EliteDizqn
Active member
İngiltere’de yer alan Lincoln Üniversitesi’nden bilim insanları,kediler ve insanları içindeki beş cins alakayı ortaya çıkardı. Bunların içinde “arkadaşlık”, “eş bağımlılık”, “açık ilişki”, “uzaktan ilişki” ve “günlük ilişki” yer alıyor.
YAKLAŞIK 4 BİN KEDİ VE SAHİBİ İNCELENDİ
NTV’de yer alan habere göre, Animals isimli bilimsel mecmuada yayımlanan çalışma kapsamında araştırmacılar, 3 bin 994 kedi ve sahibine birbirlerine karşı davranışlarını ölçen bir anket yaptı. Araştırmanın yanı sıra grup, kedi sahiplerinin evcil hayvanlarıyla ne tıp bir bağlantıları olduğunu öğrenebilmeleri için etkileşimli bir test de yayınladı.
Lincoln Üniversitesi’nden çalışmanın müellifi ve hayvan davranış uzmanı Daniel Mills, “Kediler beşerlerle yakın duygusal münasebetler kurarlar, fakat bu hususta aslında epeyce az şey biliniyor. Her karmaşık toplumsal bağlantıda olduğu üzere, kedi sahibi bağının tipi, muhakkak kişilik özellikleriyle birlikte ilgili her iki birey içindeki dinamiğin bir eseridir. Birfazlaca kedi aralıklı olsa da, bu anlatıldığı kadar yaygın değil üzere görünüyor. Kedinin daha geniş toplumsallığı ve sahibinin beklentileri kıymetli olabilir ve sahibinin kediye duygusal yatırım düzeyi ve kedinin toplumsallığı, ne cins bir bağlantıya sahip olduklarını ayırt etmede bilhassa değerli görünmektedir” tabirlerini kullandı.
‘GÜNDELİK İLİŞKİ’, ‘AÇIK BAĞ…’
birebir vakitte Profesör Mills ve meslektaşları, kedi-insan münasebetini destekleyen farklı duygusal ögeler hakkında data toplamak için ayrıntılı bir anket hazırladı. Sorular, kedinin sahiplerinin meskenlerini ne kadar inançlı bir üs olarak algıladığının yanı sıra, sahiplerinin evcil hayvanlarıyla ne ölçüde meşgul olduklarını, onların gereksinimlerine karşı ne kadar hassas olduklarını ve etkileşimlerinde dengeli olduklarını da içerdi. Sonuçlarda ise beş cins kedi-insan ilgisi ortaya çıktı. “Arkadaşlık”, ‘”eş bağımlılık” ve “uzaktan ilişki”nin yanı sıra, tanımlanan diğeriki alaka çeşidi içinde “gündelik ilişki’ ve “açık ilişki” yer aldı.
Takım, bulgularının sadece kedilerle nasıl ilgi kurduğumuza dair anlayışımızı geliştirmekle kalmayıp, hem de genel olarak evcil hayvan bakımını da güzelleştireceğini umduklarını söylemiş oldu.
KEDİLER VE BEŞERLER ORTASINDAKİ 5 BAĞLANTI ÇEŞİDİ
1. EŞ BAĞIMLI BAĞLANTI
Bu bağ çeşidinde kediler ekseriyetle kendisine hayli fazla duygusal olarak yatırım yapan sahibine bağımlı hale geliyor. Sahibi kedisine fazlaca ehemmiyet veriyor, onu bir aile üyesi yahut arkadaşı olarak görüyor.
hem de sahibi kediyle tertipli olarak oynuyor. Lakin eş bağımlı münasebette kedi diğerleriyle ilgi kurmuyor. Örneğin konuta farklı biri geldiğinde saklanıyor. Bu kedi, hem de sahibi ile yakın olduğunda kendinin ödüllendirileceğini biliyor. Örneğin sahibi yemek yerken onun başında bekliyor ve kendisine yiyeceğinden bir şeyler vermesini bekliyor.
tıpkı vakitte sahibine fizikî yakınlığını korumak için kıymetli bir gayret sarf ediyor ve ayrılma sorunu yaşıyor. Sahibi uzaktaysa yemek yemeyi reddedebiliyor ve hayal kırıklıklarını denetim etmede birtakım problemler yaşıyor. Uzmanlar Bu münasebet çeşidinin bilhassa dışarıya çıkmayan ve tek kişilik bir meskende yaşayan kediler içinde yaygın olduğunu söylemiş oldu.
2. GÜNDELİK BAĞ
Bu kediler, konutlarda yaşamaktan fazla açık havada yaşamayı tercih ediyor. Sık sık kendi mahallelerindeki birkaç konutu ziyaret ediyorlar ve kimi vakit günlerce ortadan kayboluyorlar. birebir vakitte, b u kediler kendileriyle ilgilenenler dostça davransalar da, onlarla yakın kalmaya çalışmıyorlar. Aslında, sahipleri ile ortalarına biraz ara koymak için efor göstermeleri de muhtemel.
