EliteDizqn
Active member
Yarışın bu yılki heyet üyeleri Agah Uğur, Leyla Alaton, Saruhan Doğan, Gönül Nuhoğlu, Derya Bigalı ve standın küratörlüğünü de üstüne alan Murat Tabanlıoğlu olacak.
Müsabaka heyetinin değerlendirmesi kararı; birinciliğe paha görülen eser 15.000 TL., ikinci eser 10.000 TL., üçüncü eser 5.000 TL. para mükafatına hak kazanacak.
Heyet tarafınca seçilen eserler 07 Eylül – 30 Ekim 2021 tarihleri içinde Akbank Sanat’ta düzenlenecek stantla sanatseverlerin beğenisine sunulacak.
Akbank 39. Günümüz Sanatkarları Mükafatı Standı Müsabakası’nın bu yılki teması şu biçimde:
Balkon?
80’li yılların Viyana Teknik Üniversitesi’nde, (aralarında o periyot bu kurumda eğitim alan muharririn da bulunduğu) beşyüz mimar adayı ve akademisyene Friedensreich Hundertwasser şöyleki seslenmişti;
“Bütün meselemiz insancıllaştırmak.”
Konut meselesini teknik bir sorun olarak ele almış yüzyıl ortası rasyonalizmine hararetle karşı çıkan Avusturyalı ressamın, tıpkı fotoğraf ve heykel sanatlarındaki üzere, diploma şartı aramaksızın, her insanın kendi konutunu de özgürce inşa edebilmesini savunuşu, bugünün dünyasında olağan dışı gözükmeyebilir. Lakin kelam konusu manifesto* üzerinden yapılacak bir okuma ile sıralanabilecek alt temalar derinlikli bir tartışmayı hak ediyor.
Geçtiğimiz bir buçuk yıl, ortasında yaşadığımız meskenler, gündelik hayat pratiklerinin taşınabilir tabiatının sarsıcı biçimde duraklaması ile ferdi varoluşumuzun temel uzantılarından biri haline geldi. Balkonsuzluğa, ışıksızlığa, boş duvarlara yahut oldukça doldurulmuş vitrinlere tahliller aradık. Ekranlar ve ev-ofis tertipleri ile mahremiyeti zayıflayan meskenler, artık sığınılan limanlarımız değil. Her zamankinden daha şuurlu olarak, bize öğretecek epey şeyi olan iklimsel değişikliklere şahit oluyoruz. Sanat pratikleri de geleceğe dair bir şeyleri sabitleme, öngörme isteği ya da spekülasyon yaratma eforlarının naifliğinin şuurunda hem durağan, birebir vakitte son derece faal.
Meskenler sanatın her formuyla dolup taşıyor ancak içeri ve dışarı alakasının yeni tabir ve tesir biçimleri kazanmaya devam ettiği pandemi günlerinde konut özgürleştirici bağlamıyla çağdaş sanat cihanında nerede duruyor? Balkon?
Murat Tabanlıoğlu
* “Küpler inşa ediyoruz, küpler! Vicdanımız nerede?” Friedensreich Hundertwasser “My Eyes are Tired”(Gözlerim Yorgun) başlıklı bir metinde bu görüşlerini tabir etmesinin üzerinden bir yıl geçtikten daha sonra, 1958 yılında Mould Manifesto Against Rationalism in Architecture/Mimarlıkta Rasyonalizme Karşı Küf Manifestosu’nu yayınlar.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
Müsabaka heyetinin değerlendirmesi kararı; birinciliğe paha görülen eser 15.000 TL., ikinci eser 10.000 TL., üçüncü eser 5.000 TL. para mükafatına hak kazanacak.
Heyet tarafınca seçilen eserler 07 Eylül – 30 Ekim 2021 tarihleri içinde Akbank Sanat’ta düzenlenecek stantla sanatseverlerin beğenisine sunulacak.
Akbank 39. Günümüz Sanatkarları Mükafatı Standı Müsabakası’nın bu yılki teması şu biçimde:
Balkon?
80’li yılların Viyana Teknik Üniversitesi’nde, (aralarında o periyot bu kurumda eğitim alan muharririn da bulunduğu) beşyüz mimar adayı ve akademisyene Friedensreich Hundertwasser şöyleki seslenmişti;
“Bütün meselemiz insancıllaştırmak.”
Konut meselesini teknik bir sorun olarak ele almış yüzyıl ortası rasyonalizmine hararetle karşı çıkan Avusturyalı ressamın, tıpkı fotoğraf ve heykel sanatlarındaki üzere, diploma şartı aramaksızın, her insanın kendi konutunu de özgürce inşa edebilmesini savunuşu, bugünün dünyasında olağan dışı gözükmeyebilir. Lakin kelam konusu manifesto* üzerinden yapılacak bir okuma ile sıralanabilecek alt temalar derinlikli bir tartışmayı hak ediyor.
Geçtiğimiz bir buçuk yıl, ortasında yaşadığımız meskenler, gündelik hayat pratiklerinin taşınabilir tabiatının sarsıcı biçimde duraklaması ile ferdi varoluşumuzun temel uzantılarından biri haline geldi. Balkonsuzluğa, ışıksızlığa, boş duvarlara yahut oldukça doldurulmuş vitrinlere tahliller aradık. Ekranlar ve ev-ofis tertipleri ile mahremiyeti zayıflayan meskenler, artık sığınılan limanlarımız değil. Her zamankinden daha şuurlu olarak, bize öğretecek epey şeyi olan iklimsel değişikliklere şahit oluyoruz. Sanat pratikleri de geleceğe dair bir şeyleri sabitleme, öngörme isteği ya da spekülasyon yaratma eforlarının naifliğinin şuurunda hem durağan, birebir vakitte son derece faal.
Meskenler sanatın her formuyla dolup taşıyor ancak içeri ve dışarı alakasının yeni tabir ve tesir biçimleri kazanmaya devam ettiği pandemi günlerinde konut özgürleştirici bağlamıyla çağdaş sanat cihanında nerede duruyor? Balkon?
Murat Tabanlıoğlu
* “Küpler inşa ediyoruz, küpler! Vicdanımız nerede?” Friedensreich Hundertwasser “My Eyes are Tired”(Gözlerim Yorgun) başlıklı bir metinde bu görüşlerini tabir etmesinin üzerinden bir yıl geçtikten daha sonra, 1958 yılında Mould Manifesto Against Rationalism in Architecture/Mimarlıkta Rasyonalizme Karşı Küf Manifestosu’nu yayınlar.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı