EsraBetül
Member
“İzleyicinin yeterli bir tecrübe yaşamasını istiyorum. Bence hepimizin kaçışa ve kaliteli vakit geçirmeye ihtiyacı var. Jungle Cruise’u ailecek keyifli bir vakit geçirmeniz için gerçekleştirdik. Bu eğlenceli, keyifli vakti size sunabiliyorsak epey keyifli olacağım” diyor İspanyol direktör Jaume Collet-Serra. Serra’yı House of Wax (2005), Orphan (Evdeki Düşman/2009), Non-Stop (2014), The Shallows (Karanlık Sular/2016), Unknown (Kimliksiz/2011), The Commuter (2018) isimli gerilim-aksiyon sinemalarından tanıyoruz. Serra, Hollywood’un Juan Antonia Bayona, Jaume Balaguero, Paco Plaza, Alejandro Amenabar, Alex de İglesia üzere ithal ettiği İspanyol direktörlerden. Serra’nın dram, tansiyon çeşidinde başarılı olduğunu biliyorduk. Jungle Cruise bize güldürü, serüven, fantastik tipinde de onun ne derece ehil olduğunu da kanıtladı.
Jungle Cruise, Disney’in Adventureland (Serüven Diyarı) isimli, 1955’te açtığı birinci cümbüş parkının ismi. Buraya eğlenmeye gelenler La Quila teknesiyle macera, heyecan dolu bir seyahate çıkıyorlardı. O senelerdaki bu coşkulu seyahate Humphrey Bogart ile Katharine Hepburn’ün oynadığı, John Huston’ın yönettiği ünlü klasik macera–romantik cinsindeki The African Queen (Afrika Kraliçesi/1951) esin kaynağı oldu. Jungle Cruise’un Iki ana kahramanı Kaptan Frank (Dwayne Johnson) ile Dr. Lily Houghton’ın (Emily Blunt) yolları 1.Dünya Savaşı’nın ortasında Amazon’da kesişir. Mert, gözüpek, hırslı, cazibeli, hoş Lilly, Amazon’un en derin ve tehlikeli bölgesinde bulunan gizemli Ömür Ağacı’nı bulmak istiyordur. Bunun ortasında eski püskü teknesi La Quila ile Amazon’da turistleri gezdiren fırsatçı, espirili kaptan Frank Wolff’a yüklü bir fiyat öder.
Lily, zeki bir İngiliz bilim hanımıdır, 1900’lere göre özgür, feminist, gözüpek, çok karşıt bir karakterdir. Lily’nin erkek kardeşi, gerçek bir İngiliz beyefendisi olan MacGregor Houghton (Jack Whitehall) Disney sinemalarında bugüne dek izlediğimiz birinci gay karakter olarak karşımıza çıkar. Frank’in zorba İşvereni Niblo’yu canlandıran Paul Giamatti, Prens Joachim rolündeki Jesse Plemons, İspanyol istilacı Aguirre (Edgar Ramirez) sinemanın yardımcı karakterleridir.
Hayat Ağacı denilen efsanenin herşeyi düzgünleştirici bir gücü vardır, bu güç yeterli insanların ellerine geçerse işe fayda, berbatların eline geçerse büyük bir berbatlığa dönüşür. Yabanî hayvanlar, şiddetli düşmanlar, doğaüstü güçlerin yer aldoğı bu fantastik seyahatte gerçek ile fanteziyi, gerçeküstüyü ustalıkla içiçe geçiren Jaume Collet-Serra, 1955’te kurulan Jungle Cruise tema parkına da 66 yıl daha sonra gönderme yaparak hürmette bulunuyor . “Çok kapsamli bir sinema yapmak, izleyicinin Amazon ırmağında gerçek bir seyahate çıkmasını istedim. Daha öncede büyük yapımlar çektim ancak devam sinemalarıydı. Jungle Cruise birinci büyük sinemam. Varolmayan, özgün, fantastik bir dünya yaratmak istedim” diyen Serra isteğini başarılı bir biçimde gerçekleştirmiş.
bir arada çalıştığı İspanyol manzara direktörü Flavio Labiano’yu da yanına alan Serra, periyot sinemasını özel üretilen objektiflerle, sıcak,yumuşak,canlı renk paletiyle dijital olarak çekti. Atlanta’daki 38bin metrekarelik alan Amazon ormanı setine dönüştürüldü. Dijital efektleri Peter Jackson’ın şirketi Weta Workshop yaptı. 16. yüzyıl İspanyolcası, İtalyanca, Portekizce konuşuldu. Tüm detaylara dikkat edildi.
“Romancing the Stone, İndiana Jones sinemalarıyla büyüdüm” diyen Emily Blunt, Jungle Cruise’un kesimi olmaktan onur duyduğunu açıklıyor. Sinemanın yapımcılarından biri olan Dwayne Johnson’ı Frank rolü için hiç düşünemeyen Jaume Collet-Serra aktörle çalıştıktan daha sonra fikrini değiştirmiş. “Clint Eastwood nasıl westernlerin Kirli Harry’si ise Dwayne’de anti kahramanların Kirli Harry’si” diyor artık. birlikte 2022’de vizyona girecek olan DC Comics’in Black Adam’ında da çalıştılar.
