15. IDC Türkiye BT Güvenliği Doruğu, 11-12 Mart 2022’de Sapanca’da, 24 Mart’ta ise dijital platformda bölüm önderlerini ağırlayacak
Merkezi ABD’de bulunan market araştırmaları şirketi International Veri Corporation (IDC) Türkiye tarafınca düzenlenen 15’inci ‘IDC Güvenlik Zirvesi’ için geri sayım başladı. Bu yıl ‘Geleceğin Şirketlerinde kuvvetli Güvenlik’ temasının işleneceği aktiflik, 11-12 Mart 2022’de Sapanca’da gerçekleşecek. Tepe 24 Mart’ta ise dijital platform üzerinden dal başkanlarını bir ortaya getirecek.
Türkiye’de önümüzdeki 5 yılda yüzde 6.9 yıllık büyümeyle, 345 milyon dolara ulaşması beklenen güvenlik tahlilleri pazarının geleceği masaya yatırılıyor. Bugüne kadarki en büyük ve en kapsamlı güvenlik bölümü buluşmalarını gerçekleştiren ABD merkezli market araştırmaları şirketi International Veri Corporation (IDC) Türkiye, bu sene 15’inci defa bilgi güvenliği yöneticilerini ‘IDC Güvenlik Zirvesi’nde bir ortaya getiriyor.
Şirketler güvenlik stratejilerini bir daha yazıyor
Pandemi ile başlayan ve yeni olağan ile devam eden süreçte CISO’ların (bilgi güvenliği yöneticileri) ve güvenlik gruplarının sorumlulukları her geçen gün artıyor. IDC Türkiye’nin araştırmalarına nazaran şirketler, 2022 yılında güvenlik stratejilerini sıfır itimat yaklaşımı çerçevesinde gözden geçirirken, BT (bilgi teknolojileri) altyapısının güvenliğini güçlendirmeyi, operasyon teknolojileri güvenliği, bilgi saklılığı ve data güvenliği alanında yatırımlarını sürdürmeyi planlıyor. 11-12 Mart’ta Sapanca’da, 24 Mart’ta ise dijital platformda kesim başkanlarını ağırlayacak olan IDC Güvenlik Doruğu 2022’de, bugünün ve yarının güvenlik stratejilerine istikamet verecek bahisler, farklı kesimlerin önde gelen BT güvenliği yöneticileri tarafınca masaya yatırılıyor. Bu yıl ‘Geleceğin Şirketlerinde kuvvetli Güvenlik’ temasının işleneceği aktiflikte CISO oturumları, IDC küresel ve mahallî analist sunumları, paralel oturum ve teknoloji odaklı çalışma kümeleri yer alıyor.
‘İnovasyon muvaffakiyet yolunda değerli bir fırsat sunuyor’
IDC Türkiye Ülke Yöneticisi Nevin Çizmecioğulları bahisle ilgili olarak, “COVID-19 salgını, dijital işletme olma yolunda ilerleyen kuruluşların fazlaca daha âlâ ayakta kaldıklarını, hatta ağır baskı altında başarılı olduklarını kanıtladı. Gelecekteki muvaffakiyet, artık geleceğin nasıl görüneceğini hayal etmeye yahut kriz durumlarına süratli ahenk sağlamak için çabalamaya değil, ‘her an’ zorluklara ve fırsatlara cevap olarak daima inovasyona dayanmaktadır. Yenilik yalnızca içsel değildir; kuruluşların inovasyon ortakları da dahil olmak üzere ekosistemlerine yaymaları gerekiyor. İnovasyonun artan suratı, inovasyon için yapı taşlarına erişimi temelde demokratikleştiren dijital teknolojiler, yazılımlar, yapay zeka ve bulut tarafınca sağlanmayı sürdürüyor. IDC olarak, inovasyon çağında güvenlik teknolojilerinin şirketler için bir fırsat ve hatta inovasyonun hızlandırıcısı olduğunu düşünüyoruz. Bu niçinle Mart ayında gerçekleştireceğimiz IDC Güvenlik Zirvesi’nde, inanç ve güvenlikle ilgili biroldukca mevzuyu derinlemesine konuşacağız. Sektörel tecrübe paylaşımları ve güvenlik ekosistemiyle yaratacağımız sinerji, etkinliğimizde sunacağımız biroldukça kıymetten sırf birkaçını oluşturuyor” dedi.
