EsraBetül
Member
Akbank Caz’da toplamda 10 farklı yerde Türk caz sahnesinden 100’ün üzerinde sanatçı konser verecek. Bu isimlerden biri de piyanist ve bestekar Baki Duyarlar. En son projesi “JazzArk” ile sahnede olacak Duyarlar’ın konserine Şennur Dinleyen ve Tolga Karaslan da konuk olacak. Duyarlar’ın “Nuh’un Gemisi” mitine gönderme olarak hayata geçirdiği proje, eski Türk yolları ve makamlarını cazın çağdaş tınılarıyla buluşturuyor. Akustik piyano, kontrbas ve Türk vurmalı çalgılarından oluşan bu “alışılmadık” trio, Avrupa müziğinin genişlik duygusu ile Akdeniz sıcaklığının coşkusunu birebir potada eritmeyi hedefliyor.
‘KAYNAŞMIŞ BİR MÜZİK’
Baki Duyarlar’a dinleyiciyi nasıl bir konser beklediğini sorduğumuzda “olağan dışı” karşılığını aldık. Bu cevabın açıklamasını da şu biçimde yapıyor: “Nasıl ki Türkçede yeni kavramlar oluşturmanın belirli başlı yollarından biridir bileşik sözcük türetimi. Gerçekten ‘buzdolabı’, ‘çekyat’, ‘gecekondu’, “uyurgezer” üzere güzelim bileşik sözcük örneklerini halkımız bu yolla katmıştır lisan dağarcığımıza. Bileşik sözcükleri oluşturan her bir kelam, biçim ve mana istikametinden kaynaşarak yeni bir kavrama dönüşür. Yeni sözcüğün bitişik yazılmasının mantığı da budur. İşte tam da üstteki örnekteki üzere iki farklı müzik halini bitişik yazarak yeni bir kavram oluşturan bir konserde, biçim ve mana tarafından kaynaşmış bir müzik ile karşılaşacak dinleyici.”
‘YARATILARI ÇOK YÜKSEK’
“JazzArk” projesini de anlatan Duyarlar, “JazzArk’ın sesinin belirleyici özelliği, bestekar ve icracılarının sırf tek bir çeşit müzik tipi ile ilgili olamamalarıdır. Farklı çeşitlerden gelen müzisyenler sahneye çıkıp ne biliyorlar ise onu icra etmiyorlar. Üstünde düşünülerek tasarlanmış ve farklı disiplinlerde bulunan doğaçlama geleneklerini de cesurca kullanan bir yapıdan kelam ediyorum” diyor. Konserde Mehmet Akatay (vurmalı çalgılar) Umut Sel (kontrabas) JazzArk’ı oluşturan iki değerli müzisyen Şennur Dinleyen (vokal) ve Tolga Karaslan yer alacak. Duyarlar’a göre “hepsi müzikal yaratıları devasa yükseklikte beşerler.”
Baki Duyarlar, “JazzArk” albümünü “kendini rahat bırakmış ve bir an için birtakım dertlerden uzaklaşmış bir müzik olduğunu düşünüyorum” kelamlarıyla anlatıyor. Bunu da şöyleki açıklıyor: “JazzArk’ın müziğinin kâğıt üstünde hazırlanış hali ve öteki meslektaşlarımla bir arada icra anları, birfazlaca müzikal telaştan uzaktır, bu biçimdece icracı da kendini daha rahat bırakır. Eminim ki bu rahatlık duygusu dinleyiciye de geçiyordur.”
‘KAYNAŞMIŞ BİR MÜZİK’
Baki Duyarlar’a dinleyiciyi nasıl bir konser beklediğini sorduğumuzda “olağan dışı” karşılığını aldık. Bu cevabın açıklamasını da şu biçimde yapıyor: “Nasıl ki Türkçede yeni kavramlar oluşturmanın belirli başlı yollarından biridir bileşik sözcük türetimi. Gerçekten ‘buzdolabı’, ‘çekyat’, ‘gecekondu’, “uyurgezer” üzere güzelim bileşik sözcük örneklerini halkımız bu yolla katmıştır lisan dağarcığımıza. Bileşik sözcükleri oluşturan her bir kelam, biçim ve mana istikametinden kaynaşarak yeni bir kavrama dönüşür. Yeni sözcüğün bitişik yazılmasının mantığı da budur. İşte tam da üstteki örnekteki üzere iki farklı müzik halini bitişik yazarak yeni bir kavram oluşturan bir konserde, biçim ve mana tarafından kaynaşmış bir müzik ile karşılaşacak dinleyici.”
‘YARATILARI ÇOK YÜKSEK’
“JazzArk” projesini de anlatan Duyarlar, “JazzArk’ın sesinin belirleyici özelliği, bestekar ve icracılarının sırf tek bir çeşit müzik tipi ile ilgili olamamalarıdır. Farklı çeşitlerden gelen müzisyenler sahneye çıkıp ne biliyorlar ise onu icra etmiyorlar. Üstünde düşünülerek tasarlanmış ve farklı disiplinlerde bulunan doğaçlama geleneklerini de cesurca kullanan bir yapıdan kelam ediyorum” diyor. Konserde Mehmet Akatay (vurmalı çalgılar) Umut Sel (kontrabas) JazzArk’ı oluşturan iki değerli müzisyen Şennur Dinleyen (vokal) ve Tolga Karaslan yer alacak. Duyarlar’a göre “hepsi müzikal yaratıları devasa yükseklikte beşerler.”
Baki Duyarlar, “JazzArk” albümünü “kendini rahat bırakmış ve bir an için birtakım dertlerden uzaklaşmış bir müzik olduğunu düşünüyorum” kelamlarıyla anlatıyor. Bunu da şöyleki açıklıyor: “JazzArk’ın müziğinin kâğıt üstünde hazırlanış hali ve öteki meslektaşlarımla bir arada icra anları, birfazlaca müzikal telaştan uzaktır, bu biçimdece icracı da kendini daha rahat bırakır. Eminim ki bu rahatlık duygusu dinleyiciye de geçiyordur.”