Jaume Collet-Serra’nın yönettiği, Dwayne Johnson, Emily Blunt, Jack Whitehall, Paul Giamatti, Edgar Ramirez, Jesse Ploms, Veronica Falcon’un oynadığı, 32 kısım tekmili birden, aksiyon, güldürü, tansiyon, fantastik, romantizm, aşk, heyecan içeren Jungle Cruise (2021) bugün gösterime girdi. Ailece izleyebileceğiniz, pandemiyi bir süreliğine unutturacak, hoşça vakit geçirebileceğiniz bir kaçış sineması Jungle Cruise.
Jungle Cruise, Disney’in Adventureland (Serüven Diyarı) isimli, 1955’te açtığı birinci cümbüş parkının ismi. Buraya eğlenmeye gelenler La Quila teknesiyle macera, heyecan dolu bir seyahate çıkıyorlardı. O senelerdaki bu coşkulu seyahate Humphrey Bogart ile Katharine Hepburn’ün oynadığı, John Huston’ın yönettiği ünlü klasik macera–romantik cinsindeki The African Queen (Afrika Kraliçesi/1951) esin kaynağı oldu. Jungle Cruise’un Iki ana kahramanı Kaptan Frank (Dwayne Johnson) ile Dr. Lily Houghton’ın (Emily Blunt) yolları 1.Dünya Savaşı’nın ortasında Amazon’da kesişir. Mert, gözüpek, hırslı, cazibeli, hoş Lilly, Amazon’un en derin ve tehlikeli bölgesinde bulunan gizemli Ömür Ağacı’nı bulmak istiyordur. Bunun ortasında eski püskü teknesi La Quila ile Amazon’da turistleri gezdiren fırsatçı, espirili kaptan Frank Wolff’a yüklü bir fiyat öder.
Lily, zeki bir İngiliz bilim hanımıdır, 1900’lere göre özgür, feminist, gözüpek, çok karşıt bir karakterdir. Lily’nin erkek kardeşi, gerçek bir İngiliz beyefendisi olan MacGregor Houghton (Jack Whitehall) Disney sinemalarında bugüne dek izlediğimiz birinci gay karakter olarak karşımıza çıkar. Frank’in zorba İşvereni Niblo’yu canlandıran Paul Giamatti, Prens Joachim rolündeki Jesse Plemons, İspanyol istilacı Aguirre (Edgar Ramirez) sinemanın yardımcı karakterleridir.
Hayat Ağacı denilen efsanenin herşeyi düzgünleştirici bir gücü vardır, bu güç yeterli insanların ellerine geçerse işe fayda, berbatların eline geçerse büyük bir berbatlığa dönüşür. Yabanî hayvanlar, şiddetli düşmanlar, doğaüstü güçlerin yer aldoğı bu fantastik seyahatte gerçek ile fanteziyi, gerçeküstüyü ustalıkla içiçe geçiren Jaume Collet-Serra, 1955’te kurulan Jungle Cruise tema parkına da 66 yıl daha sonra gönderme yaparak hürmette bulunuyor . “Çok kapsamli bir sinema yapmak, izleyicinin Amazon ırmağında gerçek bir seyahate çıkmasını istedim. Daha öncede büyük yapımlar çektim ancak devam sinemalarıydı. Jungle Cruise birinci büyük sinemam. Varolmayan, özgün, fantastik bir dünya yaratmak istedim” diyen Serra isteğini başarılı bir biçimde gerçekleştirmiş.
bir arada çalıştığı İspanyol manzara direktörü Flavio Labiano’yu da yanına alan Serra, periyot sinemasını özel üretilen objektiflerle, sıcak,yumuşak,canlı renk paletiyle dijital olarak çekti. Atlanta’daki 38bin metrekarelik alan Amazon ormanı setine dönüştürüldü. Dijital efektleri Peter Jackson’ın şirketi Weta Workshop yaptı. 16. yüzyıl İspanyolcası, İtalyanca, Portekizce konuşuldu. Tüm detaylara dikkat edildi.
“Romancing the Stone, İndiana Jones sinemalarıyla büyüdüm” diyen Emily Blunt, Jungle Cruise’un kesimi olmaktan onur duyduğunu açıklıyor. Sinemanın yapımcılarından biri olan Dwayne Johnson’ı Frank rolü için hiç düşünemeyen Jaume Collet-Serra aktörle çalıştıktan daha sonra fikrini değiştirmiş. “Clint Eastwood nasıl westernlerin Kirli Harry’si ise Dwayne’de anti kahramanların Kirli Harry’si” diyor artık. birlikte 2022’de vizyona girecek olan DC Comics’in Black Adam’ında da çalıştılar.
Jaume Collet-Serra’nın yönettiği, Dwayne Johnson, Emily Blunt, Jack Whitehall, Paul Giamatti, Edgar Ramirez, Jesse Ploms, Veronica Falcon’un oynadığı, 32 kısım tekmili birden, aksiyon, güldürü, tansiyon, fantastik, romantizm, aşk, heyecan içeren Jungle Cruise (2021) bugün gösterime girdi. Ailece izleyebileceğiniz, pandemiyi bir süreliğine unutturacak, hoşça vakit geçirebileceğiniz bir kaçış sineması Jungle Cruise.