CODerFluer
New member
Çin’in Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri üzerinde uyguladığı insanlık dışı siyasetler, zulmü gün geçtikçe daha da net bir biçimde ortaya çıkarıyor. Çin’in ısrarla reddettiği ancak birfazlaca ülkenin soykırım olarak tanıdığı ve kınadığı siyasetler bu defa de Çin’in kendi paylaştığı datalarla ortaya çıktı.
MAHPUS CEZALARINDA ÖNEMLİ ARTIŞ
Independent Türkçe’nin aktardığı habere göre, Çin hükümetinin bilgileri, Pekin’in bölgedeki Müslüman Uygurlara yönelik baskılarını başlatmış olduğu 2014’ten bu yana Doğu Türkistan’daki uzun mahpus cezalarına çarptırıldığı bildirilen kişi sayısında önemli bir artış olduğunu gösterdi.
CNN’in haberine nazaran, gözaltı sisteminin yanı sıra yürütülen başka bir program kapsamında uzun mahpus cezaları verildi. Program kapsamında argüman edilen terörizm, ayrılıkçılık ve etnik nefreti kışkırtma üzere cürümler için fazlaca uzun mahpus cezalarına karar verildi.
Lakin kayıtlar mahpus cezasına çarptırılanların işlediği kabahatleri göstermiyor. Karar giyenlerin etnik ve dini profilini de açıklamıyor. Yayın kuruluşu, programın hâlâ yürürlükte olup olmadığını bağımsız olarak teyit edemediklerini de kesin bir biçimde belirtti.
UYGURLAR ‘GİZLİLİKLE ÖRTÜLÜ DEVASA BİR TOPLAMA KAMPINDA’
Çin, Müslüman Uygurları bir BM panelinin tabiriyle “gizlilikle örtülü devasa bir toplama kampında” gözaltında tutması niçiniyle biroldukca kesim tarafınca kınanıyor. Doğu Türkistan bölgesinde bir milyondan fazla Uygur’un, evvelden gözaltında tutulanların gardiyanlara ve yetkililere sistematik tecavüz ve cinsel şiddet suçlaması yönelttiği kamplara yerleştirildiği bildiriliyor.
Ülke, tesisleri istekli “mesleki eğitim merkezleri” diye isimlendirip bununla birlikte terörle uğraş eforlarının gerekli bir modülü olarak göstererek bölgedeki tesisler ağını tekraren kere savundu.
6 KAT ARTIŞ
CNN’nin haberine nazaran, 2014’te Doğu Türkistan’da yaklaşık 21 bin kişi mahpus cezasına çarptırılmıştı. 2018 itibariyleyse bu sayı 6 kat artarak 133 bin 200’e ulaştı. Çin , 2018’den beri hapishane bilgilerini yayımlamıyor.
Habere nazaran 2016’da tutuklananların yalnızca yüzde 27’si 5 yıldan uzun mahpus cezasına çarptırılırken bu oran 2017’de yüzde 87’ye yükselmiş.
“RAKAMLARLA OYNUYORLAR”
Çin’i sayılarla oynamakla suçlayan İnsan hakları İzleme Örgütü Çin araştırmacısı Maya Wang “(Çin hükümet yetkililerinin) bilhassa de daha siyasallaşmış ortamlarda sayıları saklama ve sayılarla oynama istikametinde bir uygulaması olduğunu düşünüyorum. Neler döndüğü bir nevi ortada” dedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, şubatta da bir daha emsal bir rapor yayımlamıştı. Rapora bakılırsa Doğu Türkistan’da Uygurlara ve öbür Müslümanlara yönelik uzun mahpus cezalarıyla birlikte “temelsiz mahpus cezalarında” süratli bir artış yaşandı.
İnsan hakları kuruluşu, 2016 ve 2018 içindeki yaklaşık 60 ceza davasını tahlil ederek “birfazlaca kişinin gerçek bir hata işlemeden karar giydiği ve mahpusa atıldığı” kararına vardı.
HAPİSHANE ALTYAPISI GENİŞLETİLMİŞTİ
Sincan Uygur Özerk Bölgesi Lideri Şohrat Zakir 2019’da bu kamplarda tutulan her insanın artık “mezun olduğunu” söylese de, Avustralya Stratejik Siyaset Enstitüsü (ASPI) tarafınca yayımlanan bir raporda yer alan uydu imajları hapishane altyapısının genişletildiğini göstermişti.
2020’de yayımlanan raporda, neredeyse yarısı yüksek güvenlikli olan birtakım mevcut tesislerin genişletildiği de öne sürülmüştü.
Niyet kuruluşuna göre bu durum, “düşük güvenlikli ‘bir daha eğitim merkezlerinden’ daha yüksek güvenlikli hapishane biçimi tesislere hakikat bir geçişe” işaret ediyor olabilir.
Washington DC’deki fikir kuruluşu Newlines Strateji ve Siyaset Enstitüsü’nün başka bir raporunda, Mayıs 2013’ten itibaren bölgedeki kıymetli geliştirmeler incelenerek Sincan bölgesinde inşa edilen toplama kamplarında yaklaşık bir ila iki milyon kişinin gözaltında tutulduğu kararına varıldı. 2017’den bu yanaysa bölgede 380’den çok yeni inşa edilmiş ya da kayda paha ölçüde genişletilmiş gözaltı alanı olduğu açıklandı.