3. ARKADAŞLIK
Bu bağ cinsinde de eş bağımlı ilgi de olduğu üzere, sahibi kediyle tertipli olarak duygusal bağ kuruyor: kedi için endişeleniyor onu uygun bir arkadaş ya da ailenin bir modülü olarak görüyor. bununla birlikte, kediyle oynamak için vakit yaratıyor. Kedi de buna karşılık olarak sahibine karşı epey sıcak ve arkadaş canlısı davranıyor, onun kucağına oturuyor, elini ve yüzünü yalıyor. Sahibini yalnızca tıpkı toplumsal kümenin bir modülü olarak değil, beraberinde onu inançlı bir üs olarak görüyor.
Ama, sahibiyle arkadaş olmayı yeğleyen kediler, eş bağımlı bağlantıdan farklı olarak diğerleriyle âlâ bağ kuruyor. Meskene gelen ziyaretçileri karşılıyor ve hatta kimi komşuları ziyaret ediyor. Dostça ve sıcak münasebetin yanı sıra, kedi ve sahibi bağımsız olarak memnun bir biçimde yaşamaya devam ediyor.
Araştırmacılara göre, bu kediler sahiplerine yakın olmayı seviyor, lakin sahibine fizikî yakınlığı sürdürme muhtaçlığı hissetmiyor. Ayrılma ise sorun yaratmıyor. Bu tip bağ, birden çok kedisi olan ağır konutlarda daha sık görülüyor ve kedilerin birçok vakit dışarıya çıkmasına müsaade veriliyor.
4. AÇIK BAĞLANTI
Bu çeşit bir bağdaki kediler; yalnız, bağımsız bir hayvan olarak prototipik bir görünümünü yansıtıyor. Kediler öbür beşerlerle uygun münasebetler kuruyorlar, yani ziyaretçileri selamlamaları yahut komşuları ziyaret etmeleri çok mümkün. Fakat, sahiplerinin yakınlığına hayli az gereksinim duyuyorlar. Sahibinin kucağına oturmuyorlar ya onların elini ya da yüzünü yalamıyorlar.
5. UZAKTAN BAĞ
Bu tıp bir ilgide kediler önemseniyor, fakat tipik olarak yakın bir arkadaş yahut ailenin bir modülü olarak kabul edilmiyorlar. Kedinin sahibine karşı davranışları çok arkadaşça olsa da, duygusal olarak epeyce yakın olmayabilirler. Bu kediler, muhtemelen özgüven eksikliğinden dolayı insanlardan (sahipler ve diğerleri) uzak durmayı tercih ediyorlar. Sahibinin elini ve yüzünü yalamıyorlar, telaşlı ve hüzünlü olsalar bile sahiplerini aramıyorlar.
YAKLAŞIK 4 BİN KEDİ VE SAHİBİ İNCELENDİ
NTV’de yer alan habere göre, Animals isimli bilimsel mecmuada yayımlanan çalışma kapsamında araştırmacılar, 3 bin 994 kedi ve sahibine birbirlerine karşı davranışlarını ölçen bir anket yaptı. Araştırmanın yanı sıra grup, kedi sahiplerinin evcil hayvanlarıyla ne tıp bir bağlantıları olduğunu öğrenebilmeleri için etkileşimli bir test de yayınladı.
Lincoln Üniversitesi’nden çalışmanın müellifi ve hayvan davranış uzmanı Daniel Mills, “Kediler beşerlerle yakın duygusal münasebetler kurarlar, fakat bu hususta aslında epeyce az şey biliniyor. Her karmaşık toplumsal bağlantıda olduğu üzere, kedi sahibi bağının tipi, muhakkak kişilik özellikleriyle birlikte ilgili her iki birey içindeki dinamiğin bir eseridir. Birfazlaca kedi aralıklı olsa da, bu anlatıldığı kadar yaygın değil üzere görünüyor. Kedinin daha geniş toplumsallığı ve sahibinin beklentileri kıymetli olabilir ve sahibinin kediye duygusal yatırım düzeyi ve kedinin toplumsallığı, ne cins bir bağlantıya sahip olduklarını ayırt etmede bilhassa değerli görünmektedir” tabirlerini kullandı.
‘GÜNDELİK İLİŞKİ’, ‘AÇIK BAĞ…’
birebir vakitte Profesör Mills ve meslektaşları, kedi-insan münasebetini destekleyen farklı duygusal ögeler hakkında data toplamak için ayrıntılı bir anket hazırladı. Sorular, kedinin sahiplerinin meskenlerini ne kadar inançlı bir üs olarak algıladığının yanı sıra, sahiplerinin evcil hayvanlarıyla ne ölçüde meşgul olduklarını, onların gereksinimlerine karşı ne kadar hassas olduklarını ve etkileşimlerinde dengeli olduklarını da içerdi. Sonuçlarda ise beş cins kedi-insan ilgisi ortaya çıktı. “Arkadaşlık”, ‘”eş bağımlılık” ve “uzaktan ilişki”nin yanı sıra, tanımlanan diğeriki alaka çeşidi içinde “gündelik ilişki’ ve “açık ilişki” yer aldı.
Takım, bulgularının sadece kedilerle nasıl ilgi kurduğumuza dair anlayışımızı geliştirmekle kalmayıp, hem de genel olarak evcil hayvan bakımını da güzelleştireceğini umduklarını söylemiş oldu.
KEDİLER VE BEŞERLER ORTASINDAKİ 5 BAĞLANTI ÇEŞİDİ
1. EŞ BAĞIMLI BAĞLANTI
Bu bağ çeşidinde kediler ekseriyetle kendisine hayli fazla duygusal olarak yatırım yapan sahibine bağımlı hale geliyor. Sahibi kedisine fazlaca ehemmiyet veriyor, onu bir aile üyesi yahut arkadaşı olarak görüyor.
hem de sahibi kediyle tertipli olarak oynuyor. Lakin eş bağımlı münasebette kedi diğerleriyle ilgi kurmuyor. Örneğin konuta farklı biri geldiğinde saklanıyor. Bu kedi, hem de sahibi ile yakın olduğunda kendinin ödüllendirileceğini biliyor. Örneğin sahibi yemek yerken onun başında bekliyor ve kendisine yiyeceğinden bir şeyler vermesini bekliyor.
tıpkı vakitte sahibine fizikî yakınlığını korumak için kıymetli bir gayret sarf ediyor ve ayrılma sorunu yaşıyor. Sahibi uzaktaysa yemek yemeyi reddedebiliyor ve hayal kırıklıklarını denetim etmede birtakım problemler yaşıyor. Uzmanlar Bu münasebet çeşidinin bilhassa dışarıya çıkmayan ve tek kişilik bir meskende yaşayan kediler içinde yaygın olduğunu söylemiş oldu.
2. GÜNDELİK BAĞ
Bu kediler, konutlarda yaşamaktan fazla açık havada yaşamayı tercih ediyor. Sık sık kendi mahallelerindeki birkaç konutu ziyaret ediyorlar ve kimi vakit günlerce ortadan kayboluyorlar. birebir vakitte, b u kediler kendileriyle ilgilenenler dostça davransalar da, onlarla yakın kalmaya çalışmıyorlar. Aslında, sahipleri ile ortalarına biraz ara koymak için efor göstermeleri de muhtemel.
3. ARKADAŞLIK
Bu bağ cinsinde de eş bağımlı ilgi de olduğu üzere, sahibi kediyle tertipli olarak duygusal bağ kuruyor: kedi için endişeleniyor onu uygun bir arkadaş ya da ailenin bir modülü olarak görüyor. bununla birlikte, kediyle oynamak için vakit yaratıyor. Kedi de buna karşılık olarak sahibine karşı epey sıcak ve arkadaş canlısı davranıyor, onun kucağına oturuyor, elini ve yüzünü yalıyor. Sahibini yalnızca tıpkı toplumsal kümenin bir modülü olarak değil, beraberinde onu inançlı bir üs olarak görüyor.
Ama, sahibiyle arkadaş olmayı yeğleyen kediler, eş bağımlı bağlantıdan farklı olarak diğerleriyle âlâ bağ kuruyor. Meskene gelen ziyaretçileri karşılıyor ve hatta kimi komşuları ziyaret ediyor. Dostça ve sıcak münasebetin yanı sıra, kedi ve sahibi bağımsız olarak memnun bir biçimde yaşamaya devam ediyor.
Araştırmacılara göre, bu kediler sahiplerine yakın olmayı seviyor, lakin sahibine fizikî yakınlığı sürdürme muhtaçlığı hissetmiyor. Ayrılma ise sorun yaratmıyor. Bu tip bağ, birden çok kedisi olan ağır konutlarda daha sık görülüyor ve kedilerin birçok vakit dışarıya çıkmasına müsaade veriliyor.
4. AÇIK BAĞLANTI
Bu çeşit bir bağdaki kediler; yalnız, bağımsız bir hayvan olarak prototipik bir görünümünü yansıtıyor. Kediler öbür beşerlerle uygun münasebetler kuruyorlar, yani ziyaretçileri selamlamaları yahut komşuları ziyaret etmeleri çok mümkün. Fakat, sahiplerinin yakınlığına hayli az gereksinim duyuyorlar. Sahibinin kucağına oturmuyorlar ya onların elini ya da yüzünü yalamıyorlar.
5. UZAKTAN BAĞ
Bu tıp bir ilgide kediler önemseniyor, fakat tipik olarak yakın bir arkadaş yahut ailenin bir modülü olarak kabul edilmiyorlar. Kedinin sahibine karşı davranışları çok arkadaşça olsa da, duygusal olarak epeyce yakın olmayabilirler. Bu kediler, muhtemelen özgüven eksikliğinden dolayı insanlardan (sahipler ve diğerleri) uzak durmayı tercih ediyorlar. Sahibinin elini ve yüzünü yalamıyorlar, telaşlı ve hüzünlü olsalar bile sahiplerini aramıyorlar.