‘Siber tehditler artık finansal riskler oluşturuyor’
IDC Türkiye Araştırma Müdürü Yeşim Öztürk ise şunları söylemiş oldu: “Siber hücumlar global manşetlerde yer almaya devam ediyor. Dijital kanallara, e-ticarete ve öteki sanal etkileşimlere güvenmek, siber saldırganlar tarafınca sömürülen yeni hücum yüzeylerini genişletmeyi ve güvenlik açıklarına niye olmayı sürdürüyor. Sıhhat raporlaması, kişi takibi ve hibrit çalışma modelleri ise şahsi bilgilere yönelik potansiyel risklere katkıda bulunuyor. Fidye yazılımı, kimlik avı, e-posta güvenliği, içeriden gelen tehditler ve devlet takviyeli akınlar, değerli kesintilere, yüksek maliyetlere ve prestijin ziyan görmesine niye oluyor ve giderek yaygınlaşıyor. Siber tehditler artık önemli finansal riskler oluşturuyor. Risk ve itimadın faal idaresinin mecburî olduğu günümüzde, ‘güven eşittir bedel, marka ve itibar’ manasına geliyor. Şirketler değişime çevik bir biçimde ayak uydurmalı ve dijital itimadı oluşturmak için kurum çapında bir seferberlik başlatmalı.”
Her yıl Mart ve Eylül aylarında düzenlenen doruğa, ülkemizin önde gelen finans, telekom, holdingler, perakende, üretim, hizmet, güç şirketlerinden üst seviye BT güvenlik yöneticileri ile dalın önder teknoloji hizmet ve eser sağlayıcılarının katılması bekleniyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Merkezi ABD’de bulunan market araştırmaları şirketi International Veri Corporation (IDC) Türkiye tarafınca düzenlenen 15’inci ‘IDC Güvenlik Zirvesi’ için geri sayım başladı. Bu yıl ‘Geleceğin Şirketlerinde kuvvetli Güvenlik’ temasının işleneceği aktiflik, 11-12 Mart 2022’de Sapanca’da gerçekleşecek. Tepe 24 Mart’ta ise dijital platform üzerinden dal başkanlarını bir ortaya getirecek.
Türkiye’de önümüzdeki 5 yılda yüzde 6.9 yıllık büyümeyle, 345 milyon dolara ulaşması beklenen güvenlik tahlilleri pazarının geleceği masaya yatırılıyor. Bugüne kadarki en büyük ve en kapsamlı güvenlik bölümü buluşmalarını gerçekleştiren ABD merkezli market araştırmaları şirketi International Veri Corporation (IDC) Türkiye, bu sene 15’inci defa bilgi güvenliği yöneticilerini ‘IDC Güvenlik Zirvesi’nde bir ortaya getiriyor.
Şirketler güvenlik stratejilerini bir daha yazıyor
Pandemi ile başlayan ve yeni olağan ile devam eden süreçte CISO’ların (bilgi güvenliği yöneticileri) ve güvenlik gruplarının sorumlulukları her geçen gün artıyor. IDC Türkiye’nin araştırmalarına nazaran şirketler, 2022 yılında güvenlik stratejilerini sıfır itimat yaklaşımı çerçevesinde gözden geçirirken, BT (bilgi teknolojileri) altyapısının güvenliğini güçlendirmeyi, operasyon teknolojileri güvenliği, bilgi saklılığı ve data güvenliği alanında yatırımlarını sürdürmeyi planlıyor. 11-12 Mart’ta Sapanca’da, 24 Mart’ta ise dijital platformda kesim başkanlarını ağırlayacak olan IDC Güvenlik Doruğu 2022’de, bugünün ve yarının güvenlik stratejilerine istikamet verecek bahisler, farklı kesimlerin önde gelen BT güvenliği yöneticileri tarafınca masaya yatırılıyor. Bu yıl ‘Geleceğin Şirketlerinde kuvvetli Güvenlik’ temasının işleneceği aktiflikte CISO oturumları, IDC küresel ve mahallî analist sunumları, paralel oturum ve teknoloji odaklı çalışma kümeleri yer alıyor.
‘İnovasyon muvaffakiyet yolunda değerli bir fırsat sunuyor’
IDC Türkiye Ülke Yöneticisi Nevin Çizmecioğulları bahisle ilgili olarak, “COVID-19 salgını, dijital işletme olma yolunda ilerleyen kuruluşların fazlaca daha âlâ ayakta kaldıklarını, hatta ağır baskı altında başarılı olduklarını kanıtladı. Gelecekteki muvaffakiyet, artık geleceğin nasıl görüneceğini hayal etmeye yahut kriz durumlarına süratli ahenk sağlamak için çabalamaya değil, ‘her an’ zorluklara ve fırsatlara cevap olarak daima inovasyona dayanmaktadır. Yenilik yalnızca içsel değildir; kuruluşların inovasyon ortakları da dahil olmak üzere ekosistemlerine yaymaları gerekiyor. İnovasyonun artan suratı, inovasyon için yapı taşlarına erişimi temelde demokratikleştiren dijital teknolojiler, yazılımlar, yapay zeka ve bulut tarafınca sağlanmayı sürdürüyor. IDC olarak, inovasyon çağında güvenlik teknolojilerinin şirketler için bir fırsat ve hatta inovasyonun hızlandırıcısı olduğunu düşünüyoruz. Bu niçinle Mart ayında gerçekleştireceğimiz IDC Güvenlik Zirvesi’nde, inanç ve güvenlikle ilgili biroldukca mevzuyu derinlemesine konuşacağız. Sektörel tecrübe paylaşımları ve güvenlik ekosistemiyle yaratacağımız sinerji, etkinliğimizde sunacağımız biroldukça kıymetten sırf birkaçını oluşturuyor” dedi.
‘Siber tehditler artık finansal riskler oluşturuyor’
IDC Türkiye Araştırma Müdürü Yeşim Öztürk ise şunları söylemiş oldu: “Siber hücumlar global manşetlerde yer almaya devam ediyor. Dijital kanallara, e-ticarete ve öteki sanal etkileşimlere güvenmek, siber saldırganlar tarafınca sömürülen yeni hücum yüzeylerini genişletmeyi ve güvenlik açıklarına niye olmayı sürdürüyor. Sıhhat raporlaması, kişi takibi ve hibrit çalışma modelleri ise şahsi bilgilere yönelik potansiyel risklere katkıda bulunuyor. Fidye yazılımı, kimlik avı, e-posta güvenliği, içeriden gelen tehditler ve devlet takviyeli akınlar, değerli kesintilere, yüksek maliyetlere ve prestijin ziyan görmesine niye oluyor ve giderek yaygınlaşıyor. Siber tehditler artık önemli finansal riskler oluşturuyor. Risk ve itimadın faal idaresinin mecburî olduğu günümüzde, ‘güven eşittir bedel, marka ve itibar’ manasına geliyor. Şirketler değişime çevik bir biçimde ayak uydurmalı ve dijital itimadı oluşturmak için kurum çapında bir seferberlik başlatmalı.”
Her yıl Mart ve Eylül aylarında düzenlenen doruğa, ülkemizin önde gelen finans, telekom, holdingler, perakende, üretim, hizmet, güç şirketlerinden üst seviye BT güvenlik yöneticileri ile dalın önder teknoloji hizmet ve eser sağlayıcılarının katılması bekleniyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı