EliteDizqn
Active member
Büyükşehir Belediyesinde nazaranv alan balık adamlar, deniz tabanından birbirinden farklı gereçleri gün yüzüne çıkardı. Çok sayıda plastik eser, halat, tahta modülleri, hatta alışveriş sepetleri bile deniz tabanından çıkarılarak vatandaşların görmesi için sergilendi.
“YERE ATTIĞIMIZ HER ŞEY BİR FORMDA DENİZE ULAŞABİLİYOR”
Denizlerden çıkan her tıp atığın denizdeki canlılara ziyan verdiğine dikkat çeken Demir, “Özellikle plastik, naylon poşet tipi cisimleri deniz canlıları yiyecek sanıp yiyerek ölebiliyorlar. Bu plastik şişelerin üstündeki mavi kapaklar balıkların sırtına yapışıp orda kalabiliyor, balığın büyümesini engelliyor ve hayli fazla deniz canlısına ziyan veriyor. Yere attığımız her şey bir biçimde denize ulaşabiliyor. Halkımızdan bilhassa denizlerimizin ve kentimizin kirlenmemesi açısından çöplerin kesinlikle çöp kutularına atılmasını rica ediyoruz. Hedefimiz, pak deniz şuurunu oluşturmak” sözlerini kullandı.
“ÖZELLİKLE TEKNE KULANICILARINI DAHA HASSAS OLMAYA DAVET EDİYORUZ”
Büyükşehir Belediyesi Deniz Kirliliği Denetçisi ve Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisi Pelin Teymur ise dalış aktifliğini Mersin Marinada yapmalarının niçinine değinerek, “Mersin Marinanın şöyleki bir özelliği var; Mersin’deki marinalar içerisinde tek mavi bayraklı marinamız. O yüzden Mersin Marina bizim için daha öncelikli bir alan teşkil ediyor. İki gün evvel Karaduvar’da dalış yaptık. Orada denizden yaklaşık 10 metreküp kadar çöp çıkardık. Mersin Marina mavi bayraklı bir tesis olduğu için başka alanlara nazaran daha pak olduğunu görüyoruz ve çöp oranımızın daha az olmasını bekliyoruz. Bu mevzuda bilhassa tekne kullanıcılarını daha hassas olmaya davet ediyoruz” dedi.
“YÜZEY PAKLIĞI YA DA TABAN PAKLIĞI YAPARAK BU SORUNU ÇÖZEMEYİZ”
Teymur, deniz kirliliğinin yüzde 80’inin kara kaynaklı olduğunu, yüzde 20’sinin de deniz araçlarından kaynaklandığını söz ederek, “Yüzey paklığı ya da taban paklığı yaparak, çöpleri toplayarak bunu çözemeyiz. Kıymetli olan kaynağında, birinci kullanıcıdan denize çöpün ulaşmaması. Bunun için de konutlarda, plajlarda, sokaklarda, her yerde çöplerimizi çöp kutusuna atmalıyız, ayrıştırmalıyız” halinde konuştu.
“YERE ATTIĞIMIZ HER ŞEY BİR FORMDA DENİZE ULAŞABİLİYOR”
Denizlerden çıkan her tıp atığın denizdeki canlılara ziyan verdiğine dikkat çeken Demir, “Özellikle plastik, naylon poşet tipi cisimleri deniz canlıları yiyecek sanıp yiyerek ölebiliyorlar. Bu plastik şişelerin üstündeki mavi kapaklar balıkların sırtına yapışıp orda kalabiliyor, balığın büyümesini engelliyor ve hayli fazla deniz canlısına ziyan veriyor. Yere attığımız her şey bir biçimde denize ulaşabiliyor. Halkımızdan bilhassa denizlerimizin ve kentimizin kirlenmemesi açısından çöplerin kesinlikle çöp kutularına atılmasını rica ediyoruz. Hedefimiz, pak deniz şuurunu oluşturmak” sözlerini kullandı.
“ÖZELLİKLE TEKNE KULANICILARINI DAHA HASSAS OLMAYA DAVET EDİYORUZ”
Büyükşehir Belediyesi Deniz Kirliliği Denetçisi ve Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisi Pelin Teymur ise dalış aktifliğini Mersin Marinada yapmalarının niçinine değinerek, “Mersin Marinanın şöyleki bir özelliği var; Mersin’deki marinalar içerisinde tek mavi bayraklı marinamız. O yüzden Mersin Marina bizim için daha öncelikli bir alan teşkil ediyor. İki gün evvel Karaduvar’da dalış yaptık. Orada denizden yaklaşık 10 metreküp kadar çöp çıkardık. Mersin Marina mavi bayraklı bir tesis olduğu için başka alanlara nazaran daha pak olduğunu görüyoruz ve çöp oranımızın daha az olmasını bekliyoruz. Bu mevzuda bilhassa tekne kullanıcılarını daha hassas olmaya davet ediyoruz” dedi.
“YÜZEY PAKLIĞI YA DA TABAN PAKLIĞI YAPARAK BU SORUNU ÇÖZEMEYİZ”
Teymur, deniz kirliliğinin yüzde 80’inin kara kaynaklı olduğunu, yüzde 20’sinin de deniz araçlarından kaynaklandığını söz ederek, “Yüzey paklığı ya da taban paklığı yaparak, çöpleri toplayarak bunu çözemeyiz. Kıymetli olan kaynağında, birinci kullanıcıdan denize çöpün ulaşmaması. Bunun için de konutlarda, plajlarda, sokaklarda, her yerde çöplerimizi çöp kutusuna atmalıyız, ayrıştırmalıyız” halinde konuştu.