardır. Bu kitabın ana niyeti budur. Emanet Çeyiz barışın, dostluğun ve hasretin, vefanın kitabıdır. Bu kitabım Türkiye’de mikro tarih belgesel roman tekniğinde bir yenilik getirdi. Bu kitap çıktıktan daha sonra 1998 Abdi İpekçi Dostluk ve Barış Mükafatı, 1998 Kültür Bakanlığı Roman Muvaffakiyet Mükafatı ve 1999 yılında Türkiye- Yunanistan Dostluk ve Muvaffakiyet Ödülleri’ni aldım” dedi.
NAZİ ALMANYASI’NDAN KAÇAN BİLİM İNSANLARININ ÖYKÜSÜ
Söyleşinin ikinci kısmında Türkiye’ye sığınan Alman bilim insanlarının kıssasını anlatan kitabı Haymatlos’dan bahseden Kemal Yalçın; “Haymatlos Türkçe ’de yersiz yurtsuz vatansız demektir. Birinci kere 1944 yılında Çorum, Yozgat ve Kırşehir’e enterne edilen Almanlar için kullanılmıştır. Almanya’da Naziler iktidara el koyduktan daha sonra birinci yaptıkları şey 3100 kadar bilim insanını üniversitelerden atmak oldu. Nazi barbarlarının ırkçı maddeleriyle mesleğini icra edemez hale gelen Ord. Prof. Dr. Ernst Eduard Hirsch İstanbul ve Ankara Üniversitelerinde Hukuk Fakültesi’ni kurdu. Toplumsal Sigortalar Kanunu’nu çıkardı. 1933- 1945 yılları içinde Türkiye Alman bilim insanlarının ikinci vatanı oldu” dedi. Kemal Yalçın ayrıyeten Haymatlos kitabında yer alan Mimar Clemens Holzmeister, Müzisyenler Ernst Praetorius, Paul Hindemith ve Eduard Zuckmayer, Tiyatro ve Opera Direktörü Carl Ebert, Siyasetçi ve Kent Planlamacı Ernst Reuter, Yaşar Kemal’in romanlarını Almanca’ya çeviren Cornelius Bischoff üzere isimlerin kıssalarını ve Türkiye’de akademik alanlarda sundukları katkıları anlattı.
Muharrir Kemal Yalçın söyleşinin akabinde kitaplarını okurları için imzaladı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
TEK MEYVE İLE BAHÇE OLMAZ
Mübadeleyi bir kopuş, bir ayrılık olarak nitelendiren ve “Anadolu göçmenler ülkesidir” diyen Kemal Yalçın söyleşinin birinci kısmında, Denizli Honaz’da yaşayan bir Rum ailenin, sürgüne gönderilirken ailesine emanet ettiği kızlarının çeyizinin yaklaşık 80 yıl daha sonra aileye geri veriliş hikayesini anlattığı Emanet Çeyiz isimli yapıtından bahsetti. Yalçın; “1996 yılında babama emanet edilen Rum ailenin çeyizlerini sahiplerine geri vermek için Yunanistan’a gittim. Emanet Çeyiz’i yazarken karşılaştığım insanlardan biri olan Baba Yorgo’dan şöyleki bir kelam duymuştum; “Tek meyve ile bahçe olmaz”. Bir ülkede ne kadar hayli din, lisan, ırk var ise o kadar zenginlik vardır. Bu kitabın ana niyeti budur. Emanet Çeyiz barışın, dostluğun ve hasretin, vefanın kitabıdır. Bu kitabım Türkiye’de mikro tarih belgesel roman tekniğinde bir yenilik getirdi. Bu kitap çıktıktan daha sonra 1998 Abdi İpekçi Dostluk ve Barış Mükafatı, 1998 Kültür Bakanlığı Roman Muvaffakiyet Mükafatı ve 1999 yılında Türkiye- Yunanistan Dostluk ve Muvaffakiyet Ödülleri’ni aldım” dedi.
NAZİ ALMANYASI’NDAN KAÇAN BİLİM İNSANLARININ ÖYKÜSÜ
Söyleşinin ikinci kısmında Türkiye’ye sığınan Alman bilim insanlarının kıssasını anlatan kitabı Haymatlos’dan bahseden Kemal Yalçın; “Haymatlos Türkçe ’de yersiz yurtsuz vatansız demektir. Birinci kere 1944 yılında Çorum, Yozgat ve Kırşehir’e enterne edilen Almanlar için kullanılmıştır. Almanya’da Naziler iktidara el koyduktan daha sonra birinci yaptıkları şey 3100 kadar bilim insanını üniversitelerden atmak oldu. Nazi barbarlarının ırkçı maddeleriyle mesleğini icra edemez hale gelen Ord. Prof. Dr. Ernst Eduard Hirsch İstanbul ve Ankara Üniversitelerinde Hukuk Fakültesi’ni kurdu. Toplumsal Sigortalar Kanunu’nu çıkardı. 1933- 1945 yılları içinde Türkiye Alman bilim insanlarının ikinci vatanı oldu” dedi. Kemal Yalçın ayrıyeten Haymatlos kitabında yer alan Mimar Clemens Holzmeister, Müzisyenler Ernst Praetorius, Paul Hindemith ve Eduard Zuckmayer, Tiyatro ve Opera Direktörü Carl Ebert, Siyasetçi ve Kent Planlamacı Ernst Reuter, Yaşar Kemal’in romanlarını Almanca’ya çeviren Cornelius Bischoff üzere isimlerin kıssalarını ve Türkiye’de akademik alanlarda sundukları katkıları anlattı.
Muharrir Kemal Yalçın söyleşinin akabinde kitaplarını okurları için imzaladı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı