Kasımpaşa’dan ayrıldığı süreci anlatan Sami Uğurlu; “bundan evvelki dönem güzel bir kadro, yeterli bir oyun ortaya koyduk. Yeni döneme da bu moralle ve daha uygun amaçlarla başladık. Kadroya uygun oyuncuları destek etmek istedik. Fakat beklediğimiz üzere olmadı. Muleka, Umut Bozok, Doğucan ve Eren Elmalı gruptan ayrıldı. Spajic ve Tarkan’ın da uzun vadeli sakatlıkları oldu. Öbür ayrılıklar da oldu. Bunun üzerine fazla oyuncu alamadık. Stopere gereksinimimiz vardı, alamadık. Fenerbahçe maçında stoperimiz yoktu. Oyun olarak altta kaldık. Skor üretmekte zorlandık. Sıkıntı bir fikstür ile döneme başladık ancak ayrılığı bu maçlara bağlamamak lazım. Fakat problemimiz maçlara bu kadar eksik takımla çıkmak, planlama olarak eksik kaldık.” dedi.
Kasımpaşa’dan kendi ayrıldığını vurgulayan Uğurlu; “Süper Lig’de ve 1. Lig’den kimi kadrolardan teklif aldım. Görüştüğüm ekiplerle karar verip anlaşsam bile ayrılıklar fazlaca yaşanıyor. Benim birebir dönem ortasındaki ikinci hakkım olduğu için gerçek karar vermem gerekiyor. Maddi bahislerle ilgili bir beklentim yok. Ben yalnızca yakalayacağım muvaffakiyete odaklandım. Kasımpaşa’da olduğu üzere çalıştıracağım grupla üste hakikat bir ivme yakalamak istiyorum.” diye konuştu.
A Ulusal Ekibin Lüksemburg ve Faroe Adaları maçlarındaki performansını kıymetlendiren Sami Uğurlu; “Bence şu ana kadarki en güzel ulusal kadro kuşağına sahibiz. Oyuncularımızın büyük kısmı Avrupa’da oynuyor. Ekipte eksiğimiz vardı deme talihimiz yok. Oynayan oyuncuların hepsi yeterli. Demek ki burada bir eksik var. Eldeki kaliteli kadroyu alana yansıtamayan bir grup var. Bunun sorumlusu yalnızca oyuncular yahut hoca diyemeyiz. Bir bütün olarak eksik var. Tabi ki Kuntz’un da eksikliği var. Maç sonunda rastgele bir mazereti olamayacak kadar yeterli bir takımı var. bu biçimde bir skor haketmedik. Türkiye’yi ve oyuncuları daha düzgün bilen, oyunculara daha güzel dokunabilecek, daha hayli şey verecek, daha potansiyelli hocalarımız var Türkiye’de. Bu işi daha âlâ yapacak teknik yöneticiler var. Türk milletinin ne hisettiğini anlayabilecek bir teknik yöneticiyle çalışılması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Beşiktaş-Fenerbahçe derbisini pahalandıran Sami Uğurlu, “İki kadro da hamlede hayli agresif. Beşiktaş’ın seyirci avantajı olacak. Fakat bilhassa savunma açısından Fenerbahçe’nin bir adım önde olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
Kasımpaşa’dan kendi ayrıldığını vurgulayan Uğurlu; “Süper Lig’de ve 1. Lig’den kimi kadrolardan teklif aldım. Görüştüğüm ekiplerle karar verip anlaşsam bile ayrılıklar fazlaca yaşanıyor. Benim birebir dönem ortasındaki ikinci hakkım olduğu için gerçek karar vermem gerekiyor. Maddi bahislerle ilgili bir beklentim yok. Ben yalnızca yakalayacağım muvaffakiyete odaklandım. Kasımpaşa’da olduğu üzere çalıştıracağım grupla üste hakikat bir ivme yakalamak istiyorum.” diye konuştu.
A Ulusal Ekibin Lüksemburg ve Faroe Adaları maçlarındaki performansını kıymetlendiren Sami Uğurlu; “Bence şu ana kadarki en güzel ulusal kadro kuşağına sahibiz. Oyuncularımızın büyük kısmı Avrupa’da oynuyor. Ekipte eksiğimiz vardı deme talihimiz yok. Oynayan oyuncuların hepsi yeterli. Demek ki burada bir eksik var. Eldeki kaliteli kadroyu alana yansıtamayan bir grup var. Bunun sorumlusu yalnızca oyuncular yahut hoca diyemeyiz. Bir bütün olarak eksik var. Tabi ki Kuntz’un da eksikliği var. Maç sonunda rastgele bir mazereti olamayacak kadar yeterli bir takımı var. bu biçimde bir skor haketmedik. Türkiye’yi ve oyuncuları daha düzgün bilen, oyunculara daha güzel dokunabilecek, daha hayli şey verecek, daha potansiyelli hocalarımız var Türkiye’de. Bu işi daha âlâ yapacak teknik yöneticiler var. Türk milletinin ne hisettiğini anlayabilecek bir teknik yöneticiyle çalışılması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Beşiktaş-Fenerbahçe derbisini pahalandıran Sami Uğurlu, “İki kadro da hamlede hayli agresif. Beşiktaş’ın seyirci avantajı olacak. Fakat bilhassa savunma açısından Fenerbahçe’nin bir adım önde olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı