Trendio
Active member
CEMRE PARILTI KARACA
Tüm dünyada yaşanan güç krizi hem hammadde tıpkı vakitte güç maliyetlerini artırırken bu durum kaçınılmaz olarak Türkiye’ye de yansıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun deklare ettiğı üretici fiyat endeksine nazaran güçte geçtiğimiz yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 62,4’lük bir artış kelam konusu.
Bloomberg HT’ye konuşan sanayi kesimi temsilcileri bu artışların tedarik süreçlerini de olumsuz etkileyeceği görüşünde.
Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Lideri Tahsin Öztiryaki, artan güç maliyetlerinin hammadde fiyatlarını ve tedarikini olumsuz etkileyeceğini söylemiş oldu.
Öztiryaki “Hammadde üretimi ve dökümle artan güç meblağları, maliyetleri daha yüksek oranda etkiliyor.” diye konuştu
“Esas olan hammadde üretimindeki gücün maliyeti”
Öztiryaki maliyetlerdeki artışın hammadde meblağlarına yansımasının kritik olduğuna işaret etti. Öztiryaki, “Hammadde fiyatları artınca katma bedelli eser üretiminde de fiyatlar artacak. Hammaddelerin meblağlarını anlatmaya çalışıyoruz müşterilerimize. ötürüsıyla hammadde üretiminde bir azalma olacak. Önümüzdeki devirde güç maliyeti bütün tutarlarımızı etkileyecektir.” dedi.
“Artan güç maliyeti ÜFE’ye daha da baskı yapacak”
TOBB Hazır Giysi ve Konfeksiyon Bölüm Meclisi Lideri Onur Fayat da, halihazırda artan hammadde meblağlarının, döviz kurundaki artış ve güç krizinin yarattığı fiyat artışlarının fiyat endeksleri üstündeki baskıyı arttıracağını söylemiş oldu.
Fayat kelamlarına şu biçimde devam etti “Döviz kuru yüksek emtia üzere etkenlerin yanında güçle de de esasen bu birikmiş olan artırımlar üretici fiyat endeksine de epeyce daha büyük baskı yaratacak. Üretilen mamüllerin yapılan toplam maliyetteki güç oranı da kendi içerisinde farklılık gösterecektir. Bunu da dikkate aldığımızda toplamda üretici endeksini daha da yükselten bir tesir yaratacaktır.”
“Üretici enflasyonu yüzde 50’ye çıkacaktır”
Gurur Fayat enflasyonda üretici fiyat endeksi ile tüketici fiyat endeksinin içindeki makasın fazlaca açıldığına dikkat çekerek artan güç maliyetleriyle ÜFE’nin yüzde 50’ye çıkabileceğini söylemiş oldu.
Fayat, “Emtia meblağlarında da hem talep taraflı birebir vakitte maliyet istikametli fazlaca önemli baskı içerisindeyiz. Hem hammadde fiyatlarına gelen artırım birebir vakitte gücün bu türlü artacak olması hem iç piyasada birebir vakitte ihracatta üreticiyi epeyce daha fazla sıkıştıracaktır.” açıklamalarında bulundu.
“Güç ağır bölümlerde maliyet baskısı oluşuyor”
Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Lideri Memiş Kütükcü, artan güç maliyetlerininin sanayi üretimi üzerinde baskı oluşturduğunu, bu baskının güç ağır dallarda daha fazla hissedildiğini söylemiş oldu.
Kütükcü, “Elektrik ve doğalgazda yaşanan fiyat artışları sanayicilerimizin girdi maliyetlerini artırıyor. Son olarak 1 Ekim’de doğalgaza yapılan yüzde 15’lik artırım da bir maliyet baskısı oluşturmuş durumda. Üretimde güç başta olmak üzere artan her maliyet, birebir olmasa da maalesef enflasyona, ötürüsıyla da son tüketiciye yansıyacaktır” dedi.
Kütükcü, organize sanayi bölgelerinin güç maliyetlerini düşürmek için bilhassa son devirde yenilenebilir güç kaynaklarına yöneldiğini, Türkiye genelindeki OSB’lerde şu an 1.076 MW şurası güce sahip, 796 yenilenebilir güç santralinin üretim yaptığını söylemiş oldu.
“Enerji fiyatlarındaki artışı makul karşılamak gerekiyor”
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan ise fiyat artışlarının makul karşılanması davetinde bulundu.
Yayan, “Başlangıçta bu güç meblağlarının yurtiçi münasebetlerle arttığı üzere bir kanaat vardı. Lakin güç fiyatlarındaki artış yüklü olarak ithal girdilerden kaynaklanıyor. Artan talep ötürüsı ile güç üretiminde bir kadro sorunlar yaşandı. Güç fiyatlarındaki artışı makul karşılamak gerekiyor. Olmayan güç en kıymetli güçtür. ‘Enerjimiz yok, üretimi durdurduk’ dendiği anda bütün işler alt üst oluyor. Sebepleri anlaşılabilen artışları makul karşılamak gerekiyor.” açıklamalarında bulundu.
“Çelik dalına ton başına 25 dolar maliyet tesiri oldu”
Artan güç maliyetlerinin çelik dalına ton başına 25 dolar maliyet tesiri olduğunu söyleyen Yayan çelik kesiminde meblağların düştüğünü lakin düşüşlerin güç fiyatlarındaki artışlarla birlikte yavaşlamaya başladığını söylemiş oldu
Tüm dünyada yaşanan güç krizi hem hammadde tıpkı vakitte güç maliyetlerini artırırken bu durum kaçınılmaz olarak Türkiye’ye de yansıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun deklare ettiğı üretici fiyat endeksine nazaran güçte geçtiğimiz yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 62,4’lük bir artış kelam konusu.
Bloomberg HT’ye konuşan sanayi kesimi temsilcileri bu artışların tedarik süreçlerini de olumsuz etkileyeceği görüşünde.
Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Lideri Tahsin Öztiryaki, artan güç maliyetlerinin hammadde fiyatlarını ve tedarikini olumsuz etkileyeceğini söylemiş oldu.
Öztiryaki “Hammadde üretimi ve dökümle artan güç meblağları, maliyetleri daha yüksek oranda etkiliyor.” diye konuştu
“Esas olan hammadde üretimindeki gücün maliyeti”
Öztiryaki maliyetlerdeki artışın hammadde meblağlarına yansımasının kritik olduğuna işaret etti. Öztiryaki, “Hammadde fiyatları artınca katma bedelli eser üretiminde de fiyatlar artacak. Hammaddelerin meblağlarını anlatmaya çalışıyoruz müşterilerimize. ötürüsıyla hammadde üretiminde bir azalma olacak. Önümüzdeki devirde güç maliyeti bütün tutarlarımızı etkileyecektir.” dedi.
“Artan güç maliyeti ÜFE’ye daha da baskı yapacak”
TOBB Hazır Giysi ve Konfeksiyon Bölüm Meclisi Lideri Onur Fayat da, halihazırda artan hammadde meblağlarının, döviz kurundaki artış ve güç krizinin yarattığı fiyat artışlarının fiyat endeksleri üstündeki baskıyı arttıracağını söylemiş oldu.
Fayat kelamlarına şu biçimde devam etti “Döviz kuru yüksek emtia üzere etkenlerin yanında güçle de de esasen bu birikmiş olan artırımlar üretici fiyat endeksine de epeyce daha büyük baskı yaratacak. Üretilen mamüllerin yapılan toplam maliyetteki güç oranı da kendi içerisinde farklılık gösterecektir. Bunu da dikkate aldığımızda toplamda üretici endeksini daha da yükselten bir tesir yaratacaktır.”
“Üretici enflasyonu yüzde 50’ye çıkacaktır”
Gurur Fayat enflasyonda üretici fiyat endeksi ile tüketici fiyat endeksinin içindeki makasın fazlaca açıldığına dikkat çekerek artan güç maliyetleriyle ÜFE’nin yüzde 50’ye çıkabileceğini söylemiş oldu.
Fayat, “Emtia meblağlarında da hem talep taraflı birebir vakitte maliyet istikametli fazlaca önemli baskı içerisindeyiz. Hem hammadde fiyatlarına gelen artırım birebir vakitte gücün bu türlü artacak olması hem iç piyasada birebir vakitte ihracatta üreticiyi epeyce daha fazla sıkıştıracaktır.” açıklamalarında bulundu.
“Güç ağır bölümlerde maliyet baskısı oluşuyor”
Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Lideri Memiş Kütükcü, artan güç maliyetlerininin sanayi üretimi üzerinde baskı oluşturduğunu, bu baskının güç ağır dallarda daha fazla hissedildiğini söylemiş oldu.
Kütükcü, “Elektrik ve doğalgazda yaşanan fiyat artışları sanayicilerimizin girdi maliyetlerini artırıyor. Son olarak 1 Ekim’de doğalgaza yapılan yüzde 15’lik artırım da bir maliyet baskısı oluşturmuş durumda. Üretimde güç başta olmak üzere artan her maliyet, birebir olmasa da maalesef enflasyona, ötürüsıyla da son tüketiciye yansıyacaktır” dedi.
Kütükcü, organize sanayi bölgelerinin güç maliyetlerini düşürmek için bilhassa son devirde yenilenebilir güç kaynaklarına yöneldiğini, Türkiye genelindeki OSB’lerde şu an 1.076 MW şurası güce sahip, 796 yenilenebilir güç santralinin üretim yaptığını söylemiş oldu.
“Enerji fiyatlarındaki artışı makul karşılamak gerekiyor”
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan ise fiyat artışlarının makul karşılanması davetinde bulundu.
Yayan, “Başlangıçta bu güç meblağlarının yurtiçi münasebetlerle arttığı üzere bir kanaat vardı. Lakin güç fiyatlarındaki artış yüklü olarak ithal girdilerden kaynaklanıyor. Artan talep ötürüsı ile güç üretiminde bir kadro sorunlar yaşandı. Güç fiyatlarındaki artışı makul karşılamak gerekiyor. Olmayan güç en kıymetli güçtür. ‘Enerjimiz yok, üretimi durdurduk’ dendiği anda bütün işler alt üst oluyor. Sebepleri anlaşılabilen artışları makul karşılamak gerekiyor.” açıklamalarında bulundu.
“Çelik dalına ton başına 25 dolar maliyet tesiri oldu”
Artan güç maliyetlerinin çelik dalına ton başına 25 dolar maliyet tesiri olduğunu söyleyen Yayan çelik kesiminde meblağların düştüğünü lakin düşüşlerin güç fiyatlarındaki artışlarla birlikte yavaşlamaya başladığını söylemiş oldu