MAHPUS CEZALARINDA ÖNEMLİ ARTIŞ
Independent Türkçe’nin aktardığı habere göre, Çin hükümetinin bilgileri, Pekin’in bölgedeki Müslüman Uygurlara yönelik baskılarını başlatmış olduğu 2014’ten bu yana Doğu Türkistan’daki uzun mahpus cezalarına çarptırıldığı bildirilen kişi sayısında önemli bir artış olduğunu gösterdi.
CNN’in haberine nazaran, gözaltı sisteminin yanı sıra yürütülen başka bir program kapsamında uzun mahpus cezaları verildi. Program kapsamında argüman edilen terörizm, ayrılıkçılık ve etnik nefreti kışkırtma üzere cürümler için fazlaca uzun mahpus cezalarına karar verildi.
Lakin kayıtlar mahpus cezasına çarptırılanların işlediği kabahatleri göstermiyor. Karar giyenlerin etnik ve dini profilini de açıklamıyor. Yayın kuruluşu, programın hâlâ yürürlükte olup olmadığını bağımsız olarak teyit edemediklerini de kesin bir biçimde belirtti.
UYGURLAR ‘GİZLİLİKLE ÖRTÜLÜ DEVASA BİR TOPLAMA KAMPINDA’
Çin, Müslüman Uygurları bir BM panelinin tabiriyle “gizlilikle örtülü devasa bir toplama kampında” gözaltında tutması niçiniyle biroldukca kesim tarafınca kınanıyor. Doğu Türkistan bölgesinde bir milyondan fazla Uygur’un, evvelden gözaltında tutulanların gardiyanlara ve yetkililere sistematik tecavüz ve cinsel şiddet suçlaması yönelttiği kamplara yerleştirildiği bildiriliyor.
Ülke, tesisleri istekli “mesleki eğitim merkezleri” diye isimlendirip bununla birlikte terörle uğraş eforlarının gerekli bir modülü olarak göstererek bölgedeki tesisler ağını tekraren kere savundu.
6 KAT ARTIŞ
CNN’nin haberine nazaran, 2014’te Doğu Türkistan’da yaklaşık 21 bin kişi mahpus cezasına çarptırılmıştı. 2018 itibariyleyse bu sayı 6 kat artarak 133 bin 200’e ulaştı. Çin , 2018’den beri hapishane bilgilerini yayımlamıyor.
Habere nazaran 2016’da tutuklananların yalnızca yüzde 27’si 5 yıldan uzun mahpus cezasına çarptırılırken bu oran 2017’de yüzde 87’ye yükselmiş.
“RAKAMLARLA OYNUYORLAR”
Çin’i sayılarla oynamakla suçlayan İnsan hakları İzleme Örgütü Çin araştırmacısı Maya Wang “(Çin hükümet yetkililerinin) bilhassa de daha siyasallaşmış ortamlarda sayıları saklama ve sayılarla oynama istikametinde bir uygulaması olduğunu düşünüyorum. Neler döndüğü bir nevi ortada” dedi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, şubatta da bir daha emsal bir rapor yayımlamıştı. Rapora bakılırsa Doğu Türkistan’da Uygurlara ve öbür Müslümanlara yönelik uzun mahpus cezalarıyla birlikte “temelsiz mahpus cezalarında” süratli bir artış yaşandı.
İnsan hakları kuruluşu, 2016 ve 2018 içindeki yaklaşık 60 ceza davasını tahlil ederek “birfazlaca kişinin gerçek bir hata işlemeden karar giydiği ve mahpusa atıldığı” kararına vardı.
HAPİSHANE ALTYAPISI GENİŞLETİLMİŞTİ
Sincan Uygur Özerk Bölgesi Lideri Şohrat Zakir 2019’da bu kamplarda tutulan her insanın artık “mezun olduğunu” söylese de, Avustralya Stratejik Siyaset Enstitüsü (ASPI) tarafınca yayımlanan bir raporda yer alan uydu imajları hapishane altyapısının genişletildiğini göstermişti.
2020’de yayımlanan raporda, neredeyse yarısı yüksek güvenlikli olan birtakım mevcut tesislerin genişletildiği de öne sürülmüştü.
Niyet kuruluşuna göre bu durum, “düşük güvenlikli ‘bir daha eğitim merkezlerinden’ daha yüksek güvenlikli hapishane biçimi tesislere hakikat bir geçişe” işaret ediyor olabilir.
Washington DC’deki fikir kuruluşu Newlines Strateji ve Siyaset Enstitüsü’nün başka bir raporunda, Mayıs 2013’ten itibaren bölgedeki kıymetli geliştirmeler incelenerek Sincan bölgesinde inşa edilen toplama kamplarında yaklaşık bir ila iki milyon kişinin gözaltında tutulduğu kararına varıldı. 2017’den bu yanaysa bölgede 380’den çok yeni inşa edilmiş ya da kayda paha ölçüde genişletilmiş gözaltı alanı olduğu açıklandı.