EliteDizqn
Active member
İtalya’daki araştırmacılar, çevresel ve merkezi olmak üzere iki çeşit yaşa bağlı işitme kaybını inceledi. Merkezi işitme kaybı olan şahısların, işitme kaybı yahut çevresel işitme kaybı olmayanlara bakılırsa yavaşça bilişsel bozukluk riskinin daha yüksek olduğu kararına vardı.
Merkezi işitme kaybı, beynin sesi sürece yeteneğinin bozulmasından kaynaklanır. Tipik olarak, bu çeşit işitme kaybı olan şahıslar sesleri duyabilir fakat manalarını kavrayamazlar. Konuşma manaya testinde daha düşük puan alan çalışma iştirakçileri, düşünme ve hafıza marifetleri testinde de daha düşük puanlara sahipti. İşitme kaybı yahut çevresel işitme kaybı olmayanların yüzde 60’ı ile karşılaştırıldığında, merkezi işitme kaybı olan çalışma iştirakçilerinin dörtte üçünde yavaşça bilişsel bozukluk vardı.
Ulusal Sıhhat Enstitüsü ve Bari Üniversitesi’nden çalışma baş müellifi Rodolfo Sardone, “Bu ön sonuçlar, merkezi işitme kaybının, çevresel işitme kaybıyla meydana gelen duyusal yoksunluktan fazla, bilişsel gerilemede meydana gelen beyin hücrelerinde tıpkı ilerleyici fonksiyon kaybını paylaşabileceğini düşündürmektedir” diyor.
İLİŞKİ NEDİR?
Sardone, her iki sorunun da beynin temporal korteksindeki (4 beyin lobundan biridir, konuşma, hafıza ve işitmenin de dahil olduğu birfazlaca nazaranvi bulunur) sorunlarla, bilhassa de “yürütme fonksiyonu, çalışma belleği ve lisan ve ses algısı ile ilgili olan” üstün temporal girus ile ilgili olduğunu söylemiş oldu.
Hem işitme kaybı birebir vakitte yavaşça bilişsel bozukluğun nörodejenerasyonu (beyindeki nöronların kaybı yahut ölümü) içerdiği bilinmektedir. Booth Gardner Parkinson Bakım Merkezi’nde nörolog olan Pinky Agarwal Healthline’a yaptığı açıklamada, “Birincil işitsel korteks, artan işitsel yoldan bilgi aldığı için işitsel girdinin kortikal işlenmesine açılan kapıdır. Birincil işitsel kortekste yaşa bağlı değişiklikler var. Hafıza alanları tipik olarak temporal kortekstedir. Yaşlanma her iki alanı da tıpkı anda içerebilir” diyor.
Sardone Healthline’a verdiği demeçte, “Hem çevresel tıpkı vakitte merkezi işitme kaybı, bilişsel gerileme ile hayli alakalıdır. İşitme aygıtlarıyla işitme bozukluğunu erken önlemek, bilişsel nörodejenerasyonun başlamasını büyük ölçüde azaltabilir yahut geciktirebilir” formunda konuştu.
HAFİF BİLİŞSEL BOZUKLUK BUNAMANIN ERKEN BİR FORMU MU?
Geçmişteki birfazlaca çalışma, işitme kaybını yavaşça bilişsel bozukluk ve bunama ile ilişkilendirmiştir. yavaşça bilişsel bozukluk, elbette yaşlanma ile bağlantılı olanları aşan bellek, lisan, düşünme ve yargı ile ilgili zorluklarla karakterizedir. Sardone bunu “demansın klinik öncesi aşaması” olarak tanımlıyor.
Agarwal, “İşitme kaybı, bilişsel gerilemeyi şiddetlendirebilecek toplumsal izolasyon ve depresyona yol açabilir ve işitme sertliğinin azalmasından kaynaklanan daima algısal gayret, gerilim ve zihinsel yorgunluk kaynağı olabilir” diyor.
Çalışma, Great Age Study’deki bin 604 iştirakçinin genel olarak yüzde 33’ünün yavaşça bilişsel bozukluğa sahip olduğunu buldu.
İşitme kaybı yahut çevresel yaşa bağlı işitme kaybı olmayan bireylerin yaklaşık yüzde 60’ında yavaşça bilişsel bozukluğu vardır ve merkezi işitme kaybı olanların yüzde 75’inde bilişsel durum vardır. Ortalama yaşı 75 olan çalışma iştirakçileri içinde, yaklaşık yüzde 26’sında iç kulak ve işitme sonlarının işleyişindeki meselelerden kaynaklanan çevresel yaşa bağlı işitme kaybı ve yüzde 12’sinde merkezi işitme kaybı vardı.
Merkezi işitme kaybı, beynin sesi sürece yeteneğinin bozulmasından kaynaklanır. Tipik olarak, bu çeşit işitme kaybı olan şahıslar sesleri duyabilir fakat manalarını kavrayamazlar. Konuşma manaya testinde daha düşük puan alan çalışma iştirakçileri, düşünme ve hafıza marifetleri testinde de daha düşük puanlara sahipti. İşitme kaybı yahut çevresel işitme kaybı olmayanların yüzde 60’ı ile karşılaştırıldığında, merkezi işitme kaybı olan çalışma iştirakçilerinin dörtte üçünde yavaşça bilişsel bozukluk vardı.
Ulusal Sıhhat Enstitüsü ve Bari Üniversitesi’nden çalışma baş müellifi Rodolfo Sardone, “Bu ön sonuçlar, merkezi işitme kaybının, çevresel işitme kaybıyla meydana gelen duyusal yoksunluktan fazla, bilişsel gerilemede meydana gelen beyin hücrelerinde tıpkı ilerleyici fonksiyon kaybını paylaşabileceğini düşündürmektedir” diyor.
İLİŞKİ NEDİR?
Sardone, her iki sorunun da beynin temporal korteksindeki (4 beyin lobundan biridir, konuşma, hafıza ve işitmenin de dahil olduğu birfazlaca nazaranvi bulunur) sorunlarla, bilhassa de “yürütme fonksiyonu, çalışma belleği ve lisan ve ses algısı ile ilgili olan” üstün temporal girus ile ilgili olduğunu söylemiş oldu.
Hem işitme kaybı birebir vakitte yavaşça bilişsel bozukluğun nörodejenerasyonu (beyindeki nöronların kaybı yahut ölümü) içerdiği bilinmektedir. Booth Gardner Parkinson Bakım Merkezi’nde nörolog olan Pinky Agarwal Healthline’a yaptığı açıklamada, “Birincil işitsel korteks, artan işitsel yoldan bilgi aldığı için işitsel girdinin kortikal işlenmesine açılan kapıdır. Birincil işitsel kortekste yaşa bağlı değişiklikler var. Hafıza alanları tipik olarak temporal kortekstedir. Yaşlanma her iki alanı da tıpkı anda içerebilir” diyor.
Sardone Healthline’a verdiği demeçte, “Hem çevresel tıpkı vakitte merkezi işitme kaybı, bilişsel gerileme ile hayli alakalıdır. İşitme aygıtlarıyla işitme bozukluğunu erken önlemek, bilişsel nörodejenerasyonun başlamasını büyük ölçüde azaltabilir yahut geciktirebilir” formunda konuştu.
HAFİF BİLİŞSEL BOZUKLUK BUNAMANIN ERKEN BİR FORMU MU?
Geçmişteki birfazlaca çalışma, işitme kaybını yavaşça bilişsel bozukluk ve bunama ile ilişkilendirmiştir. yavaşça bilişsel bozukluk, elbette yaşlanma ile bağlantılı olanları aşan bellek, lisan, düşünme ve yargı ile ilgili zorluklarla karakterizedir. Sardone bunu “demansın klinik öncesi aşaması” olarak tanımlıyor.
Agarwal, “İşitme kaybı, bilişsel gerilemeyi şiddetlendirebilecek toplumsal izolasyon ve depresyona yol açabilir ve işitme sertliğinin azalmasından kaynaklanan daima algısal gayret, gerilim ve zihinsel yorgunluk kaynağı olabilir” diyor.
Çalışma, Great Age Study’deki bin 604 iştirakçinin genel olarak yüzde 33’ünün yavaşça bilişsel bozukluğa sahip olduğunu buldu.
İşitme kaybı yahut çevresel yaşa bağlı işitme kaybı olmayan bireylerin yaklaşık yüzde 60’ında yavaşça bilişsel bozukluğu vardır ve merkezi işitme kaybı olanların yüzde 75’inde bilişsel durum vardır. Ortalama yaşı 75 olan çalışma iştirakçileri içinde, yaklaşık yüzde 26’sında iç kulak ve işitme sonlarının işleyişindeki meselelerden kaynaklanan çevresel yaşa bağlı işitme kaybı ve yüzde 12’sinde merkezi işitme kaybı vardı.